xii/i promise you

418 27 46
                                    












Eteğimi sandalyeden Charles'ın kahkahaları eşliğinde kazıdıktan ve kahvaltımızı yaptıktan sonra yola koyulduk

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.







Eteğimi sandalyeden Charles'ın kahkahaları eşliğinde kazıdıktan ve kahvaltımızı yaptıktan sonra yola koyulduk.

"Her şey için teşekkürler Charles..."

"Hayır, Aurora esas ben teşekkür ederim o kadar uzun zamandır birine kendimi bu kadar yakın hissetmemiştim. Bilirsin... kimsenin yanında seninle olduğum kadar rahat değilim." Vites kolunun üstündeki elini tuttum ve ona en tatlı gülümsememi gönderdim.

"Sana söz veriyorum bir daha asla yalnız hissetmek zorunda kalmayacaksın. Bir daha asla çekip gitmeyeceğim." Kısa bir süreliğine kafasını bana çevirip gamzelerini gösterdi sonra tekrar yola çevirdi kafasını. Ben de müziğin sesini açtım.
(Our Song - Anne Marie, Niall Horan)





🌻☀️🍉__________🌻☀️🍉
yaza geçtik hadi hayırlısı

Aradan 5 ay geçti, onunla birlikte geçirdiğim 5 ay...
Ufak tefek kavgalarımız oldu, inişler çıkışlar falan ama onunla birlikte olmanın en iyi tarafı neydi biliyor musunuz?
Sorgusuz sualsiz yaşadığımız her şeyde beraber olmamız hiçbir zaman eskisi gibi yalnız hissetmememiz birbirimizin açtığı yaraları bile yine birbirimizin kapatması.


Ufak tefek kavgalarımız oldu, inişler çıkışlar falan ama onunla birlikte olmanın en iyi tarafı neydi biliyor musunuz? Sorgusuz sualsiz yaşadığımız her şeyde beraber olmamız hiçbir zaman eskisi gibi yalnız hissetmememiz birbirimizin açtığı yaraları...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Aurora'nın yarışı izlemeye giderken yaptığı kombin ellerinizden öper)

Bugün 1 temmuz dünkü sıralama turunda Charles 2. Carlos da 3. sırayı aldı. Takımda bayram havası vardı resmen. Yarış sezonunda Charles ile birlikte her hafta farklı bir yere seyahat etmek zor oluyordu ama bir yandan da bunu seviyordum hem zaten orda Charles'ın sevgilisi olarak değil Ferrari'nin çalışanı olarak duruyordum. Sabah erkenden otelden ayrılıp yarışın olacağı yere doğru yola koyulduk.

"Heyecanlı mısın?"

"Ehh tabii ki!" 

Fısıldayarak cevap verdim
"Senin yerine bu seferlik ben yarışabilirim, kimse
anlamaz."

"Güzel fikirmiş bunu değerlendiricem. Kitap çantanda mı?"

"Evet. Okuyacak mısın?"

"Okuyacağım tabii ki."

"Bebeğim daha kaç kez söylemem gerekiyor yarış haftalarında okumak zorunda değilsin hafta içi boşken okursun."

"Olmaz öyle şey ver hadi kitabı."
Göz devirerek kitabı uzattım anında konsantre olup kitabı okumaya başladı. Dünyanın 8. harikası yanımda oturuyordu resmen dayanamayıp yanağına kocaman bir öpücük kondurdum. Arkadan bir ses geldi

"Ya arkadaşlar olan var olmayan var yarış öncesi insanların moralini bozmayın lütfen." Gelen ses Lindsey'e aitti. Lindsey bu sezonun başından beri McLaren pilotu Lando Norris'e aşıktı ve sadece padokta birkaç kez konuşmuşlardı ama aralarındaki uyum beni bile büyülemişti.

"Lindsey senin de aşkın gerçek olursa adımız 'formula pilotu avcıları'na çıkar." Charles kitaptan kafasını kaldırıp şaşırarak yüzüme baktı.

"O ne demekti şimdi Lindsey birine mi aşık?

"Evet ama sana söyleyemem sorry not sorry bebeğim."
Oflayıp geri kitaba gömüldü yaklaşık yarım saat sonra ordaydık.


