vapmir

333333

"Uyaaaan. Ne zaman uyanacaksın?! "

"Ha-ne? Sabah mı oldu? Saat kaç yaa!? "

"Ders başlayacak Gogy!"

"Aa doğru hemen hazırlanıyorum! "

George hemen hazırlanıp Karl ile okula girmişti. Sınıfa girdiklerinde Dream ve Quackity'nin oturduğu yere gidip onların arkasına oturdular. Cam kenarına Karl yanınada George oturdu.

"O sırada ne oldu biliyor musun? "

"Ne oldu? "

"Beni Tommy'nin üstüne itti ve Tommy ile beraber yere düştük"

George yan tarafındaki konuşmaları duyunca oraya döndü ve Quackity ile konuşan bir sarı kahve çizgili sweati ile kahve saçlı çocuğa baktı. Quackity'nin yanındaki kızarmış olan çocuk yüzünü elleriyle kapadı belliki utanmıştı.

"Pekala Bad geliyor ben sırama geçiyom. Sonra anlatırsın. "

"Tamam.. "

Quackity George'un önündeki yerini alınca George ona eğildi ve kulağına fısıldadı.

"O kim? "

"O Tubbo. Bizim bir grubumuz var ve o da gruptan. Tenefüste seni grupla tanıştırmalıyım. "

O sırada derse giren hocayla matematik dersi başladı. Karl dersin yarısında uyumuştu. George tenefüs zili çalınca Karl'ı sarstı.

"Heeey uykucu! Uyan artık. Hem uykuyu seven kişi benim sen değil! "

Karl kalkınca Quackity arkasına döndü.

"Hadi gelin sizi grupla tanıştırayım. "

"Beni zaten tanıyolar Kity. Ben sınıfta uyuyacağım. "

"Tamam Dream. Tubbo ve Ranboo bunlar yeni arkadaşlarım George ve Karl. Karl ve George bu Tubbo ve Ranboo. Bu arada Bad nereye gitti. "

"Language diyecek bir yer bulmaya gitti. "

"Pekala saol Ranboo. Hadi gelin Gogy ve Karlbahçededir diğerleri. Bu arada sana böyle seslene bilir miyim Gogy? "

"Tabiki"

Quackity bahçeye çıkıp çardaklarda oturan ve gülüşen gençlerin yanına gitti.

"Merhabalarrr. Size yeni arkadaşlarımı tanıtayım. Bu George ve bu da Karl"

"Merhaba. Ben Bad boy halo. "

"Ben Wilbur. "

"Ben Nick ama herkes Sapnap der. "

Sapnap konuştuğunda Karl'ın tüyleri diken diken oldu.. Onunla burada karşılaşmayı beklemiyordu. O sırada zil çaldı ve Karl kurtulduğuna şükretti.

Herkes dağılınca Sapnap ve Wilbur bakıştı. Wilbur Sapnap'in kulağına eğilerek fısıldadı.

"Senin ihtiyacın olan kana sahip olan çocuğun adı da Karl'dı dimi? "

"E-evet"

"Niye dondun olum. Bakakaldın çocuğun arkasından ooo"

"Yoo nalaka ya üf. Hadi herkes sınıfına gitti. Gel gidek bizde. "

"Bu konu kapanmicak seni küçük aşk kuşu"

"Sus Wilbur sus"

Ders boyunca Karl hemen okulun bitmesini George ise teneffüs olmasını diledi.

Karl, Sapnap'i tanıyordu daha önceden görmüştü ama yanlışlıkla görmüştü. Sapnap ise daha önce onu görmediği için tanımamıştı. Yine de Karl tedirgindi.

"Karl! KARL! "

"Ha-he ne oluyo. "

"Yarım saattir sesleniyom iyi misin? "

"Evet George. "

"Peki bahçeye gideceğim Kity ile gelsene. "

"Eehh uhh şey ben benim başım ağrıyor sen git Quackity ile. "

"Pekii... "

George Karl'ın neden böyle davrandığını anlamamıştı.

Günün geri kalanında Karl uyumuş ve George ise yeni arkadaşlarıyla takılmıştı.

Yurda geri döndüklerinde Karl kendini iyi hissetmiyordu.

"Karl neyin var? İyi misin? "

"B-ben bilmiyorum.. Yatacağım belki dinlenirsem geçer.. "

"Pekala "

George endişeli bir şekilde Karl'ın yatmasını izledi. Neler olduğunu anlamamıştı.