11 bölüm

28 4 0
                                    

2 gün sonra

Ela Yılmaz...

Her zamanki dersler... Acaba öğretmenler hiç mi sıkılmıyor bu dersleri her sınıfa ayrı ayrı tekrarlamaktan. Ben olsam her kesi bir odaya toplar dersi anlatır çıkar bir çırpıda kurtulurdum.

Matematik hocası Rüzgar hoca yani babam "Tahtadaki soruyu kim çözmek ister?" diye sorunca kimse el kaldırmadı. Anlaşılan bu akşamki parti ve matematik dersinin bu gün son ders olması yüzünden kimsenin ders çalışmaya hevesi yoktu.

" Bakıyorum da bu gün ders çalışmaya hiç hevesiniz yok çocuklar. Akşamki parti yüzünden mi?"

Diye sordu Rüzgar hoca. Evet babama okulda baba diyecek değildim Elbette. Sınıftan onaylayan mırıltılar çıkınca hoca devam etti.

" Madem bu gün ders çalışmaya hevesiniz yok serbestsiniz. Ama yarın bu sorulaeın hepsi çözülmüş bir şekilde defterinizde olucak. Anlaşıldı mı çocuklar?"

Sınıftan yüksek sesli bir evet ardındansa hazırlanan çantaların, kapanan kitapların sesleri işitildi. Ben de hemen toparlanıp sınıftan çıktım. İlk önce Rüya'ya uğrayacak ardından parti için kıyafet almaya gidicektim.

Rüya'mı düşününce aklıma bu sabah beni uyandırması geldi. Bir insan neden birini uyandırırken bağırır ki? Azıcık dürtse ne güzel uyanıcaktım.

Rüyamda bulutların üzerinde durmuş manzara izliyordum. Gün batımını... Öyle güzeldi ki. Bir anda duyduğum bağırış sesiyle bulutlardan düşdüğümü hatırlıyorum.

 Hızla doğrulup gözlerimi ovuşturarak baktım etrafıma. Nerdeyim ben? Burası... Haa burası benim odam. Rüya?! Rüyanın odamda ne işi var?Hayal mi görüyorum? Sahi ben az önce rüyamda ne gördüm de çok mutluydum?

Şaşkın şaşkın Rüya'ya bakarken birden Rüya'nın kahkahasıyla olanlar kafama dank etti. Beni Rüya hanım bağırarak uyandırmış.

"Senin burda ne işin var? Bir kere de izin ver doğru dürüst uyuyayım. Ama yoo suç bende. Bari rüyamı bölmeseydin. Ne gördüğümü unuttum"

Diye çıkıştım Rüya'ya tüm sinirimle

"Balım neden bağırıyorsun? Sinir zarar zarar.Hadi biraz neşeli.Hazırlan okula gidelimmm.Kalk çabukkkk."

" Offf Rüya offf. Sinir Zorormış. Sinirlendirme o zaman aaaa. Deyip mızmızlanarak kalkıp banyoya geçtim elimi yüzümü yıkamak için"

"Az mızmızlan gıcık.Hadi çabukkkkk"

" Sensin gıcık kim sabah sabah böyle uyandırılır dedim banyodan çıkıp okul formamı dolabımdan götürürken"

"Sus kız aşağıdayım çabuk gell"

Rüya Özgür...

Offff.Tarihden nefret ediyorummm.Uyucam valla.Hoca ne anlatıyor hiç bir fikrim yok.Ben akşamki parti hayallerindeyim.Ne giysem acaba? Saçım nasıl olsa? Dalgalı mı düz mü?  Kolye? Ayakkabı?

"Rüya ben en son ne diyordum yavrum"

Ayağa kalkıb hocaya ters ters baktım.İsmi neydi ki? Hah hatırladım Ahmet. 

"Hocam Rüya ben en son ne diyordum yavrum dediniz."

"Kızım otur.Parti senin aklını uçurtmuş sanırım."

Rüya kedi bakışları on. Hadi bakalım Ahmet hoca.Bırakıcaksınız bizi.

"Hocammmm canımm hocammm en sevdiğim hocammmm.Lütfen akşam parti var.Bizi bıraksanız hocamm? Söz sizin için harika sunum hazırlıcam. Hatta ödevinizi en iyi şekilde yapıcam.Lütfen hocammm.Bırakın bizi..."

Dünya KoruyucularıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin