Bölüm 1: Karşılaşma

9K 259 107
                                    

Kimin babası, kızının, bir arkadaşının oğluyla aynı evde kalmasını ister ki ?

Normalde benim babam kıskanç bir baba, ve böyle bir şeye hiç izin vereceğini, hatta benim bir erkekle aynı evde kalmamı isteyeceği aklımın ucundan bile geçmezdi. Ta ki bu sabah olanlara kadar.. Babam altı aylık yurt dışında, arkadaşı ile işleri için gideceklerini ve benimde, o arkadaşının oğluyla aynı evde kalmam gerektiğini söyledi. Bunu istemesi, benim annemi kaybettikten sonra evde yalnız kalamamam ve kriz geçirmemdi. Başka kalacak ve beni emanet edeceği bir yer olmadığı için, böyle olmasının daha iyi olacağını düşünmüştü..

İşte bizimde hikayemiz buradan başlıyordu, sonunun nasıl olacağını bilmeden, babam için kabul ettiğim bu teklif bizi nereye kadar götürecekti birlikte yaşayıp öğreneceğiz..

Sonuçta altı aylık bir şeydi, en fazla ne ola bilirdi ki ?

Sonuçta altı aylık bir şeydi, en fazla ne ola bilirdi ki ?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüm 1: Karşılaşma

Babamın ciddi bir ifade ile " kızım yemeğini bitirdiysen , odama gel, seninle önemli bir şey konuşacağım." Deyip odasına gitmesinden 20 dakika geçmişti, evet kahvaltım çoktan bitmişti ama, ne konuşacaktık ki ?

Bunu düşünmekten masadan kalkamamıştım. Neyse artık gidip bu konuyu öğrenmem lazım.

Beni bu kadar düşündüren babamın ciddi konuşmasıydı, çünkü bana karşı böyle ciddi değildi hep yumuşak ve özenle kelimeleri seçerek konuşmaya dikkat ediyordu, annemden sonra bana fazla bağlanmıştı, hiç bir zaman başka bir kadınla evlenmek gibi bir şey düşünmemiş tüm hayatını bana adamıştı. Aynı şekilde bende, ondan başka güvenip, tutunacağım biri yoktu, olmamıştı da.

"Kızım yemeği mi sevmedin, ne oldu bir garipsin ?"

"Yok, hayır her zaman ki gibi harika olmuş eline sağlık, bir tanem. Ben sadece babamın dediklerine takıldım öyle.." yanağına öpücük kondurup, masadan kalktım ve babamın çalışma odasına çıkmaya başladım.

Az önce konuşan abla, Gül ablaydı ev işlerinde yardımcı oluyordu bize..

Odanın kapısını tıklattım "baba gele bilir miyim ? "

"Gel kızım gel" İçeri girdim ve koltuklardan birinde oturdum "Ne konuşacaktın benimle baba ? "

"Kızım şimdi, sözümü kesmeden beni dinlemeni istiyorum"

"Tamam babacığım"

"Bak biz, Fırat amcanla bir iş aldık ve 6 aylık yurt dışına gitmemiz lazım. Annenden sonra seni hiç yalnız bırakmadım ve hala da bırakmam ama iş için gitmem gerek. Ve seni de burada yalnız bırakamam, senide götürmek isterdim ama gelmeyeceğini de biliyoru-"

"Hayır istemiyorum, gelmek. Ben evimde rahatım."

"Evet, evde rahat olduğunu biliyorum ama senin, Fırat amcanın oğluyla aynı evde kalmanı istiyorum. Ev arkadaşı olacaksınız ve biz gelene kadarda ikinizde yalnız kalmayacaksınız, kabul etsen de etmesen de bu böyle olmalı, çünkü, biliyorsun, başka kimseye güvenip seni emanet edemem" Fırat amcayla babam çok yakındılar, tanıyordum onu, ama oğlunu ya da ailesini hiç görmemiştim.

"Ama baba ben kendi evimizde kala bilirim ya-"
"Şşt itiraz istemiyorum küçük hanım, hadi şimdi odana, git hazırlan akşama gidiyoruz biz, sende yarın gidersin"

"Tamam baba, akşam çok erken değil mi ama ?" dedim.

"İki aydır bu iş üzerinde çalışıyoruz, erken değil, sadece ben sana geç söyledim, hadi ama yapma böyle, seni bırakıp gitmiyorum, telefondan konuşuruz elbet, ziyarete gelirim, belki siz de gelirsiziniz ne dersin ?" sakince kafamı, babamı onaylayarak salladım.

Gözlerim dolmuştu ağlayacaktım bu yüzdende hemen odama çıktım ve kapıyı kapattım, direkt gözümden yaşlar gelmeye başladı bile. Aile konusunda çok hassastım.

Ya babamda beni bıraksaydı, ya onu da hiç göremeseydim. Belki adam delinin teki, babam nereden bilecek ki ? Belalı tip de ola bilir.. fazla mı abarttım, babam güvenmişse iyi birisidir herhalde.

Biraz oturup duvarla boş boş bakıştıktan sonra.. Çaresizce bavulumu toplamaya başladım, gerekli her şeyi koymuştum sanırım.

6 ayda olsa kendi evimden nasıl ayrı kalacaktım ki.. Hem bana da değişiklik olmuş olacaktı, fazla mı abartmıştım acaba ya, en fazla ne olabilirdi ki ?

Tanımadığım bir adamla, aynı evde yaşayacaktım daha ne olsun..

Sabah..

Kahvaltı yaptıktan sonra, vedalaştık ve uçağa binmek için hava alanına gittim, uçağa bindim ve kendi sırama yaklaştım karşımda 33, 35 yaşlarında bir adam vardı, gözleri mavi ve saçları sapsarıydı. "Pardon kalka bilirmisiniz?"

"Sana ne, burası benim yerim!"
Adam çok sinirli gözüküyordu, yüzü kızarmış sanki sinir krizi geçiriyordu

"Ama burada bende oturmalı-"

"Eh yeter bir de kız hali ile önüme geçmiş kendini bana savunuyor, çekil ulan gözümün önünden"

Adam bana vurmak için elini kaldırdığında, bende korkuyla kendimi korumak için geriye çekilirken sırtım bir şeye çarptı, ve kafamı kaldırıp adamın eline baktığımda, arkamdaki birisinin onun kolunu tutup geri ittiğini gördüm.

Adamın boyu 1.85 gibi duruyordu 1.90'da ola bilir, benden daha uzundu çünkü ben 1.60 boyundaydım. Niye boyum uzun değildi ki ?

Bu karmaşada takıldığım şeye bak ya.. Sanki biraz yakışıklı mıydı ? Tipi iyiydi yani..

"Hareketlerinize dikkat edin beyefendi ! Kız'mış erkek'miş bunun cinsiyyet ile hiç bir alakası yok, karşındaki insan, insan olmayınca kendini savunmak gerekir. Belli ki kız yanlış anlamış buraya gelmiş. Sende bakma öyle bana, arkamdan gel" Deyip ciddi bir sesle yanımızdan uzaklaşınca bende suçlu çocuk gibi kafamı önüme eğerek arkasından gittim..

Bu adam kimdi, beni nereden tanıyordu ki ?

Ve ben neden bu adamın arkasından gidiyordum şimdi ?

Hiç bir fikrim yoktu ama, gitmekten başka da bir çarem yoktu şimdilik.

Ev arkadaşımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin