Çağrı
Babam hızla apartman yöneticisine giderken bende peşinden gittim. Adam zaten her şeyi bildiği için kameraları izlememize izin vermişti. O gün o saate gelmiştik. Bunu izlemeye hazır olup olmadığımı bilmiyordum.Annem ağlayarak evden çıkıyordu sonra bir anda durup karşısına bakıyordu. Diğer kameradan aynı dakikayı bulduğumuzda karşısındakinin o adam olduğunu görmüştük. Anneme şiddet uyguladığı yetmezmiş gibi bir de onu öldürmüştü.
Annemin vurulduğu anı daha fazla izleyemeyerek arkamı döndüm kulağımı kapadım. Babam kayıtları alıp hızlıca çıkmıştı oradan. Bende zar zor eve çıkabildim. İçeri girdiğimde berbat gözüktüğüme emindim.
Zeyno hemen yanıma gelip elimi tuttu. Onu üzüyordum. Benim halime çok üzülüyordu. Belki de acıyordu bana. Ama mutsuz olduğuna emindim.
Kafamı salona çevirdim herkes kafasını eğmiş oraya gitmemi bekliyordu. Yavaşça elimi Zeynonun elinden çektim. Şaşkın şekilde bana bakarken konuştum.
"Sizde gidin artık. Yoruldunuz bizim yüzümüzden zaten."
"O nasıl söz Çağrı? Senin yanında olmayacağız da ne yapacağız?"
"Bilmiyorum. Ama tek bildiğim yalnız kalmak istediğim. Lütfen, gidin."
"Çağrı"
"Lütfen.
Ağır adımlarla odama girip ardımdan kapıyı kapattım.
Zeyno
Çok zor bir hafta geçirmiştik. Bir hafta önce Çağrı ile ayrılıp evde otururken bir anda Ege'nin telefonuyla hastaneye gitmiştim.Hastane koridorunda yere çökmüş elleri kan içinde Çağrı'yı görmek yüreğimi paramparça yapmıştı. Hiçbir şey yapamadım sadece yanına gidip sarıldım.
"Çağrı."
Diyebilmiştim sadece.Başka ne diyebilirdim ki zaten. O ise zar zor bana.
"Zeyno annem bırakmayacak beni dimi? O bana sarılmak istedi ben sarılmadım ona Zeyno. Onu çok üzdüm ben."
Demişti.Kendimi ondan uzaklaştırıp gözlerinden öptüm.
"Annen seni bırakmayacak Çağrı. Ve sen o istemediği kadar çok kez sarılabileceksin ona. Tamam mı? Sakın kötü düşünme sevgilim lütfen."
Kafasını sallayıp göğsüme yerleştirmişti aynı küçük bir çocuk gibiydi.
Daha sonra doktor çıktı ameliyathaneden. Çağrının aslında bir kardeşi olduğunu ama kaybettiğimizi söyledi. Sonra da Çağrıya asıl darbeyi vuran o haberi söyledi. Annesinin hayatını kaybettiğini.
Çağrı çok kötü oldu. Annesini çıkardıklarında delirmiş gibiydi Ege ve Berk onu tutmaya çalışırken ben sadece kenarda onu izlemekle yetinmiştim.
Çağrı en sonunda yorgun düşüm yere çöktüğümde yanına koşup tekrar sarıldım ona. Ağlarken sayıklıyordu. Daha sonra benden dışarı çıkmayı isteyince onunla dışarı çıkmıştım.
Birkaç saniye dışarıdaki insanlara baktıktan sonra avazı çıktığı kadar bağırıyordu. Bense ona hiçbir şey yapamıyordum. Sevdiğimin acısını dindiremiyordum.
Geçen bir hafta boyunca Çağrı bundan farksız değildi. Odasından çıkmıyordu. Geceleri uyuyamadığı için uyku ilacı veriyorduk. Sabah uyandığında yine odasından hatta yatağından bile çıkmıyordu. Sürekli yanına gidiyordum ama kapıyı bile açmıyordu
![](https://img.wattpad.com/cover/342100881-288-k417879.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kağıttan Gemi-ZeyÇağ
FanficKağıttan gemi yaptım belki de sana yüzer diye. Gökyüzüne baktım bir uçak sana uçar diye. Kumdan kale kazdım bir evimiz olsun diye. Camdan duvar ördüm güneşe uyansak yine.