2.6

1.1K 171 48
                                    

Ayrılmışlardı, Jeongin kafeye geri dönmüş ve akşam saatleri geldiğinde kilitleyip çıkmıştı. Yemek sipariş ederek eve gitmişti, yarım saatin ardından Hyunjin geldiğinde ise sohbet ederek yemeklerini yemeye başlamışlardı.

"Peki eski eve ne oldu?"

"Rawoon 1. Sınıfa başladığında taşındık."

"Peki ya para işini nasıl yaptın? Zor oldu mu? O zamanlar Minho ile yakın değildim ve hakkında hiçbir şeye ulaşamıyordum."

Jeongin için zor günlerdi. "Gittiğinde bir afalladım ve çalıştığım işe gitmedim. Bu yüzden ordan kovuldum, bir iki ay içerisinde zorlandığımı fark ettiğimde başta kredi çektim. Sonra ne kadar yapabilirsem birkaç şirket için logo tasarlayıp onları sattım. Güzel para kazandım ordan ve bir süre öyle devam ettim. Ardından tiyatro oyunları için senaryo yazmaya başladım, çok beğenilince bir şirketten teklif geldi ve birde dizi için yazdım. O sırada Rawoon okula başladı, çektiğim krediyi öderken onun okul masrafları ve yeni ev telaşındaydım ama bir şekilde toparladım."

Hyunjin'in yüzü asılmıştı. "Hepsi benim yüzümden. Keşke elimden gelen bir şey olsaydı."

"Önemli değil demek istesemde önemli. O zamanlar benim için çok zordu. Ama toparladım ve Rawoon üçüncü sınıfa geçtiğinde kendi kafeteryamı açtım. Hep istiyordum zaten kendime ait bir yerimin olmasını. Orası da çok tutuldu, güzel para kazandım ve yeniden taşındık. Buraya taşındık."

"Özür dilerim."

"Eskide kaldı." Jeongin omzunu silkmişti. Bir süre sessizce yemeklerini yemişler, bitince de ikisi aynı anda ayağa kalkmış ve yine konuşmadan masadakileri mutfağa götürmeye başlamışlardı.

Jeongin plastikleri çöpe atarken, kalan şeyleri de sonradan yıkamak için lavabonun içerisine koymuştu. Elini yıkayıp kuruladıktan sonra arkasını dönecekken beline sarılan kollar ile olduğu yerde durmuştu.

Hyunjin ellerini arkadan Jeongin'in beline yaslamış, yüzünüde boynuna gömerek kokusunu içine çekmişti.

Jeongin'in elleri havada kalırken Hyunjin ellerini onun üzerine koyarak karnı üzerinde birleştirmişti. "Her şey için çok özür dilerim, seni çok seviyorum Jeongin."

"Seni çok özledim." Hyunjin, Jeongin'in ensesine küçük bir öpücük bıraktığında Jeongin kesik bi nefes almıştı.

"Hyunjin..." Jeongin konuşamazken tekrar fakat bu sefer daha uzun bir öpücük hissetmişti ensesinde.

"Bana izin ver. Bana izin ver seni öpmek istiyorum." Hyunjin tekrar ensesini öptüğünde Jeongin onun ellerinden kurtulmuş, tezgah ile Hyunjin arasında dönmüştü. Yüzü ona döndüğünde ne yapacağını kendisi de bilmiyordu.

Hyunjin bir elini onun yanağına çıkartarak yavaşça yüzüne yaklaşmıştı. "Öpebilir miyim?" Sanki gizli bir şey yapıyormuş gibi sesi çok kısık çıkıyordu.

"Öpebilirsin." Jeongin'den çıkan kısık ses ile Hyunjin beklemeden dudaklarını onun dudaklarına bastırmıştı.

Hyunjin yavaşça dudaklarını hareket ettirmeye başladığında iki elinide önündeki ince bele sarmıştı.

Jeongin bir süre karşılık vermezken sonunda kendine gelmiş ve iki elinide Hyunjin'in yüzüne çıkartarak dudaklarını hareket ettirmeye başlamıştı.

Uzun süre dudakları hareket ederken birkaç saniyelik nefeslenmek için ayrılsalarda tekrar özlem ile birleşiyordu.

Jeongin artık yorulduğundan karşılık vermeyi bırakmış ve Hyunjin'in çekilmesini beklemeye başlamıştı. Hyunjin onun durduğunu görünce son kez öpmüş ve dudaklarını sesli bir şekilde ayırmıştı.

"Seni çok seviyorum Jeongin." Alınlarını birbirine yaslarken fısıldamıştı Hyunjin.

Love Untold || HyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin