Peter yorgunlukla kendini yatağa bıraktı, baleden daha yeni gelmişti saat sabahın 6'sıydı. Gözlerini uyumak için kapattığında telefonu siren çalmaya başladı, polis sireniydi bu. Peter hızlıca telefonunu eline alıp neler olduğuna bakarken gelen polislerin sesiyle çalınan bir araba olduğunu ve kaçtığını öğrendi, polis telsizlerini kendi telefonuna bağlamıştı yazılım bilgisiyle. Hızlıca yataktan kalkıp kostümünü geçirdi üzerine, bu gece Örümcek Adam için uyku yoktu.Kendini camdan aşağı atıp süzülmeye başladı, New York'un boğuk, serin havasının arasında. Times Meydanı'na ilerliyordu hızlıca, uykusuzluğun verdiği halsizlikle attığı ağa tutanamadı. Düşerken yüzüne vuran havayla kendine geldi azcık da olsa, yere yapışmamak için son anda bir binaya tutunsa da kafasını çoktan bir antene çarpmış canını çok fena acıtmıştı ama umursamadı. Devam etti sallanmaya, insanların barışa ihtiyacı vardı ve bu şehirde kötüyü ve iyiyi ayıran tek şey oydu. Çoğunlukla J.J.J yüzünden nefret edenleri çok olsa da sevenleri de vardı, ona inanıyorlardı Peter ne zaman umutsuzluğunun arasında kaybolup gidip bunu bırakmayı düşünse aklına onlar geliyor, bu yüzden devam ediyordu. Ne kadar darbe alsa da kalkmak zorundaydı her zaman. Bale de böyle değil miydi zaten? Bunca ağrılara, acılara rağmen ortaya mükemmel bir oyun çıkarmakla örümcekliğin bir farkı yoktu ona göre.
Gelmişti bile, bir süre bir binanın üzerine tüneyip hangi arabayı durdurması gerektiğini kavradı, kesinlikle hızlı gidip arkasından polis kovalayan arabayı durduracaktı. Kendini boşluğa bırakıp hızlıca yere indi, çalıntı arabanın üzerine çıkıp cama tıklattı.
"Hey bu kadar hızlı gitmeniz doğru değil, alın bu para cezanız" diyip sanki elinde bir şey varmış gibi uzattı. Arabanın içerisindeki adamlar onu düşürmeye çalışırken bağırışıyorlardı, "İğrenç böcek!"
"Aa bu kalbimi kırıyor ama, bana ağ kafa diyebilirsin, örümcekçik de, hatta böcüşcük bile diyebilirsin ama iğrenç böcek çok kaba" Peter bu sırada çoktan ön tekerlekleri ağ ile kaplamıştı, arkasına baktı bir binaya çarpacaklardı bu tekerleklerle asla viraj yapamazlardı. Binayı ağ ile kaplayıp polis arabasının durması için elini sağ-sola salladı. Arabanın üzerinden hızlıca kayıp ağlarla arabayı arkadan tuttu hızlıca kendine doğru çekerken çok zorlanıyordu. Ama beklenilen çarpışma olmamış binanın tek bir camı ya da arabanın bir yeri bile çizilmemişti, hırsızları ağlarla bağlayıp polislerin önüne attı. "Sizindir memur bey, Örümcek Polis hizmetinizde!" diyip asker selamı verir gibi uzaklaştı, ağlarla kapladığı binanın yanından tam geçip gidecekken o tanıdık sesi duydu."Hey Böcüşcük!" Wade'di bu, rahatsız edici garip egitmeni. Ellerinde sopalar vardı ve ayağı alçıydı tam basmıyor biraz yüksekte tutuyordu ayağını.
Peter sesini olduğundan kalınlaştırarak cevap verdi, "Evet efendim?""Şu ağlarını ortalıkta çok kullanma, ayakkabıma yapıştılar insanların nereden çıkardıklarını bilmediğim sıvılarla temas etmeyi sevmem" Oldukça ciddiydi bunu söylerken. Örümcek "Tamam" diyip yoluna devam etti, onunla çok konuşmak istemiyordu ciddi anlamla rahatsız oluyordu.
Evine geldiğinde saat çoktan yediyi geçmişti, uykusuzluktan ölüyordu. Yatağına bile ulaşamadan pencereden içeri girdiği gibi yere yığıldı, sorun değildi halası bugün mesaiye kalacaktı. Gözlerini daha kapatamadan açmak zorunda kaldı kapı ısrarla çaldığında, içinden bu sefer çok büyük bir küfür savurup kostümünü çıkardı. Gözü minik kediye takıldı, mışıl mışıl uyuyordu, kapıya doğru koştu muhtemelen halası erken gelmişti. Kapıyı açtığında onu görmeyi beklemiyordu, kapıyı açtığında garip, rahatsız edici eğitmenini görmeyi beklemiyordu.
![](https://img.wattpad.com/cover/344191976-288-k745991.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyaz kuğu ve Karanlık ¦bxb, spideypool
Hayran KurguBembeyaz günahsız, masum bir kuğu, simsiyah günahkar bir kuğuyla karşılaşırsa ne olur? Bilmem, görelim bakalım. Peter her zamanki gibi bale ayakkabılarını giymeye başlamıştı... 🩰 Black Swan filminin uyarlamasıdır.