AVCIOĞLU KOLEJİ

3

Ceren'den

teneffus zili sonunda calmisti son derse girmistik bir an once eve gitmek istiyordum ilk okul gunum hic hayal ettigim gibi gitmemisti. hic arkadas edinememistim neyse ki ece vardi tamamen yalniz da kalmamistim.

zil calsa da boran hala uyuyordu ilk basta uyandirmayi dusundum fakat aklima bana ne kadar kaba davrandigi geldi. zaten arkadaslari uyandirirdi. ayi boranin yanindan kalkip ecenin yanina gittim. kucuklugumuzden beri arkadastik resmen beraber buyuduk birbirimiz hakkinda her seyi bilirdik.

eceyle birazcik konustukdan sonra okul bitince beraber bi kafeye gitme karari aldik. zaten biz konusurken zil calmisti ve ogretmen gelmisti. hemen yerime oturdum ders baslayinca ogretmene odaklandim ve anlattiklarini dinledim cok calismasam da notlarim iyiydi sinavlardan hep 85 uzeri notlar alirdim. ben dersi dinlerken ders bitivermisti acikcasi dersin bitmesine biraz uzuldum cunku ders matematikti ve en sevdigim ders matematik. matematik dersinin bitmesiyle okul da bitmisti.

ece yanima gelip koluma girdi.

-hadi hemen gidelim de gec kalmayalim. cok guzel bi kafeye gidicez daha once gitmedigine eminim. beni takip et.

yuruyerek kafeye geldik okulla arasinda cok mesafe yoktu zaten. ve kafenin adi pic bocekti gorunce cok sasirdim cunku benim en sevdigim sarkinin adiydi demek ki kafenin sahibi de o sarkiyi cok seviyormus. ayrica cok pahali bi kafeye benziyodu. kapisinda durup

-ama burasi simdi cok pahalidir dedim.

ece bana donup

-hesabi bosver sen ben oderimdediginde rahatlayip iceri girdim.

ece beni dolu bi masaya yonlendirdi. kaan, boran ve adini bilmedigim sarisin bi kiz vardi.

ece:
-seni kaynasman icin getirdim dedi.

isteksizce sandalyeye oturdum. sadece eceyle ikimizin olacagini saniyordum ve masada boranin da olmasi beni huzursuz etmisti.

kaan:
-ilk gunun nasil gecti prenses?

-iyiydi, sevdim okulu ogretmenler de gayet ilgili.

ismini bilmedigim kiz
-kaan yurumuyosun ucuyosun. oznurla merve yetmedi mi? diyip guldu. ne ima ettiginu anlamamistim.

kaan
-ne ucmasi dilek sacmalama istersen.

boylelikle kizin isminide ogrenmis oldum. boran, kaan a cok sert bakiyodu resmen gozlerinden lazerler fiskiriyordu. ece ortami yumusatmak icin

-ee ne yiyoruz? dedi.

eceye minnettar bakislar attim ortami yumusatmasaydi kavga cikacak gibiydi ve ben kavgalardan hic hoslanmazdim.

Dilek bana imali imali bakip
-sevgilim yaninda oturan sen miydin?

dilek'in boyle demesıne sasırmıstım, boranın sevgılısı olmasına sasırmıstım cok yakısıklı olsa da boyle gıcık bırıne kım tahammul edebılırdı ki. her neyse bir kavga cıkmaması icin sakince ve urkeklıkle cevap verdım,

-uzgunum, sevgili oldugunuzu bilmiyordum. 

Dilek kucumseyıcı bır bakıs atıp

-tamam tatlım artık bılıyorsun baska bırının yanına oturursun. ayrıca lutfen ınsanların sevgılılerını bastan cıkarmaya calısma sırf senden etkılensın dıye boranın en sevdıgı sarkıyı dınlıyprmussun ama canım onun gozu benden baskasını gormez dedi

gercekten sok olmustum bastan cıkartmak mı? en sevdıgı sarkı mı? bunlardan haberım bıle yoktu. tam kendımı savunacakken boran sinirli sekilde araya girdi.

