0.8

1.5K 199 89
                                    

*lütfen oy vermeyi unutmayınn*

"Rawoon, ya ben senin üzgün hallerine alışık değilim, anlat diye zorlamakta istemiyorum ama ne oldu bu kadar kötüsün?" Jooyeon'un sözlerini Rawoon duymuyordu bile.

"Ha?"

"Ya ben senin en yakın arkadaşınım, anlatmasan rahatlayamazsın, her şeyi anlat demiyorum ama rahatlayacağın kadarını anlat en azından. Kötü olmanı istemiyorum." Rawoon bu sözlere yanında oturan hoşlandığı çocuğa kollarını sarmış ve bir süre öyle beklemişti.

"Benim... Bir tane daha babam varmış." Jooyeon'un düşüncelerini bilmiyordu ve ne tepki vereceğinden de emin değildi.

"Vay canına... İki baban mı var?"

"Öyleymiş, bizi bırakmış ve gitmiş. Ben daha küçükken. Geçen hafta son dersin boş olduğu zaman gördüğüm adamı hatırlıyor musun?" Rawoon'un kolları Jooyeon'un boynuna sarıydı ve yanyanalardı. Jooyeon kollarını arkadaşının beline sarmıştı.

"O adamı tanımıştın, o senin baban mı yoksa?"

"Evet. O gün tanımanın nedeni babamın kamerasında onu görmemdi. İki gün önce eve geldi, babamla konuşmak istedi ve içeri girdi. Babam beni odama gönderdi ama çok ağlıyordu ve bağırıyordu. Benim sadece kendisinin oğlu olduğumu, eğer onun oğlu olsaydım bizi bırakmayacağını söylüyordu."

"Rawoon... Ne diyeceğimi bilemiyorum bu çok kötü."

"Ben yeni doğduğumda evlatlık almışlar, birbirlerini genç yaştan beri tanıyorlarmış ve evlenmişler. Ben beş yaşındayken o adam bir anda apar topar gitmiş."

"Neden bırakmış peki? Ayrıca yıllar geçmiş üstünden."

"Bilmiyorum. Ben odadan çıkıp babama sarıldım ve o da ben burdayken anlatamayacağını söyledi."
Jooyeon arkadaşını iyi hissettirmek istiyordu ama bunu nasıl yapacağını bilmiyordu.

"Moralini nasıl yükselteceğim... Kalk idareden telefonlarımızı çalıp okuldan kaçalım." Rawoon şaşkınca kafasını kaldırmış ve Jooyeon'a bakmıştı.

"Ne diyorsun ya?"

"Evet telefonlarımızı alıp kaçacağız işte."

"Saçmalama hırsız mıyız biz?"

"Yavrum kendi telefonunu alıyorsun ne hırsızı. Kalk gidiyoruz." Jooyeon, Rawoon'un elinden tutup zorla banktan kaldırmıştı.

"Ya her yerde kamera var görürlerse biteriz biz."

"Korkma görmezler."

"Ya görürlerse."

"Ben varım yanında göremezler ve görürlerse de tüm suçu üstlenirim."

"Ya Jooyeon-"

"Sus gidiyoruz." Jooyeon arkadaşını sürüklüyordu. Aslında eğlenceli olabilirdi ama yinede korkutucu bir fikirdi.

_

"Güvenliği nasıl aşacağız?" Jooyeon'un mükemmel planı sayesinde telefonlarını almışlardı. Çantalarını da aldıktan sonra kapıya gelmişlerdi ama güvenlikten nasıl gececeklerini ikiside bilmiyordu.

"Bunu hesaba katmamıştım."

"Al işte Jooyeon nasıl kaçağız şimdi?"

"Dur düşünüyorum." Biraz durduktan sonra gülümsetmişti. "Sohee ablayı arayacağım. Beni çok sever o kadın biliyorsun, güvenlikçi zaten güvenlik değil düz çalışan. Sohee abla çöpleri at der, onu almaya giderken bizde kaçarız."

Love Untold || HyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin