"Hadi gidin geç kalacaksınız. "
Dream, Quackity ve George'un gidişini izledi.
Telsizden gelen sesler hemen çantasından telsizi çıkardı.
"Dream. Orada mısın? Dream!! "
"Evet. Evet buradayım Sap! "
"Bu sabah Foolish'e anlattım her şeyi. O zaten bizim eskiden gittiğimiz kafeyi hatırlıyor musun? Orada çalışıyordu. İş için oraya gelecekmiş ve onunla geleceğiz."
"Ahh evet hatırlıyorum. Tüm ekip giderdik. Ekip demişken dün onlara taşındığınızı söyledim. "
"Evet akşamüstü Willbur ve Ranboo aradı beni. Tommy ve Tubbo ile bu sabah konuştum.. "
"Ne zaman konuştunuz? Saat 7? "
"Ben biraz erken kalktım belki herkes uyurken Karl'ı görme şansım olur diye malesef göremedim onu ama Tommy mesaj atmıştı onunla konuştum. "
"Anladım. Annen şuan ne yapıyor? "
"Yarım saat sonra kan alacağı için hazırlık yapıyor. Karl için çok üzgünüm. "
"Üzülme lütfen. Bu arada kan içmek nasıl bir his? "
"Bilmem. Açıkçası bir çok kan gördüm ama sadece kokularına bakabildim çünkü biliyorsun eğer içersem ölürüm. Her neyse daha önce Karl'ın kanı kadar lezzetli bir yiyecek içecek duymadım görmedim. Kanı biraz çilekli ve kokusu güle yakın"
"Vay kan içesim geldi be. George izin verir mi acaba? "
"Aa doğru sen ayrı platoniksin. Dostum o çocuğa en yakın zamanda açılmalısın. Belliki o da seni seviyor. "
"Sen.. Ciddi misin ya"
"Eve-a gitmeliyim. "
Aniden kesilen ses ile döndü Dream. Umarım kötü bir şey değildir diye içinden geçirdi.
Gün boyu bekledi. Bekledi. Bekledi.
(Ben bile o kadar beklemedim aşzjzj)
Neyse"SELAM HAHA! "
"Ne oluyor!? "
"Bişey olduğu yok Quackity fazla enerjik ve heyecanlı. "
"Pekala neden? "
"Bizimkiler kafede buluşacakmış. Eski günlerdeki gibi. "
"Q.. Şuan da bizim başında beklememiz gereken bir arkadaşımız var. "
"Ama bir kerelikten bir şey olmayacak ya? Hem.. Eski günler hatrına Clay... Ekibimiz bu yıl çok parçalandı. "
Dream biraz düşündükten sonra kabul etti.
"Tamam akşam 8de hazır olun. "
"Pekala."
Dream Sapnap ile konuştuklarını anlattı.
Akşam 8de üçü yurttan çıktılar.
Bir parkta bekleyen Tubbo ve Ranboo 'yu görünce onların yanına ilerlediler.
"Oo Dream bey hoşgeldiniz sefa getirdiniz. "
Wilbur arkadan öcü gibi konuşunca Dream hızla arkasını döndü. Dejavu yaşamıştı.
Eski anıları aklına gelmişti. Wilbur arkadan çıkıp onu korkutmayı severdi ve ekip ile buluşmalarda hep aynısını söylerdi. Ekip Dream'in her şeyiydi. O akşamı onlarla geçirmek için can atıyordu artık. Aklındakileri kısa süreliğine erteleyecekti. Bunların arasında Sapnap'de dahildi.
Diğerleri ile kafede buluştular, içtiler. George'un aklı başta Karl'da olsa da içtikten sonra hepsi birbirinden geçmişti.
Wilbur hepsini arabasına attı ve kendi evine götürdü. Evde tek yaşıyordu. Zaten tek başına yaşamak hayali olduğu için ailesi ona bir ev almıştı ve orada yaşamaya başlamıştı.
"Burası- neresi amk-"
"Wilbur'un evi sessiz ol biraz"
"Alex? "
"Ee-"
"Sen alkolden bayılmadın mı? "
Quackity salondaki koltuklara yayılan bedenlere baktı.
"Yo- be- şey- aslında çok alkollüyüm yani şuan evet bayılıcam eheh-"
Arkasını dönüp gidecekken belinden onu kavrayan iki elle durdu. Wilbur onu kendine çekti.
"Bu güzellik kendini benden ne kadar gizleyecek? "
(Kank- bu- karlnap- fici- miy-)
"Sen ne-? "
"Diyorum ki Alex fazla belli ediyorsun. "
Wilbur onu bıraktı ve kendi odasına gitti. Domates gibi kızarmış bereli çocuğu arkasında buraktı. O sırada salondaki yerde ekranı parlayan telefonu görmesiyle kafasını salladı. Az önce Wilbur'un onu belinden tutması hala aklındaydı. Kendine "Öyle bir şey olmadı kendi kafamda kuruyorum. " deyip merakla telefonun yanına gitti.
Sapnick kişisinden 10 cevapsız arama var
Sapnick kişisinden 57 görülmemiş mesajınız var
"Oh.. Şimdi sçtık"
---------------
Yeni fici yayınladım woooo gidin okuyun.
Şuana kadar hikayemi görüntüleyen oylayan ve yorum yapan herkese içtenlikle teşekkür ediyorum. Kendinize iyi bakın🤗🤗
ŞİMDİ OKUDUĞUN
vapmir
General Fictiondünyada tek özel kanı olan Karl ve o kana ihtiyacı olan Sapnap //tamamlandı//