Ōtsutsuki Gücünde Uzumaki (Gaara x Jun)

~9~

Medya çok tatlı değil mi? Aww neyse bölüme geçelim. (^⁠‿⁠^⁠)
___________________________________

Tsunade-sama Hokage olmayı kabul etmiş bir şekilde köye gelmişti. Buna çok sevinmiştim. Ustamı uzun zaman sonra tekrar görecektim.

Hokage ofisinin önüne geldiğimde içimde büyük bir heyecan vardı. Ama buna rağmen çok sakin görünüyordum.

Kapıyı çalıp içeriden 'gir' sesini duymayı bekledim. Sonunda beklediğim ses gelmişti. İçeri girdiğimde Tsunade-sama koltuğuna oturmuştu. Shizune yanında ayakta duruyordu. Naruto ve Jiraiya-sama da içeride Tsunade-sama'nın karşısında duruyordu.

Tsunade-sama bana bakarak "Jun, seni tekrar görmek ne güzel. Nasılsın?"
Demişti heyecanlı bir sesle ve koltuğunda da dikleşmişti.

Ona gülümseyerek yanlarına yürümüştüm. "Sizi de görmek çok güzel Tsunade-sama."

Naruto bize şaşkınca bakıyordu. "Ne? Jun-chan Tsunade no baa-chan ile tanış mısın?" Diye sorduğunda gülmüştüm. "Baa-chan? Neyse yakışmış. Ve şey Tsunade-sama benim ustam."

Naruto hâlâ aynı şaşkınlığı ile bana bakıyordu. "Ne? Yoksa sana şu özel eğitimi veren Tsunade no baa-chan mı?" Diye sorduğunda yavaşça başımı sallamıştım. "Evet, o. Neyse Tsunade-sama hokage olduğunuz için sizi tebrik ederim." Demiş ve gülümsemiştim.

Tsunade-sama da bana karşı gülümsemişti. "Teşekkür ederim, Jun."

Orada Tsunade-sama'ya birkaç soru sormuş ve Shizune ile konuştuktak sonra oradan ayrılmıştım. Ben çıkmadan hemen önce Naruto ve Jiraiya-sama çıkmıştı. Eğer şanslıysam Naruto'yu bulup teşekkür edebilirdim.

Merdivenlere geldiğimde Naruto Jiraiya-sama ile aşağı inerken birşeyler konuşuyordu.

Sakin bir şekilde gülümseyerek "Naruto." Demiştim.

Naruto bana dönüp bakmış ve gülümsemişti. "Eh, şey, efendim Jun-chan."

Gülümsemeye devam etmiştim. "Şey Suna'nın köye saldırısı sırasında ben yere düştüğümde Mei ve Fuji'ye haber verip beni hastaneye götürmüşsün. Bunun için teşekkür ederim."

Naruto bana sıcak bir gülümseme sunup "Önemli değil. Arkadaşlarıma yardım etmeyi severim." Dediğinde bir elini yumruk yapıp baş parmağını kaldırmıştı ve gülümsüyordu.

Bende ona gülümsemeye devam etmiştim. Bana 'arkadaşım' diye hitap etmesi kalbimi kırsa bile ona bunu belli edemezdim. Yine de bana arkadaşım yerine kardeşim demesink tercih ederdim.

Göz ucuyla Jiraiya-sama'ya baktığımda düşünceli bir şekilde bana bakıyordu.

"Naruto sen önden git benim bir işim var."

Jiraiya-sama'nın dedikleri üzerine Naruto somurtmuştu. "Ne?! eğitimi asmak için yapıyorsun değil mi?!" Dediği sırada Jiraiya-sama göz devirmişti.

"Hayır tabiki de. İşim var sadece."

Jiraiya-sama'nın sözleri üzerine Naruto söylene söylene gitmişti. Onun arkasından bakarken Jiraiya-sama konuşmaya başlamıştı.

"Ee Jun nasılsın? Seninle son karşılaşmamda yanlış hatırlamıyorsam anbudan yeni ayrılmıştın."

Sözleri ile ona bakmıştım. "İyiyim Jiraiya-sama teşekkür ederim. Ve evet en son o zaman konuşmuştuk."

Jiraiya-sama "Neyse şimdi hal hatır sormanın sırası değil. Naruto'ya henüz gerçekleri söylemedin değil mi?" Diye sormuştu.

Başımı iki yana sallamıştım. "Sandaime yeni öldü. O yaşarken beni sürekli kontrol ediyordu. Onun ölümünden sonrada hastanede olduğum için Naruto'yu görmemiştim bile. Ayrıca sandaime öldü diye Naruto'ya herşeyi anlatabileceğimi sanmıyorum. İhtiyarlar buna izin vermez. Tsunade-sama bile izin verecek olsa yine de o ihtiyar bozuntuları izin vermez."