Ōtsutsuki Gücünde Uzumaki (Gaara x Jun)

~5~

Beş gün neredeyse dolmuştu ve bizden sonra gelen başka takımlarda olmuştu. Naruto'yu hala aralarında görmemiştim.

"Umarım Narutonun başına birşey gelmemiştir." Diye fısıldadığım sırada aklıma çok sayıda kişi olduğumuz geldi. Muhtemelen ön eleme yapacaktık. Kiminle eşleşeceğimi çok merak etmiştim.

...

Narutonun takımıda gelmiş ve tam 9 takım ikinci aşamayı geçmiştik. 27 genin seviye shinobi olmasından ötürü ön eleme yapılacağı kesinleşmişti.

Hokage birşeyler anlatıyordu ve ben onu dinlemek yerine hangi takımların geçmiş olduğuna bakıyordum. Takım 7, takım 8, bizim takım, takım 10, Gaara'nın takımı, sesin takımı, Kabuto denen ve Naruto'ya yardım eden herifin takımı ve birde İwagakure'nin -biri yaralı- bir takım gelmişti.

Hokage çekilmek isteyenlerin çıkmasını söylediğinde bizim zorlamamız ile Akane çekilmişti. Yaraları doğru düzgün iyileşmemişti ve kendini zorlamamalıydı. Onun dışında Kabuto ve İwagakure'nin yaralı shinobisi çekilmişti.

Hayate-sensei "Ön elemeler için şimdi herkes yukarı çıksın ve ekranda ismi çıkanlar dövüşmek için aşağıya insinler." Demesiyle herkes balkonlara çıkmaya başlamıştı. Biz de Gaara'gilin bulunduğu balkona çıkmıştık.

İlk ismi çıkanlar Sasuke ve Kabuto'nun takımındaki maskeli heriflerden biri olmuştu. O takımı nedense hiç gözüm tutmamıştı.

Sasuke'nin dövüşü hızlı bir biçimde bitirmesinden sonra ikiside götürülmüştü. Kakashi-sensei de Sasuke ile gitmişti.

Ekranda isimler tekrar dönmeye başlamıştı. Sıradaki mücadelenin kimler ile olacağına bakınca şaşırmıştım.

Hayate-sensei öksürükten sonra "Sırada Jun ve Wakashi aşağı gelin lütfen." Demişti.

(İwagakure'nin bir shinobisi)

Sensei'in dedikleri üzerine Wakashi adındaki çocuk aşağı atlamıştı bile, bense yavaş yavaş merdivenleri kullanarak aşağı inmiştim.

Tam karşımda yukarıdan bizi izleyen Naruto'yu görünce kısa bir an gülümsemiştim ama hemen sonra ciddi bir ifade takınmıştım.

Aşağı indiğimde Wakashi burnundan gülüp "Bir kızı yenmek ne kadar zor olabilirki?" Demişti. Ona laf yetiştirmek ile uğraşmamıştım bile.

Hayate-sensei "Hazırsanız başlayın." Demesi ile 1-2 adım geriye gidip ne yapacağını izlemek istemiştim. O da benim gibi aramıza mesafe koymuştu.

Ellerim cebimde umursamaz bir şekilde onu izliyordum. Bu onu kızdırmış olsa gerek bana bağırmaya başladı.

"SEN KENDİNİ NE SANIYORSUN BE!" Dedikten sonra bir jutsu yaptı ve yerden tıpkı mağaralarda olduğu gibi dikitler çıkmaya başlamış ve doğrudan üstüme gelmişlerdi.

Geriye doğru pekte büyük olmaya bir adım aldım ve altımdan çıkmasını beklediğim dikitin bana zarar vermesinin önüne geçtim. O sırada Wakashi'ye baktığımda yerinde değildi.

Arkamda bir ses duyunca elindeki kunai ile kafama doğru saldırdığını görmüştüm. O kolunu salladığı ve kunai'yi yüzüme savurduğunda ortadan kaybolmuştum. O az önce bulunduğum yere şaşkın şaşkın bakarken arkasında belirdim ve konuşmaya başladım.

"Kızları hafife almamanı öneririm."

O arkasını dönmeye başladığında ona sert bir yumruk geçirmiş ve geriye doğru savrulup jutsu yapar gibi duran el heykelinin arkasındaki duvara toslayıp yere düşmüştü.