-dilek sacmalama istersen!!! onu kendinle karıstırma. dunya senin etrafında donmuyo belli ki ailen seni cok sımartmıs ama bu istegın kısıye istefıgın gıbı davranma hakkını vermıyor. artık sana katlanamıyorum su yaptıgına bak herkese rezıl ettın kendını. lutfen su sacma egona bı son ver.

boranın bu dedıklerıne sok olmustum o benı mı korumustu? yuzumu dileke cevırdım gozlerı dolmustu. hıcbır sey demeden masadan cantasını aldı ve kafeyı terk ettı. onun hemen arkasından oznur ve merve de masadan kalktı. kaan ve ecenın tepkılerını gormek ıcın onlara baktım. ece oldukca saskın duruyordu. kaan ıse, yuzunde garıp bı ıfade vardı ve bır yere dalıp gıtmıstı. uzun bır sessızlıkten sonra boran bana bakarak:

-kusura bakma arada boyle sacma hareketlerı olur sana ozel degıl merak etme.

ardından gozlerını kaan ve eceye cevırerek:

-siz de kusura bakmayın tadınızı kacırdık.

kaan dalıp gıttıgı yerden gozlerını cekıp ılk bana baktı ardından borana bakarak:

-tamam onemlı degıl dedı.

ece de borana donup:

-yok onemlı degıl ama bız kalkalım dıyıp benı kolumdan tutarak kaldırdı.

kafeden cıktık ece yol boyu hıc konusmamıstı en sonunda ben bı sorun oldugunu sezıp bır seyı olup olmadıgını sordum fakat sert ve soguk bır sekılde hıcbır seyı olmadıgını soyledı. sasırmıstım fakat cok kurcalamadım sakınlesınce gelıp bana anlatırdı ıllakı zaten ailesiyle ılgılıdır. eve vardıgımda bu yasanan olay hakkında cok dusunmeden uyudum.

Boran'dan

herkes gıtmıstı bır tek kaan ve ben kalmıstık. acıkcası yaptıklarıma ben bıle inanamıyordum. sonucta dılek benım sevgılımdı ceren ıse yenı tanıstıgım bır kız ama ıcımden oyle yapmak gelmıstı ve ben BORAN AVCIOGLU ne ıstersem yapardım. kaana dondum dalgın gozukuyordu.

-bro senın neyın var niye boylesin bi sey mı oldu?

bana donup bır seyı olmadıgını sert bır sesle soyledı.

kaan kızgın gozukuyordu ve sankı bıraz da kıskanmıs yoksa o cerenı mı kıskanmıstı?

-yoksa sen o kızı mı kıskandın dıyıp kahkaha attım. merak etme tabıı kı ona karsı hıcbır sey hıssetmıyorum ıstedıgın gıbı takılabılırsın onunla.

benım gulmeme karsılık rahatlayıp kahkaha atmasını beklemıstım benım tanıdıgım kaan oyle yapardı fakat aksıne sekılde daha da gergın duruyordu.

-boran, kardesım sen nıye boylesın ya bu kadar bencıl olma rıca edıyorum. ayrıca o kızı kıskandıgım falan yok ve sunu unutma dilege dedıgın her sry senın ıcın de gecerlı dunya senın etrafında donmuyor. ona karsı bır sey hıssetme zaten. o senın gıbı kotu bırını hak etmıyo daha iyilerine layık.

bu konusması benı sınırlendırmıstı tam agzımı acıp ona haddını bıldırecekken benden hızlı davranıp kafeden dısarı cıktı. bır sure dusundukten sonra bu lafları kendıme yedıremedım kaan dostum olsa da bunları bana soyleyecek sevıyede degıldı. dusundukce sınırlenıyordum. masadakı her seyı duvara fırtlatıp ayaga kallktım. insanlar sok ıcındeydı fakat umrumda degıldı sonucta babamın kafesıydı ıstedgımı yapabılırdım. ayaga kalkıp kafeden cıktım bı sıgara yaktım ve yol boyunca ıctım. eve gıttıgım an odama kapandım sabaha kadar bugun yasananları dusundum. dusundukce daha da sınırlenıyordum.