3

270 42 29
                                    

Eunseok:
Wonbin? Nereye gittin?
(21:23)

Hala burada mısın?
(21:37)

Bize kızgın mısın?
(21:51)

Lütfen cevap ver.
Özür dilerim, açsana?
(21:56)

Wonbin:
Eunseok?
Kızgın değilim. Üzgünüm, eve gittim.
Sanırım bir çeşit zehirlenme yaşıyorum.
(Görüldü, 22:25)

-

Salı gecesi Eunseok ile birkaç defa daha mesajlaşsak da çarşamba günü ilk derse girene kadar çocuklarla aramın iyi olup olmadığından emin değildim. Okul bahçesine adımı atar atmaz bütün herkes etrafıma üşüştü. Gören de Harry Styles olduğumu sanırdı.

Önce Eunseok konuştu. "Wonbin-ah! Geleceğini düşünmüyordum. Şu zehirlenmen yüzünden."

Kinayeli ses tonuna bakılacak olursa benim gıda zehirlenmemin gerçekliğinden şüphe duyuyor gibiydi. "Öyle önemli bir şey değildi. İki saat falan sürdü zaten."

Eunseok ve Sohee, bu tamamen anlaşılır bir şeymiş gibi başlarını salladı. Shotaro, beni bir kedinin sineği izlediği gibi izliyordu.

"Tamam..." dedi Eunseok, bahçedeki bir banka otururken. "Öncelikle, şu Anton meselesi... sır olarak saklayacağımız konusunda bize güvenebilirsin. Kimseye söylemeyeceğimizi biliyor."

Anton hakkında yanlış düşündükleri konusunda ısrarcı olup olmamayı düşündüm. Tek sorun, başlangıçta onlara ne kadarını anlattığımı hatırlamamdı. Dürüst olmak gerekirse geri almak için muhtemelen çok geçti. O yüzden başımı salladım ve bizi duyan başka kimse olmadığından emin olmak için etrafa bakındım. Neyse ki kimse yoktu yakınımızda...

"Ayrıca, instagram'dan neden kaybolduğunu öğrendik." dedi Sohee.

"Onunla mı konuştunuz?" diye sordum hızla, yarı korkmuş yarı heyecanlı bir şekilde.

Çocuklar alınmış bir şekilde baktı. "Lütfen, hiç yol yordam bilmiyorsun." dedi Shotaro.

"Kendi yöntemlerimiz var." diye ekledi Eunseok.

"Shotaro, onun arkadaşı Sungchan ile yakın." dedi Sohee. "Sungchan dedi ki, ailesinin eve gitmesinden önce gece dörtte eve döndüğü için telefonuna el konulmuş. Ondan cevap alamamanla aynı zamana denk geldiğini düşündük, değil mi?"

"Evet." O gece bir sürü şey hatırlatıyordu. Ayrıca neden o gece gün doğana kadar eve dönmediğini de çok iyi biliyordum.

"Anlaşılan, göl evinden bir grup kızla çıplak yüzüyorlarmış." diye ekledi Shotaro, pis bir sırıtmayla. "Sen ve Anton o kızlarla çok zaman geçirdiniz mi?"

Dediğim gibi, o gece ne yaptığını çok iyi biliyordum ve yanındakinin bir kız olmadığı kesindi. Eunseok beni üzmeye çalışıyorsa başarıyordu. Herkese söylediği şey bu muydu yani? Sanırım bunun beni bu kadar şaşırtmaması gerekiyordu. Aslında ne olduğunu söyleyecek değildi. Fakat, kahretsin. Yine de canımı yakıyordu. Kaşlarımı çatarak ellerimi sıktım.

"Ah, üzgünüm... Bilmiyor muydun?" diye sordu Shotaro sahte bir endişeyle.

Suratıma bir gülümseme yerleştirip ona baktım. "Sorun değil. Senin gecen nasıldı? Partiden ayrılmadan önce seni bir kızla gördüm."

get a guitar | wontonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin