merhabaaaa
coooookk uzun bir zaman oldu, bi ara gidip geldim ve simdi bu bolumu hala yazmadigimi hatirladim ve yazayim dedim
bu aradaaa dönüş hediyesi olarak yeni bir fic yazmaya basladim ona da bir goz atin benceeee
hatirlamiyorsunuzdur muhtemelen o yuzden birinci kisimin sonuna bir bakin derim
evet bu bolumde sadece smut var istediginiz icin attim tabikisi yoksa atacagimi bile unutmustum yani
keyifli okumalar diyoruuummm❤️
-
bedenimden aşağı akan sudan çok beni mest eden bir şey varsa, o da tek eliyle ensemi kavramış, dudaklarıyla boynuma çizimler yapan kocamdan başkası değildi, tek eli ensemden kendine çekiyorken, diğer eli de belimdeydi. "jeongguk," diye mırıldandım, başımı kenara çekip ona yer açarak. boynuma bir öpücük daha bıraktı, "hm?" dedi, tıpkı benim gibi mırıldanarak.
belimdeki eli aşağıya kayıp şortumun üzerinden kalçamı avucu içerisine aldığında, istemsizce dişlerimi sıktım. tek elimi boynuna sarıp, diğeriyle karın kaslarını okşamaya başlamışken, dudaklarını boynumdan uzaklaştırdı ve kıkırdadı. "taehyung," dedi, biraz daha geri çekilip gözlerime bakarak.
elimi karın kaslarından çektim, "ne var ya?" dedim, mızmızlanır gibi. "utandırma beni put gibi dururum yoksa ha."
dudaklarını benimkilere bastırıp sertçe öptü, geri çekildi, ama tekrar aynı şekilde öptü. ensemdeki eli kayarak yanağıma kadar geldi ve en sonunda baş parmağını alt dudağımın üzerine koyarak ayırdı benden pembe dudaklarını.
"yavrum, biz seninle yan yana olan tuvaletlere girmiş insanlarız, şimdi utanmanın zamanı mı?" gözlerimi kocaman açıp parmaklarımla dudaklarına vurdum.
"jeongguk ya!" bir kez daha kıkırdadı, kalçasını benimkine yaslayıp sert erkekliğini hissetmemi sağlarken vereceğim tepkiyi görmek için gözlerini bir saniye bile benimkilerden ayırmadı, ben de dişlerimi birbirine bastırıp tek elimi beline koydum ve kalçasını daha çok kendime çektim, "burası hiç rahat değil," diye mırıldandım, nazlanarak. aynı zamanda kalçasını benimkine bastırır vaziyette olduğu için alt dudağımı dişliyor, ama aynı zamanda dişlememek için uğraşıyordum.
"odaya gidelim bebeğim?" dedi, elini çeşmeye koyarak, kapatmak için tetikte bekliyordu, hiç kaybedecek vaktimiz yokmuş gibi. oysa, bütün zaman bizimdi. geceler, ve gündüzler.
"jeongguk," diye mırıldandım, gözlerimi kapatıp kollarımı boynuna sardım ve dudaklarına bir öpücük bıraktım, "biraz daha sert olur musun?" diye sordum, masum bir şekilde. bu da benim silahımdı, jeongguk bunu seviyordu. ben de kullanıyordum. jeongguk, bakışlarını benimkilerden ayırmadan dudaklarını araladı, gözlerinden geçen bütün tutkuyu görebiliyordum, gözleri kaymak için direniyordu, aynı şekilde o da, kaymasın diye. iki elini de belime sıkıca sarıp bedenlerimizi tamamen bir bütün haline getirirken, dudaklarını tamamen benimkilere bastırdı. isteğimi yerine getirdi, kalçasını benimkiyle tekrar temas haline getirirken, belini kıvrakça hareket ettirerek erkekliğini benimkine sürttü. dudakları benimkilerin üzerinde olduğu hâlde, inlemekten çekinmedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kimyager | jeongguk & taehyung
Fanfictiontaehyung, kimya sınavından yüksek alması karşılığında hocasına bir teklifte bulunur. taekook #8 taegguk #1 taehyung #3 jeonjungkook #1 jungkook #3 hayrankurgu #5 [taekook, düzyazı] +18, rahatsız edici unsurlar!