U-2

50 11 2
                                    

      Selaaaam. Lütfen yıldıza basmayı unutmayııın.

          İyi okumalar💜

  Gözlerini ilk açan Koray oldu. Başı çok ağrıyordu. Yerinden kalkmayı denedi fakat ellerindeki zincir ona engel oldu. "LAN!" diye bağırdı. Hemen yanında ve karşısında da arkadaşlarının aynı şekilde bağlı olduğunu gördü. Ânın verdiği korkuyla hepsine bağırmaya başladı.

  Hepsi yavaş yavaş gözlerini açarken ayılmaya çalışıyorlardı. Hemen yanında duran Aykut baygın gözlerle "ne bağırıyon kulağımın dibinde?!"

  Batuhan sağ duvarda asılıydı. Gözleri hâlâ kapalıydı. " domates 20, hıyar 15 daha iyi fiyata bulamazsın abim ablam"

  Yanında oturan Esat'ın ona uzanıp ayağıyla vurmasıyla o da ayıldı.

  Hazal cırtlak sesiyle bağırdı. Bütün gözler onun üstüne döndü. "Ne istiyorlar? Niye burdayız? Burası neresi? Kim bunlar?"

  Bir süre birbirlerini sakinleştirmeye çalıştılar. Elleri biraz üstlerinde bulunan boruya zincirle bağlıydı. Bilge etrafa kısa bir göz gezdirdi. Gözleri Koray'a takıldı. Bornozlu muydu o? Kahkaha attığında herkes ona baktı. Batuhan sinirle "Şu durumda neye gülebilirsin?!"

  Bilge gözlerini devirdi Batuhan'a. "Koray bornozla olduğu sürece ciddi kalamam aptal arkadaşım"

  Hepsinin gözü Koray'a döndü. Aykut ayağıyla Koray'ın bacağını itti. "Bari düzgün otur da anadan doğma görmeyek"

  Koray bacaklarını birleştirip Bilge'ye döndü. "Asıl sen kendine bak!"

  Bilge kaşlarını çattı. "Ne varmış bende?"

  Asena gülmeye başladı. "Deli bağlar gibi bağlamışlar kafanı" Hazal hariç herkes güldü.

  "Seninde zincirleri kafanın önünden bağlamışlar. Duvarla ilişkin tencereyle kapak gibi"

  "Bende boğuluyor gibiyim diyordum ya"

  Esat "Senin kafanda da maydanoz kalmış. Saç kıvırcık olunca yabancılık çekmemiş" Hazal öldürücü bakışlarını Esat'a gönderdi.

  "her neyse şu durum bitsin öyle konuşursunuz bunları" dedi Aykut.

  On dakika sonra kapı açıldı. İçeri 5 tane adam girdi. "Oooo mahallenin psikopatları uyanmış sonunda"

  "Ne istiyorsunuz lan bizden!?"

Adam güldü.

  Esat bağırdı bu sefer "Korkaksınız oğlum siz. Bizimle başa çıkmayacağınızı anlayınca bağladınız değil mi bizi!"

  Adam tekrar sırıttı. "Küçük bir önlem diyelim"

  Arkasındaki adamlara döndü. "Beylerden başlayıp tek tek götürün. Zincirleri unutmayın" kendisi basık havasız odadan çıktı.

  Hepsini tek tek büyük bir odaya getirdiler. Toplandı salonu gibiydi. Masanın çevresine oturttular herkesi. Ellerini bağladılar sandalyeye.

  Hazal yine huysuz huysuz "Yine kim açtı bunu başımıza. Ne istiyorlar bizden?!"

  Bilge sinirle "Kes artık sesini. Biz keyfimizden burada değiliz. Bizi de geriyorsun!"

  "Ben korkmuyorum zaten. Sadece aksiyon sevmiyorum"

  Asena'nın dudakları iki yana kıvrıldı. "Korktuğunu söylemedi ki zaten"

  Kapının açılmasıyla tüm gözler oraya döndü. İçeri uzun boylu, esmer, takım elbiseli bir adam girdi. Kapıdan girer girmez Asena'yla göz göze geldi. İlk gözlerini kaçıran o oldu ve masanın başına oturdu. Arkasında, zincirliyken onlarla konuşan adam bekliyordu.

UÇURUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin