Bölümü beğenip yorum yapmayı unutmayın lütfen arkadaşlar.
İyi okumalar.
Zeki Kaya
Hastahanedeki tüm kadın doktorlarla görüştüm ama Derya Saral'ı bulamamıştım. Acaba bu gün işe mi gelmemişti? Ya da işten mi ayrıldı?
Sonunda risk alarak birine sordum.
" Merhaba, acaba burada Derya Saral isminde doktor var mı?" Temizlik görevlisi yaşlı kadına sordum." Ameliyatda o oğlum, bir şey mi var?" Yaşlı kadın gözlerini kısarak beni süzdü. " Ne zamana çıkar? Ameliyat odası ne tarafta?" Diye sordum. Hastahaneleri pek sevmezdim hatta nefret ederdim o yüzden burada çok kalmak istemiyordum.
" Onu ben bilmem. Ama ameliyat odası 2-ci katta sola dön. Sevgilisi misin?" Kadın samimi şekilde gülümsedi. " Ha yok. Ben sadece bir şey alacaktım. Teşekkürler." Diye kadının yanından acele ile ayrıldım.
2-ci kata çıktığımda sonunda bulmuştum. Hemşirelerden sorduğuma göre 20 dakikaya ameliyat bitmeliydi. " Şimdi zamanda geçmez" diye yere çöktüm.
****
20 dakika sonra bir grup insan çıktı. Ben şimdi nereden bileyim Derya hangisi? En iyisi sormak.
Kızıl saçlı birine " merhaba Derya hanım siz misiniz?" Diye sorduğumda maskeni çıkardı ve " hayır. Derya hanım bu adam sizi soruyor." Diye kız baş parmağı ile beni işare etdi.
O sırada kahverengi saçlı, mavi gözlü, uzun kadın bize doğru döndü. Bana baktığında tanımadığı için kaşlarını çatdı. " Kenarda konuaşabilir miyiz?" Diye sordum. Saatine baktı ve " önemli değilse 15 dakika vere bilir misiniz? Şimdi çıktımda, yorğunam." Diye ameliyat odasını gösterdi
" Tabi, olur ben burdayım rahatınıza bakın." Diye bir sandalyede oturdum.
" 326 numaralı oda benim. İsterseniz orada bekleyin ben geleceğim." Dedi. Yanındaki kısa saçlı kızın " yakışıklı ha" demesini Derya'nın da dirseğini kızın karınına geçirmesini görmezden gelerek yemekhaneye indim." Merhaba iki tane caramel macchiato alabilir miyim?" Kahve sever umarım.
Sıra olduğu için 10 dakikadan çok burada beklemiştim. Sonunda kahveleri aldığında 326 numaralı odanı aradım.
Bir insan neden odanı kolidorun en köşesinde seçer ki? Resmen gizli oda gibi.
Odanın kapısını çaldığımda ''gel" diye ses geldiğinde Derya'nın benden önce geldiğin anladım. Kapını iki elim dolu şekilde zorlukla açsamda sonunda odaya girdim. Derya önlüğünü çıkardığında altda sadece ince, kolsuz mavi t-shirtü ile kaldı.
Elimdeki kahveni uzatıp " ister misin?" Kahveni gördüğünde yorğun yüzüne adeta ışık geldi. " Hiç hayır diyemeyeceğim. Teşekkür ederim şey..." İsmimi aramaya çalıştığında " Zeki" dedim. " Teşekkür ederim Zeki." Diye kahveni aldı. Yakından daha da güzel kadındı. Alnının sağ köşesinde küçük yara izi, dudağının sol üst köşesinde küçücük renkli ben vardı. Ve bu onu seksi gösteriyordu.
Koltuğa oturduğunda " ha bu arada hastam mısın? Dediğinde sanırım yanlış anladım ve kaşlarımı çatdım.
" Yani, şikayetiniz mi var?" Diye düzeltdi hemen. " Hayır hastan değilim." Diye çapkınca güldüm. Abimin genleri işte.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İntikam Ateşi
AvventuraAilemin yok olmasında parmağımın olmasının yükünü atamamışken, kapıma gelen zarflar benim hayatımı yeniden alt-üst etti. Ateşe travmam olmasına rağmen Ateş'e aşık olan kadınım ben. Ben Hazal Mutlu benimle birlikte gerçekleri görmeye hazırmısınız ?