☾yirmi üçüncü bölüm☽

7.7K 611 209
                                    

Media'da Son Popo Bükücü Chanyeol var. HunHan hikayesini yayınlayacaktım ama dışarı çıkmak zorundayım, bu yüzden akşama yetiştirebilirsem yayınlarım. Yetiştiremezsem yarın gelir.

Söyleye söyleye bıkmadığım önemli not: SİZİ SEVİYORUUM

| Beni öpüyordu.

Beni okulun ortasında, herkesin önünde öpüyordu. |

~

Annemin sinirden ve utançtan kızaran yüzü bana bir saniye bile olsun dönmüyordu. Sadece boşluğa bakıyordu. Karşısında Chanyeol'ün anne ve babası, yani patronları olmasaydı kıyametleri koparırdı. Buna emindim.

''Chanyeol,'' Titrek bakışlarımız aynı anda Chanyeol'ün babasına döndüğünde adam burada olmaktan rahatsız oluyor gibiydi. ''eve gidin. Erken geleceğim.''

Chanyeol babasını onayladıktan sonra peşinden gitmemi istercesine dürttü. Ayrılma düşüncesi aklımın ucundan bile geçmiyordu ama ondan nefret ediyordum.

Odadan çıkıp kapıyı arkamızdan kapattıktan sonra onu beklemeden boş koridorlarda ilerlemeye başladım. Spor ayakkabılarım kaygan zeminde gıcırtılar çıkartırken Chanyeol bana yetişti ve hizamda yürümeye başladı. ''Bana kızgın mısın?''

''Dile getirmem falan mı gerekiyor?'' dedikten hemen sonra ona ters bir bakış attığımda önüne baktığını gördüm.

''Belki,'' diye mırıldandı sessizce. Ardından bana döndü ve kaşlarını kaldırdı. ''dile getirirsen daha iyi hissedebilirim. Daha sonra bana dün yaptığın gibi tokat atarsın ve ikimizde rahatlarız.''

Ona bakmamakta ısrarlıydım. ''Hadi ya, dün bana ve Luhan'a attığın kafalar rahatlamanı sağlamadı mı?''

''Onları yaparken iyi hissettiğimi falan mı düşünüyorsun?''

Omuz silktim. ''Gayet mutlu ve sinir bozucu görünüyordun.''

''Bunu bana tokat atarken bir an bile tereddüt etmeyen birisi söylüyor.'' dedi beni birilerine şikayet edercesine.

''Kafa atmasaydın özür dileyecekt...'' Bir anda avuç içini ağzıma yasladığında duraksadım, ne yapıyordu?

''Biraz sessiz ol,'' diye fısıldadı. Beni tahrik etmeye falan çalışmıyordu herhalde. ''hala derste olanlar var.''

Elini nazikliğin ve sertliğin ortasında sıkışıp kalmış bir şekilde ittim ve ''Beynini kullanıp beni öpmeseydin bizde derste olabilirdik.'' dedikten sonra yürümeye devam ettim.

''Seni isteyerek ve sonuçlarını bilerek öptüğümü biliyorsun Baekhyun. Annene söylemek için hiç istekli durmuyordun ve bende bu yolu daha uygun buldum.''

Cevap vermek istemiyordum. Eğer cevap verirsem bağıracaktım. O yüzden susup yoluma devam etmeliydim.

Senkronize olmuş gibi aynı anda ilerleyen adımlarımıza bakmamaya çalışarak onunla birlikte arabasına gittim. Eve gitmek, odama girmek, odamın kapısını kilitlemek, bana özel olan banyoma girmek ve banyomun kapısını kilitlemek istiyordum. Veya sadece insanların bana ulaşamayacağı bir yere gitsem de olurdu.

Chanyeol okul çantasının ön gözünden araba anahtarını çıkarttı ve tek bir tuşa basarak kilitleri devre dışı bıraktı. Umursamaz bir tavırla arka koltuğun kapısını açtım ve bindim. Yanına oturmak istemediğimden değildi, benden uzak durmazsa bu sefer kafa atan tarafın ben olacağımı bilmesini istememdendi. Somurtkan bir ifadeyle şoför koltuğuna yerleşti ve arabayı çalıştırarak sürmeye başladı.

Don't Cry Tonight ☆ Birinci Kitap ☆ ChanBaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin