ERKANLI MAHALLESİ

11. Bölüm: Evlenelim

Devran'ın kardeşi Eslem karşımda duruyordu ve arkasında Can vardı. Devran'ın iki kardeşi ve arkasında tüm aile dururken arka ayağımla Devran'ı itekledim ki görünmesin. Devran anlayıp geri çekildiğinde dışarı çıktım.

Göz kırpıp, "Hayrola?" Dedim.

Melda teyze ve annem birbirine bakıp, "Asıl sana hayrola kızım?" Dedi annem.

"Her yerde seni arıyoruz Sena abla." Diyen Can'a gülümsedim.

Karnımı tuttum ve hafiften eğildim. "Şey, tuvaleti kokutmak istemedim. Burası boşken burayı kullanayım dedim." Derken rezilliğime utanmıştım. En azından paçayı kurtarırdık.

"Belli oluyor abla halinden." Diyip kıkırdayan Elif'e sinirle baktım.

"Devran eve geçmiştir, neyse aşağı inelim haydi." Melda teyzenin dedikleriyle derin bir soluk verdim.

Çok şükür bugün de götü kurtardık. Aşağı indiğimizde Meral koşarak yanıma geldi.

"Niye beni yalnız bırakıyorsun?!" Dedi hiddetle.

"Devran'ın yanındaydım aşkım. Geldim işte." Göz devirip bana trip attığında yanağını sıktım. "Tamam trip atma, özür dilerim."

"Bugünlük affediyorum." Elimi tuttu ve çekiştirdi. "Gel," dedi heyecanla. O sırada Devran'ı sandalyede ayaklarını yayarak oturduğunu gördüğümde şoka uğradım. Ne ara inmişti?

Ona bakarak çekiştirilirken ayağım kaydı ve yeri boylayacakken biri beni tuttu. Mami yediği dayağa rağmen ayakta durmayı becermiş ve inat o inat beni tutmaya bile gelmişti. Takıntılı bir şekilde bana gülümsedi. Hızla kollarımı ondan çektim. Devran'a baktığımda burnundan tütüyordu ama annesi yüzünden kalkamıyordu. "Eyvallah." Dedim ve bana özür dileyen gözlerle bakan Meral'e gözlerimi kırptım sorun yok dercesine. Ardından beni götürmesine izin verdim.

Meral beni gelin odasına soktu ve koca bir soru yağmuruna tuttu. Bir süre boyunca onunla sohbet edip tekrar masaya, Devran'ın karşısına geçtim.

Kaşınıyordum. Canım bir şeyler yapmak istiyordu.

Ayağımı kaldırıp sertliğine sürttüğümde yüzü gerildi. Geriye kaçmak istedi ama biraz daha topuklumla ona bastırdığımda kafası geriye yattı. Eş zamanlı küfrederken ona kıkırdadım. Yanım boşaldığında kimse görmeden kalktı ve yanıma oturdu. İri bedeni sandalyeye zor sığıyordu.

"Kaşınma, Sena." Dedi ağzının içinden. Dişlerini sıkarken.

"Korkutma beni," dediğimde hızla bana döndü. "Benden korkuyor mu-"

"Hayır." Dedim bastırarak. Elimi tekrar sertliğine attığımda elimi çekti ama tekrar koydum. "Sikeyim okşa." Dediğinde gülümsedim. Elimle az önce ağzıma aldığım sertliğini okşadım ve pantolonunun düğmesini açmaya çalışırken elini benden önce uzatıp elbisemin altından vajinama getirdi. Sıkıp bıraktığında sessizce inledim.

"Sessiz ol, yavrum." Dediğinde kafamı salladım ama buraya adımlayan Elif'i görmemizle ellerimizi çekmemiz bir oldu.

Elif bir hışımla geldi ve, "Sena abla, Mami abi seni abinden istemiş." Dediğinde buz kesildim. Şoka uğradım. Devran kaskatı kesildi benim gibi ve ağzının içinden küfür savurup ayaklandı. "Şimdi siktim o pezevengi." Alelacele arkasından kalkıp büyük adımlarına yetişmeye çalıştım ama nafile. Çok hızlıydı.

Topuklularım canımı acıtırken durup soluklandım. Devran çoktan abimi tutmuş gelin odasına sokmuştu. İkisini aynı yerde hayal etmek beni kısa süreliğine güldürse de durumun ciddiyetini fark edince yanlarına ilerledim. "Bak kardeşim, kınanı mahvetmek istemem ama bir şey konuşmam lazım yoksa katil olacağım." Dedi Devran asice.