𝔎𝔞𝔳𝔢𝔥𝔱𝔥𝔞𝔪

~29~

ABİ HAVA ÇOK SICAK ESEN BİŞİ DE YOK YAZMAK ÇOK BUNALTIO öhm o yüzden geç atıyorum.

Barbie filminin asıl anlatmak istediği şeyi keşke anlamasaydım çünkü filmden çıktıktan sonra 2 saat boyunca kesintisiz ağladım(cidden bu arada-)

"Kaveh?-"

Kaveh iç çekmişti, kendi ceketini bebeğe sarmıştı. Bebek sessizce onun kollarında duruyordu. "Ara sokakta yalnız bir şekilde bir kutunun içinde gördüm.. Etrafa bakındım ama kimse yoktu." Kaveh onunla birlikte içeri girmişti. 

Gözleri doluydu çünkü küçük bir canın kıymeti neden bu kadar önemsiz diye düşünmeye başlamıştı. Alhaitham onlara yaklaşmıştı. "Daha çok küçük 3-4 aylık falandır herhalde.." Kaveh, Alhaithama bakmıştı. "Hastaneye götürsek mi?.. Belki rahatsızdır ne kadar süredir orada olduğunu bilmiyoruz.."

"Olabilir.. Ben taksi çağıracağım.." Alhaitham telefonunu eline almıştı taksi çağırmak için. Kaveh ise salon daha sıcak olduğundan oraya götürmüştü ısınsın diye. Tatlı bir bebekti de.. Açta olabilir ama onu besleyecek pek bir şeyleri yoktu süt ısıtsa içtirmek zor olurdu..

Bebeğin biraz daha dayanması lazımdı, Kavehin kollarında hayata erkenden veda ederse zaten Kavehe büyük bir travma yaratırdı. Kusanaliye dua ediyordu bebeğin biraz daha yaşaması için. Alhaitham evin oraya bir taksi çağırmıştı.

Salona geldiğinde onlara bakmaya başlamıştı, Kavehin bu konularda çok ciddi ve hassas olduğunu biliyordu bu yüzden onun içinde de bir endişe vardı. "Hızlı gelecektir.. Değil mi?" Alhaitham başıyla onaylamıştı. "Evet merak etme.."

"Sadece biraz daha dayanmasını istiyorum o kadar.. Sabahleyin orada değildi.." Alhaitham onun yanına oturup ona yaklaşmıştı. "Demek ki biz bu taraflarda yokken birisi gelip bıraktı.." Kaveh tekrardan iç çekmişti. "Polise de mi haber versek ailesini bulmak için..?"

"Hastaneye gittiğimizde veririz.. Sağ salim götürelim ilk bi." Kaveh, yavaşça bebeğin başını seviyordu. Alhaitham onu izliyordu. "Bu konularda hassas olduğunu biliyorum Kaveh.. O yüzden ona bağlanmamanı öneriyorum. Bir şey olursa çok kötü olursun.."

Kavehin istemsizce gözlerinden yaşlar akmaya başlamıştı. "Sadece dayanamıyorum.. İnsanlar nasıl bu kadar şerefsiz olabiliyor?.." Alhaitham onun göz yaşlarını almıştı baş parmağıyla. "Biliyorum.. Bu da hayatın berbat gerçekleri ama belki kaybetmişlerdir??"

Kaveh olumsuz şekilde kafasını iki yana sallamıştı. "Hayır.. O zaman kutunun içinde olmazdı, bir şey olurdu örtüsü falan.." 

"Belki durumları kötüdür?.."

"Yine de öyle bir yerde bırakılmaz! Gidersin bir evin kapısına bırakırsın!" Kavehin sesi fazla yüksek çıktığı için bebek rahatsız olmuştu. Tekrardan ağlamaya başlamıştı, Kaveh panikleyip onunla ayağı kalkmıştı. "Özür dilerim! Özür dilerim! Lütfen ağlama bak artık güvendesin.." Kaveh onun dikkatini dağıtacak bir şey aramaya başlamıştı. 

Onu Alhaithama verip hızlıca çantasının oraya gitmişti. Alhaitham bebeğe bakmaya başlamıştı, garip hissediyordu çocuklarla ilişkisi iyi değildi hele ki bebek ağlamaları onun fazlaca başını ağrıtıyordu. Başını kendi omzuna yaslamıştı. "Tamam.. Uslu bebek olma zamanı.." Bebek ağlamaya devam ediyordu ama biraz daha sessizleşmişti.

Kaveh ise çantasından defterini çıkartıp bir sayfa koparmıştı, kopardığı sayfa ile tatlı bir origami yapmıştı. Bu şimdilik dikkatini dağıtır diyerek geri yanlarına gelmişti. "Bak bak burada ne var." Bebek origamiyi görünce sessizleşmişti.