___________

Bugünkü sprint turları Charles için biraz kötü geçmişti fakat Carlos 3. sıradaydı. Carlos'u tebrik ettikten sonra Charles'ın arabadan inmesini bekledim kaskını çıkarmadan içeri girip kameralardan uzaklaştı ona seslendim ama beni duymadı. Ben de peşinden koştum içerde bizden başka kimse yoktu. Kaskını çıkarıp sertçe masanın üstüne koydu. Ardından beni fark etti. Beni gördüğünde yüzündeki ifade rahatlama mı yoksa bezginlik mi anlamadım ama hemen koşup sarıldım.

"Nasılsın?"

"Bilmiyorum..."

"Eğer bunda da kendini suçluyorsan ağzının üstüne bir tane çakarım yemin ederim." Böyle bir tepki vermemi beklemiyordu ayağına bakan yüzünü kaldırıp zorlama gibi olan ufak bir kahkaha attı.

"Bak, kendimi suçlamıyorum ama özeleştiri yapmak zorundayım."

"Haklısın. Hadi yapalım bana bugünkü performansın hakkındaki yorumlarını söyle ben de sen hariç herkesi eleştireyim anlaştık mı?" Bu sefer içten bir gülümseme vardı yüzünde.

"Bugün ne oldu biliyor musun? Pist ıslaktı ama yağmur yağmıyordu ve bence en kötüsü bu çünkü böyle zamanlarda arabayı hissedemiyorum tamam mı..." O kadar kendini kaptırmıştı ki benim onun dediklerine değil de ne kadar mükemmel olduğuna odaklandığımın farkına bile varmamıştı. Ben o an gelecek 30 yıl içerisinde nasıl bi hayatımız olacağını planlarken o anlatacağı şeyleri bitirmişti. Ben de anlamış gibi yapıp kafamı salladım ve ciddi durmaya çalıştım.

"Evet. Charles bence senin tek hatan Norris tam ensendeyken pistten dışarı taşmandı. Onun dışında bana göre çoğu şey senin kontrolün dışında gerçekleşti."

"Evet, öyle de denebilir ama dediğim gibi kendimi geliştirmem lazım." Artık ortamın ciddiyetini bozmak istiyordum.

"Yalnız Scuderia Ferrari eğitim koleji değil bebeğim."

Göz devirip "Yine yaptın şakanı, seni şakacı." dedi alaycı bir tavırla sonra yarış tulumunu çıkarıp gitmeye hazırlanmak için içeri geçti.

Bu arada 9 temmuzda İngiltere'de yapılacak olan yarıştan sonra yaklaşık 2 haftalık bir ara vardı o arada da Sabrina ile ödül almaya gidecektik. Bu 5 aylık süreçte kendi çapımda birkaç müzik yapıp yayınlamıştım ve piyasaya yeni çıkan biri için oldukça iyi ilgi görmüşlerdi fakat bunu ilerletmek istiyor muyum tam emin değildim. Şöhret bambaşka bir şey ve ben bunu kaldırabilir miyim bilmiyorum hoş Charles Leclerc'in sevgilisi olarak yeterince şöhret olmuştum... Üstelik iki işi aynı anda yürütmek benim için bile zor olabilirdi.

Daha fazla bunu düşünmemeye karar verip dışarıya doğru kafamı uzattım tekrar yağmur başlamıştı ben de sanki hava durumunu bilmiyormuşum gibi böyle üstüme hiçbir şey almadan gelmiştim neyse ki Ferrari'de ceketler boldu gidip askıdaki rastgele bir ceketi aldım. Hepsinin bir sahibi vardı ama çoğu zaman kimse ceketimi burdan kim almış diye peşine düşmezdi ben de hep böyle rastgele birininkini alırdım ertesi gün geri asardım.

Ceketi giydiğim anda ensemde hissettiğim nefesle irkildim.

"Demek bunca zamandır herkesin ceketini çalan hırsız sendin."  Sesin sahibini anında tanımıştım. Vücudum adrenalin salgılamaya başladı kalbim göğsümden çıkacak gibiydi. O an aklımdan sadece kaçmak geçti. Şans o ki çok aksi bir yerdeydim sağımda masa solumda askılık arkamda duvar vardı. Charles bana geçmişte olanları anlattığından beri onunla iş haricinde konuşmamıştım ve konuştuğumda da hiç şu anki gibi yalnız olmamıştık. Yüzümü ona döndüm ellerimi masaya yaslayıp konuştum.

"Joe?"




849 kelime✍🏻
Dramasız yapamıyorum ya 🤭
Bu bölümün kamu spotu: CEKET ÇALMAYIN!!!










🧥🧥🧥

the lakes//leclercHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin