-5 BÖLÜM-

13.2K 427 26
                                    

Yeni bölüme hoşgeldiniz.
Bu bölümde bomba bir bölüm oldu😮‍💨
Umarım beğenirsiniz.
Oy ve yorum yapıp takip etmeyi de unutmayın.
TikTok: yabancibiryazar_
İyi okumalar❤️

——————————————————

-5 BÖLÜM-

Özgür

Bakışlarımı Arya'ya çevirdiğimde olmadıklarını gördüm. Tolga yere yığıldığında gözlerim dolmuştu. "Komutanım kaçtılar," dedi Akın. "Allah kahretsin!" diye fısıldadım. "Yüzbaşım, bırakın beni ordalar koşun!" dedi zorlanarak Tolga. Tolga'yı orda bırakıp bellerinden koşmaya başladım. "Çakır!" diye bağırdım gür sesimle. "Seni yakaladığımda köpeklere yem edeceğim," dedim. "Etmezsem namerdim!"

Çakır'ın kahkahası kulaklarımı doldurduğunda dişlerimi sıktım. Arya deli gibi ağlıyordu. Silahımı belimden çıkarıp çakırın ayağını nişan aldım. Ateş ettiğimde Arya bağırsada ıskalamıştım. Çakır bir arabanın önüne geldiğinde etraf kırmızı bir dumanla kaplandı. Önce gözlerim kapandı daha sonra bütün her yerim uyuşmaya başladığında ağzımdan kısık bir küfür çıktı. "Siktir!"

Arya

Kendime geldiğimde ellerim kollarım bağlıydı. Gözlerimin önünde de siyah bir perde vardı. "Bırakın beni!" diye bağırdım. Sesim yankılandı. Ellerim açmak için büyük bir çaba gösterdim ana maalesef açamadım. "Günaydın gençler." Bu Çakır denen şerefsizin sesiydi. "Bırak lan beni!" diye bağırdım tekrar. "Bunun ağzını niye bantlamadınız?" diye sordu. Kısa süre sonra gözlerim açıldı ve ağzıma bant yapıştırıldı. Etrafı incelediğimde önümde maskeli bir maskeli asker bana bakıyordu. Gözleri...gözleri çok tanıdıktı.

"Maskeli, sen aşık mı oldun?" dedi alayla. Çakır denen şerifsiz yanıma gelip arkama geçti. Parmaklarının uçları tenimi bulduğunda çırpındım. "Çok güzel bir kadın, kabul." Eli yanaklarımı buldu. "Ama bu senin olacak anlamına gelmiyor," dedi. Gözlerini sinirle kapattı. "Önce senin bir yüzünü görüp kimliğini bilelim değil mi?" Bu sefer ona yaklaşmak isterken arkamda olduğu için ona kafa attım. Hep onlar mı bizi koruyacaktı?

Çakır inleyerek geri çekildi. Dolgun dudakları maskenin altından bile belli olduğu için dudaklarının kıvrıldığını fark ettim. Çakır burnunu tutarak kalktı ve bana sert bir tokat attı. Yüzüm yana düşerken gözlerim dolmuştu. Burnumu çekerek yana çevrilmiş olan yüzümü düzelttim. Karşımdaki asker hiç konuşmuyordu. Çakır bodrumdan çıktığında adamları da çıktı. Maskeli askerle ben kaldığımda ilk defa kendimi bu kadar güvende hissediyordum. Karşımdaki askerin ellerini açtığını fark ettmemle, gözlerim şaşkınlıkla bakıyordu ona.

Ayaklarını da açıp kalktığında etrafa baktım. Kamera yoktu. Yanıma gelip dudaklarımdaki bantı yavaşça çıkardı. "Ne yapıyorsun?" diye fısıldadım. İşaret parmağını dudaklarına yasladı. Bu sus demekti. Başımı olumlu anlamda salladım. "Dilsiz misin?" diye sordum kısık sesle. Gözlerimin içine bakıyordu. İşaret parmağını tekrar dudaklarına yasladı. Gözlerimi açıp kapattım. Arkama geçip ellerimi çok hafif açtı ve yerine geçip halatları ayaklarına ve ellerine gelişi güzel bağladı.

"Ne olacak şimdi?" diye sordum kısık sesler. "Şşş," dedi bu sefer. Başımı yine olumlu anlamda salladım. Bir kaç dakika sonra içerdeki yüksekteki küçük pencereden halat atıldı içeriye. Maskeli asker derin bir nefes alarak kalktı. Ve halatın yanına geçti. Bana eliyle gelmemi işaret etti. Ayaklarımı açıp hızlı adımlarla yanına gittim. Halattan tutup önce kendi çıktı. Pencerenin kenarında oturup bana gelmem için tekrar işaret yaptı. Halat'dan tutup yukarıya tırmandım. Pencerenin kenarına vardığımda beni belimden yakalayıp çocuk gibi kucağına oturttu ve kulağıma fısıldadı.

