Bölüm 37.

120 5 0
                                    

Bölümü beğenip yorum yapmayı unutmayın lütfen.

İyi okumalar.

Arjin Mutlu

Gözümü zar-zor açtığımda mavi-kırmızı ışık perde düşmüş gözlerimin kamaşmasına sebep oldu.

"Uyanıyor." Diye Hayat'ın sesini duydum.

"İyi misin?" Hayat ve Asel bir ağızdan söylediler.

"Bir dakika çekilin. Kendinde değil şu an." Doktor olduğunu düşündüğüm adam gözüme ışık saldı.

" Sarsılma geçirmiş. Hastahaneye gitmesi gerek." Diye yakınlarım olarak Asel ve Hayat'a döndü.

***

Uyandığımda Hayat sevinçle gülümsedi.

" Nasılsın?" Dedi omuzumu okşayarak .

" N-ne oldu?" Zorlukla sordum.

" Kaza geçirdin. Şimdi durumun iyi. Biraz dinlen geçecek." Hayat bir anda duraksadı.

" Hazal senin neden zımba ile dikilmiş yaran var? Garsonlukta böyle şeyler olmadığına göre?" Hayat birden hiç görmediğim kadar ciddi surat ifadesi ile baktı yüzüme.

" Tamam Hayat şu an yeri değil. Ben sana anlatırım." Asel Hayat'ın omuzuna elini koyarak sakinleştirmeye çalıştı.

" Bir dakika ya? Sen de mi biliyordun? Ve benim hiç bir şeyden haberim yok öyle mi? Yazıklar olsun size." Hayat bir bana bir de Asel'e hayal kırıklığına uğramış bakışlarla baktı.

" Tamam sakin ol. Anlatacağım hadi gel Arjin de iyileşsin." Asel ne dediğini fark edib alt dudağını ısırdı.

" Arjin mi?" Hayat şoke olmuş şekilde bana baktı.

" Gel gel anlatacağım sana." Asel Hayat'ın omuzlarından tutarak odadan çıkartdı.

***

Akşam olmuştu artık ve ben bunalmıştım. Gitmek istiyordum. Asel Hayat'a her şeyi söyledikten sonra Hayat çekip gitmişti. Asel'i bile istememişti yanında.

Onu hayal kırıklığına uğratmıştım. Kötü bir canavarla aynı evde kalmak, arkadaş olmak istemezdi.

Bir yanım hala Aras'laydı. Merak ediyorum.

Etrafa bakındığımda hiç kimse olmadığını görüp odadan çıktım ve asansöre bindim. Üstümde kendi kıyafetlerim olduğu için dikkat çekmeden hastahaneden çıktım.

Araba olmadığı için taxi çevirip fırıncıya gittim.

Hayat Dinçer

İnanamıyordum. Bu benim başıma gelemez değil mi?

Sahildeki bankta oturup ağlıyor, olanları sorguluyordum.

Hazal nasıl bu kadar cani ola bilirdi? Anlıyorum ailesini kayıp etti ama bu ona insanları öldürme hakkı vermiyor.

Ama bir yandan da o insanların ne kadar iğrenç, adi olduklarını hatırlıyorum.

Hazal bu kadar duygusuz olamazdı değil mi? Aras'ın karşısına normal insan gibi, geçmiş yokmuş gibi çıkamazdı değil mi?

Göz yaşlarımı elimin tersi ile sildiğimde " al bunu kullan." Diye 40-45 yaşlarında, sol gözünde koca yara izi olan, hafif beyaz saçlı adam mendil uzatarak gülümsedi.

İntikam Ateşi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin