sex, drugs, etc.

421 43 26
                                    

"half love, half regret."

Sunghoon'un anlattığı hikaye hala aklımda dolanıyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Sunghoon'un anlattığı hikaye hala aklımda dolanıyordu. İster istemez kendimi Jaemin, Jiwoong'u Youngsoo'yla eşleştiriyordum ve düşünmesi bile korkunç olan bu hikayeyi yaşadığımı düşünüp kendi kendimi daha da korkutuyordum. Bir yandan da Lee'nin dediklerini düşünüyordum. Onun türü, o çocuk, ailesinin ölümü? Bunlardan beni mi sorumlu tutuyordu?

Ayrıca 'pürüzü ortadan kaldırmak' da neyin nesiydi? Sanki beni öldürecekmiş gibi konuşması trajikomik gelse de bana olan bakışlarını hatırladığımda olası bir durum gibi gelmeye başlamıştı. Cidden, neler oluyordu hayatımda böyle?

Sunghoon, dün mesajlaşırken yanıma gelmeyi unutma demişti ama açıkça söylemek gerekirse onun yanına sadece istediğim için gitmek utanmama sebep oluyordu. Sanki mutlaka bir neden bulmalıydım yanına gidebilmek için, her zaman ilk adımı atanın ben olmam gerektiğini hissediyordum nedense.

Daha önceden okuduğum ve aklıma takılan, vampirlerle ilgili bir bilgi geldi aklıma biraz düşündükten sonra. Öğle arasında oluşumuzu fırsat bilerek telefonumu cebime attım ve aşağı inerek Sunghoon'un odasının kapısını tıklattım.

"Gelebilirsiniz." Kapıyı yavaşça açarak ilk önce odaya bir bakış attım, daha sonra tamamen girerek kapıyı kapattım ve ve oturup bilgisayarından bir şeylere bakan Sunghoon'un yanına gittim. "Selam." Bana dönerek gülümsedi ve oturmam için koltuğu işaret etti. Kafamı olumsuz anlamda sallayarak tekerlekli sandalyesinin yanında dikilmeye devam ettim.

"Umarım anlattığım hikayeden çok korkmamışsındır." Bembeyaz boynuna dökülen saçlarını kendime bastırarak seni öpememek daha korkutucu, diyemedim tabii ki. Salak gibi gülümseyerek, "Yok, yok." Dedikten sonra boğazımı temizleyerek konuşmaya devam ettim.

"Aslında bir soru sormak için gelmiştim, vampirlerle ilgili." Kaşlarını kaldırarak gülümsedi. "Bir yerde okuduğuma göre vampirler kan içtikleri için öldüklerinde normal bir insana göre vücutları daha fazla şişiyormuş ve kıpkırmızı oluyorlarmış. Ben araştıracaktım ama bu konuda bilgili birisinin anlatması benim için daha iyi olur diye düşündüm."

Gülümsedi ve kafasını salladı, ortaya çıkan gamzesi o kadar tatlıydı ki bir anlığına onun hakkında masum bir şey düşüneceğimi sandım ama kucağına yerleşip gamzesinden öpmek daha cazip geldi.

"Kan ile beslenen insanlarda, gaz yapan bakteriler çok bulunur. Her insan öldükten sonra bu bakteriler insanların damarlarının içinde çoğalarak ölünün şişmesine yol açarlar. Bu bakterilerin çok olmasından dolayı, vampir cesetleri normal bir cesede göre çok fazla şişer. Bu şişlik damarlarda olduğu için de vampirlerin damarları patlar ve ölüleri kıpkırmızı olur."

CursedHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin