Under The Stars | Chanmin ✔

15. Bölüm

Elini elime dokundurmak için hareket ettirdiğinde, ona uğraş vermemesi için ben elimi onun elinin üzerine koydum. Aslında kendisi elimi okşamayı hedeflemişti ancak, şu an vücudu ve kalbi buna müsait olmadığı için onun yapmak istediğini ben yapıyordum.

İlk olarak okşadığım elime, daha sonra da bana hüzünle baktığında o cılız sesiyle konuştu tekrardan.

" Kalbim.. kalbim çok acıyor Chan.."

Gözlerimi ona dikerek anladığımı belli ettim. Ancak kendini zorlayarak konuşmaya devam ediyordu.

" Lütfen kendini-"

" Zorlamıyorum. Beni dinlemeni istiyorum.. sadece.."

Başımı yukarıya ve aşağıya hafifçe salladığımda devam etti.

" Acıyan kalbime merhem olmanı istiyorum.."

×××

Chan'ın Anlatımından;

" Olacağım sevgilim.. Senin herşeyine merhem olmaya hazırım ben.."

Bana büyük bir derinlikle bakan gözlerinin arasında olan huzuru bir tek ben görüyordum. Ve 'tek' olmak, beni güzel hissettiriyordu.

Bana aynı derinlikte bakarken, o derinliğin ardından gelen buruk bir sırıtmayı da gözümün önüne sermişti. Bunu seviyordum. Bana ne zaman derin baksa, illaki sonundan bir gülümseme gelirdi.

Ben onun gözlerine bakarak düşünürken konuştu.

" Hyung, su verir misin?"

Hyung mu?

Ona şaşkınlıkla bakarak sordum.

" Hyung mu?"

Gözlerinin içinde gülümseme belirirken konuştu.

" Benden üç yaş büyüksün."

Onun içten gülümsemesine karşılık, ben de içten bir şekilde gülerken konuştum.

" Üç yaş büyük olmam, sevgili olduğumuz ve bana hyung dememen gerçeğini değiştirmiyor."

Bu dediğimle gülümsemesi daha da büyümüştü. Aklıma geldiğinde, ona su vermek için odada bulunan küçük buzdolabının yolunu tuttum.

Soğuk suyu alıp, yarısını boşalttım ve ılık su koyarak suyun soğuk olmamasını sağladım. Seungmin'in yanına gittiğimde, gözlerinden teker teker yaş geliyordu.

" Sevgilim? Neden ağlıyorsun?"

Burnunu çekip, üzgün gözlerle bana baktı. O an gerçekten kalbimin acıdığını hissettim. Onu bu halde görmek bile beni yıkmaya yetiyordu.

" Özür dilerim.."

Anlamamış bir şekilde tek kaşımı havaya kaldırdığımda açıkladı.

" Sen bana çıkma teklifi ederken bayıldığım için özür dilerim.."

Dediğiyle, buruk bir gülümseme oluştururken bir elimi yaşların düştüğü yer olan yanağına koyup okşamaya başladım.

" Özür dilenecek bir durum yok minik yıldızım. Ben gene sana çıkma teklifi ederim, yeter ki sen iyi ol. O bana en büyük cevap zaten."

Dediğime göz yaşlarının arasından burukça gülümsediğinde, onu öpmek istedim. Ellerimden kayıp gitmemesi için, sonsuza kadar öpmek istedim. Kalbime tutsak etmek istedim onu. Oradan hiç çıkamasın, sonsuza kadar orada durarak benim olarak kalsın istedim..