" Belli etmeden, sakince, hiçbir şey olmamış gibi kalkıyoruz."
Jeongguk neredeyse dudaklarını kıpırdatmadan ağzının içinde gülümseyerek konuşmuştu, hepimiz onun gibiydik. Hesabı ödeyip kalkmamızın ardından biraz yürüyüp ıssız bir yere gelmiş, cehenneme açılan kapıyı açıp içeri girer girmez bizi bir kaos alanının beklediğinden habersiz yürümeye başlamıştık.
Melekler, tüm melekler Cehennem'e inmişti ve iblislerimizle savaşıyorlardı.
"Siktir! Yoongi ve Taehyung, hemen odalarınıza!"
Jimin bize dönüp gür sesiyle bağırdığında Jeongguk çoktan bir iblisi öldürmek üzere olan meleğin üstüne atlamıştı. Peşinden gideceğim zaman Jimin kolumu sıkıca tutup Yoongi'ye doğru itmişti hafifçe.
"Jimin, hayır!"
"Odana dedim Yoongi! Beni sakın ikiletme! Bebeğimizi koru!"
Jimin'in ilk defa Yoongi'ye karşı bu kadar sert olduğunu görmüştüm. Gözleri dolan Yoongi daha fazla bir şey dememiş, tepemizde melekler ve şeytanlar uçuşurken beni kolumdan tuttuğu gibi önümüze çıkan ilk odaya sokmuştu. Bizim odamızdı. Kapıyı cehennem taşıyla kilitleyip altı buçuk aylık olan bebeğine sarılmıştı sıkıca.
"Baban haklı, seni korumalıyım. Baban haklı bebeğim. Ama ona da bir şey olmasın, ne olur."
Dolu gözlerinden yaşlar akmaya başladığında düğümlenen boğazımı yutkunarak yumuşatmaya çalıştım.
"Onlara bir şey olmayacak, sevdiğimiz kimseye zarar gelmeyecek. Bebeklerimiz olacak, onları bırakıp gitmezler."
Birbirimizin yüzüne bakıp kafa sallıyorduk, kapının önünden gelen sesle yerimde dondum.
Sikeyim, biliyordum.
Bunca zaman ortaya çıkmamasının nedeni buydu.
Zeus onu bugün için saklamıştı.
"Çocuklar, benim için kapıyı aralamak istemez misiniz?"
Baştan çıkarıcı bir kadın sesi, tecavüze uğramış, cezalandırılmış ve şimdi de onlara hizmet eden bir kadının sesi.
Kapının önünden gelen tıslamalara bakılırsa bu kadın Gorgon Medusa'dan başka kimse olamazdı.
"Siktir, Taehyung!"
Yoongi'nin sessiz çığlığıyla yanaklarından sıkıca tutup gözlerinin içine baktım ve bir nebze olsun sakinleştirdim onu.
"Beni iyi dinle Yoongi. Bir şekilde odaya girmenin yolunu bulacak. Sana fiziksel bir zarar veremez eğer güçlü durursan ama ne olursa olsun, sakın gözlerinin içine bakma. Anladın mı beni? Sakın. Eğer bakarsan taştan bir heykele dönüşürsün ve bunun geri dönüşü olmaz, anlıyor musun beni?"
"T-Tamam, gözlerine bakmak yok."
"Evet, bebeklerimizi ve kendimizi korumak zorundayız. Bu kadını biz yeneceğiz."
Kapının kırılma sesiyle gözlerimi sıkıca kapadım ve Yoongi'yi de yanıma çekip ellerimle gözlerini örttüm.
Medusa önce kahkaha atmıştı, ardından yanıma kadar gelmişti. Yılanlarını hissedebiliyordum, vücudum korkudan uyuşmuş olsa bile bebeğim için pes etmemeliydim.
"Açın gözlerinizi ve yeni halime bakın. Eskisinden de güzel oldum böyle."
İğreniyordu kendisinden, bu sesine de yansımıştı.
"Karnındaki Tanrıça, canını almam saniyemi almaz Triton."
Tanrıça.
O bir Tanrıça'ydı.