"Burda otur inip seni tutacağım."

Sesi çok tanıdık geldiğinde kaşlarımı çattım. Bu Özgürün sesiydi. Adım gibi emindim. Şimdilik ona söyleyemeyi boşverip dediğini yaptım. Dikkatle yere indiğinde gözlerimi kapatıp kendimi yere attığımda havada yakalanmıştım. Gözlerimi açtığımda Özgürle burun buruna geldik. Boğazını temizleyerek beni yere indirdi. Yeni fark etmiş olduğum askerlere teşekkür ettiğimde birden bileğimden tutup çekilmemle koşmaya başladım. Acayip derecede hızlı koştuğu için yetişemiyordum. "Özgür dur ayağım," diye fısıldadım. Durakladı. Dudaklarımı birbirine bastırıp yüzüne baktım. "Komutanım geliyorlar!" dedi askerlerden biri. Beni bir çırpıda kucağına aldığında ağzımdan küçük bir çığlık koptu.

Kollarımı boynuna doladığımda yoğun kokusu burnuma dolmuştu. "Çeneni kapat!" dedi sertçe. Ona anlamaz gözlerle bakarken o sanki ben kucağında yokmuşum gibi koşuyordu. Büyük bir arabanın yanına geldiğimizde kendisi oturdu. Arabanın içine göz attığımda yer olmadığını fark ettim. "Atla hemen!" dedi Özgür. "Nereye oturacağım?" Arkamdan adım sesleri işittiğimde beni belimden yakalayıp kucağına oturttu ve sürücü koltuğunda oturan askere sürmesini söyledi. Yerimde rahatsızca kımıldandığımda belimi sıktı. "Tolga nasıl?" diye sordu.
"İyi komutanım."

Arabada dokuz kişiydik. Bir sürü silah vardı arabanın içinde. "Evine askeriyeye varınca normal bir arabayla götüreceğiz," diye fısıldadı kulağıma. Başımı olumlu anlamda salladım. Yaklaşık on dakika sonra askeriyeye geldiğimizde arabadan indik. Özgür maskesini çıkarmadan siyah normal bir arabayı alıp sürücü koltuğuna bindiğinde bende ön koltuğa bindim. "Maskeni çıkarsana," diye fısıldadım birden. Bakışları kısa süreliğine bana döndükten sonra tekrar yola baktı. "Maskeli komutan," dedim. "Yada Özgür, her neyse yüzünü görmek istiyorum." Elimi maskesine uzattığımda elimi sertçe yakaladı. "Sınırları zorlama!" dedi sertçe. Sinirle elimi elinde çekip kucağıma koydum. "Sıkıcı ve çirkin komutan!" diye söylendim kendime. On beş dakika sonra evimin önünde durduğunda inip kapıyı serçe kapattım ve eve girdim.

"Aptal komutan!" diye söylenerek odama girdim. "Kızım neredeydin?" Diye sordu annem. "Cehenemin dibinde anne!" diye bağırdım ve kapımı kapattım. Üzerimi çıkarıp pijamalarımı giydim.

Siz: aptalsın!

('Komutanım' adlı kişi 'Maskeli aptal komutan' olarak değiştirildi.)

Maskeli aptal komutan: sen ne oldu da konuşmayı çözdün?

Maskeli aptal komutan: beni görünce dilini yutmuştun

Siz: bu senin aptal olduğun gerçeğini değiştirmiyor

Maskeli aptal komutan: doğru konuş

Siz: konuşmuyorum ulan

Siz: çirkin olduğun için maske takıyorsun

Maskeli aptal komutan: güvenlik için takıyorum

Siz: inandım bende buna

Siz: bi git ya

Maskeli aptal komutan: neye sinirlendin bu kadar

Siz: sana!

Siz: niye yüzünü göstermiyorsun ki!

Siz: madem bana güvenmiyorsun

Siz: konuşmamızın hiç bir önemi yok

( 'Maskeli aptal komutan' engellendi.)

Bölüm sonu...
Güzel bir bölümün daha sonuna geldik.
İlk buluşmaları eski halinde farklıydı. Bu daha içime sindi böyle aksiyonlu aksiyonlu.
Sizce Arya engeli açacak mı?
Özgür yüzünü gösterecek mi?
Satır aradı bol bol yorum yapmayı unutmayın.
Sizleri seviyorum 🫶🏻
Görüşürüz 👋🏻
TikTok: yabancibiryazar_

MASKELİ KOMUTAN (YARI TEXTİNG). (DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin