In Love•° HyunHo

°•26•°[M]

Bekliyor muyduk böyle bir şeyy

Geçen hafta bölüm atamadım çünkü bu heat oneshotından beri bitirdiğim ilk smut falan artık smut yazamıyorum maalesef bu da olmadı zaten ama olmuş gibi yapın siz (crazy yi saymıyorum tam smut sayılmaz)

İyi okumalar

Hyunjin:

Evde yaklaşık yirmi kişinin oluşturduğu kalabalıkla kendi halinde tatlı bir parti sürüp giderken bugün yaşanan birçok tuhaflığın sebebi de çözülmüştü. Minho, annemle kutlama işini benden gizli konuştuğunda annem beni hiç şaşırtmayacak bir şekilde ilk önce tüm ayarlamalara yardım etmiş ardından Minho'nun tüm itirazlarına rağmen gençleri yalnız bırakmak için bir bahane bulup babamı da alıp gitmişti.

Arkadaşlarım sürpriz bozulmasın diye aramalarıma ve mesajlarıma cevap vermemiş Minho ise tüm gece son ayarlamalarla ilgilendiği için uykusuz kalmıştı. Evdeki sade hoş süslemeler, ayarlanmış içecekler ve yiyecekler onun organizasyonda ne kadar iyi bir iş çıkardığını haykırıyordu resmen. İlk başta hep beraber eğlenilmiş ve biraz da alkol alınmıştı. Şimdi ise içkiyi abartanlar köşelerde sızıp kalmışken diğerleri kendi halinde takılıyor Minho ise başını benim göğsüme yaslamış etrafı izliyordu. İkimiz fazla alkol almamıştık sarhoş değildik diğerlerinin aksine.

"Hyunjin?" Başı hâlâ göğsüme yaslı dururken bakışlarını kaldırıp bana bakıyordu parlak gözleriyle.

"Hm?"

"Son hediyeni verebilir miyim?"

"Kolyenin son olduğunu söylemiştik ama güzelim..."

"Bu öyle bir hediye değil ama... Daha farklı. Gel hadi benimle." Birden ayaklanıp beni de elimden tutup kaldırmasıyla peşinden gitmeye başladım. Tanrı aşkına zaten fazlasıyla hediye vermişti. Daha fazlasına gerek var mıydı gerçekten?

Tekrar odama geldiğimizde kapıyı arkamızdan kapatıp kilitlemesiyle istemsizce kaşlarım çatıldı.

"Bu niyeydi şimd-" Birden dudaklarıma kapanmasıyla yarıda kesilen cümlemi umursamadan karşılık vermeye başladım. Neden bilmiyordum ama hareketleri farklı hissettiriyordu. Bu öpüşmemiz daha öncekilerden tamamen farklıydı. Daha cesur ve istekli hareket ediyordu. Onu birkaç adım gerileterek duvara yasladım. Eğilmekten yorulduğumu fark ederken beline sarılı kollarımı sıkılaştırıp doğrulmuş onun ayaklarının yerden kesilmesine sebep olmuştum. Minho bacaklarını belime sararken kendini bana bastırmasıyla sessizce inledim.

Sanırım son hediyenin ne olduğunu anlamıştım... Bu içimde garip bir his oluştururken heyecandan karnım kasıldı istemsizce. Gerçekten bu gece birlikte mi olacaktık? Çoğu yaşıtımın aksine henüz cinsel bir birliktelik yaşamamıştım. Henüz onuncu sınıftayken kalbime taht kuran Minho varken başka birini aklımdan bile geçirmemiştim çünkü. Zor olmuştu ama imkansız değildi. Şimdi o kollarımdayken bunun ne kadar iyi bir karar olduğuna tekrar emin oldum. İlkimi sevdiğim adamla yaşayacak olmak bu anı çok daha özel kılacaktı...

Minho'yu duvarla aramda ezmeye devam ederken onun elleri üstümdeki kot ceketin yakalarına gitmiş onları geriye ittiğinde çıkartmaya çalıştığını anlamıştım. Zaten bana sıkıca kollarını ve bacaklarını sarmış olan Minho'nun belindeki kollarımı çözüp ceketin kollarımdan düşmesini sağladım. Ellerim bu sefer beline tişörtünün altından temas ederken Minho irkilerek dudaklarımızı ayırdı. Ben vazgeçtiğini düşünecekken o beklemeden üzerindeki tişörtü çıkartıp yere bıraktı. Üst vücudu gözlerimin önündeyken yutkunmadan edemedim. O hızla nefes aldığı için inip kalkan dolgun göğüsleri, hafifçe belli olan karın kasları, ellerimle iki yanını sardığım ince beli...