8. BÖLÜM (BELA )

1.5K 50 6
                                    

Multi: Doğa

ONLAR ÖLMEMEŞ MİYDİ?

Yaşadığım şokla kafayı yemek üzereydim. Bu da neydi böyle? Bilinçaltım bana nasıl bunu yaşatabilirdi ? Korkumdan etimi koparırcasına cimcikliyordum. Bir sorun vardı ... Hala annem ve Emre karşımdaydı . Bana bakıyorlardı.
Bir an düşündüm . Bunlar gerçek olabilir miydi ? Bu durumu anlamak için annemin tenine dokundum .
Tüm vücudum bir an dondu . Ellerim ayaklarım buz kesti. Bir anda anneme kemiklerini kırarcasına sarılırken buldum kendimi. Hissediyordum, 2 yıldır yaşayamadığım hisler patlama yapıyordu şuan. Zaten çoktan ağlamaktan kızardığını hissettiğim gözlerimle Emre ye yöneldim. O da annem gibi bembeyaz giyinmişti.
Annemde benim ki gibi bembeyaz yere kadar uzanan bir elbise giymişti. Benden 3 yaş küçük kardeşim
Emre de giydiği beyaz takım elbise ile muhteşem görünüyordu. Neden beyaz giyinmiştik ? Ciddi derecede korkuyordum. Emre ye ulaşıp ona da sarıldım . Ağladığım için sarsılıyordum ama umrumda bile değildi.

Nutkum tutulmuş , konuşamıyordum.
Dilimdeki zehir yaşadığım şokla bütünleşince kendimi kaybediyordum.
Hıçkırıklarım arasında konuşmaya başladım.

-" A-anne." sesim bana bile yabancı gelmişti . Annem usulca bana doğru yaklaşırken ağzını açtı.

-"Kızım, Doğa . " Annemin sesi. Bu dünyada duyduğum en harika ses.
En muhteşem tını . Durmak bilmeyen gözyaşlarımda hissettiğim sevinç.
Kardeşim Emre. Yoldaşım . Onun için canımı verebileceğim tek erkek. Ne kadar muazzam bir histi böyle.
Mutluluk gözyaşlarımın ardına saklanan bu özlem . Hasretle sarıldığım minik ailem...

Onlara baktım bir odadaydık . Bir kapı daha vardı. Ben yaşlı gözlerimi bu kapıya yönlendirirken bir anda açılan kapı ürkmeme neden oldu. Annem ve Emre nin elini sıkıca sarmalarken, içeri giren kişi kanımın donmasına yetmişti.
BABAM OLACAK O ADAM. Ve yanında 4 Kişi.

Yavaşça bize yaklaştılar. Korkudan , sevinçten, özlemden , acıdan beynim zonklamaya başladı. Bütün duygularım karışmıştı .Annem ve Emre yi bu pislik adamdan korumak için ikisini de aynı anda arkama geçirerek siper aldım.
Babam alaycı gülüşüyle konuşmaya başladı.

-"Vay vay vay. Ne kadar acıklı. En son bıraktığımda böyle mutlu değildiniz.
Ne oldu? Yoksa kendine başka koca mı buldun ?" Dedi kahkahaları eşliğinde.

-" Senden nefret ediyorum. Allah belanı versin ." diye bağırdı annem Gözyaşları arasında. Zavallı annemi ne kadar da üzmüştü bu Şerefsiz herif.

-" Zaten yaptıklarım ve yapacaklarımdan sonra beni sevmen garip olur." dedi. Yapacaklarım derken neyi kastetmişti bu adam ? Daha ne yapacaktı bize ?

Tek bir komutuyla adamlar bize doğru ilerlemeye başladı. Ben titrerken bir adam bileklerimden beni tutarak zapt etmeye çalışıyordu. Kalan üç adam annem ve Emre yi bir sandalyeye bağladı. Bu sırada babam odadan çıkmıştı. Ben çığlık atıyor , tepiniyor, ağlıyor , havaya tekmeler savuruyordum . Annem ve Emre sandalyeye bağlanmıştı.
Onlarında benden farkı yoktu. Ağlamaktan sesim kısılmış artık gücüm bitmişti.

O anda içeri babam girdi. Elindeki aletleri görünce daha çok çıldırmaya başladım . Bir tabanca ... Bir bıçak...
Ve bir de sopa . Neydi bunlar ? Ne yapacaktı bu aletlerle ?

-"Ağlamayı kes !" Diye bağırdı hiddetle bana . Ve ağır adımlarla annem be Emre nin ayrı ayrı bağlandıkları sandalyelerin ortasında durdu.

-"Gerçekten küçük bir kızla ortak olacağımı mı sandın? Hahahahah.
Peki sence öğrenemez miydim bu olanları ? Cezan bu sefer çok daha acımasız olacak ." dedi. Sesinde buram buram nefret kokusu vardı .
Bu yaptıkları daha çok çıldırmama sebep olsa da etrafımdaki adamları etkilemiyordu bile.

YETİMHANEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin