İyi okumalar...
♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦
Misafirler bugün gelecekti.
Kim olduklarına dair hiç bir fikrim yoktu. Yami dün ortaklık zımbırtılarından bahsetmişti.
Yani yüksek mertebede olabilmeleri muhtemeldi. Yani bu bir taraftan da egolu olduklarını gösteriyordu.
Kapının açılmasını bekliyordum.
Akşama bu morlukları kapatacak bir elbise ve güzel bir makyaj yapmam lazımdı.
Sabahtan beri kapının önünden koşuşturma sesleri duyuyordum. Hazırlıklar çoktan başlamıştı.
Ama umrumda değildi.
Bu hayatta bir salise bile çok büyük önem arz ediyordu.
Her salisenin değerini bilmek gerekiyordu.
Çünkü göz kapayıp açıncaya kadar misafirler gelecek, gidecekler ve benim acılarım kaldığı yerden son sürat devam edeceklerdi.
Hem fiziki hem de ruhsal olarak çok yorulmuştum.
'Şu ortaklık işini halledeyim seni geberteceğim'
Aklımda dünkü konuşmalar döndü.
Çok da umrumda değildi artık. En azından daha fazla sürmeyeceğini ve beni öldüreceğini açıkca belirtmişti.
Ah sağol ya, hakkın ödenemez oç.
Ben bunları düşünürken odanın kapısı açıldı. Baş hizmetli kafasını biraz uzattı.
"Sakura-san çıkabilirmişsiniz. Efendi söyledi."
Kısa sürede onu biraz süzdüm. Sabahtan beri koşuşturduğuna ve oturmadığına yemin edebilirdim ama kanıtlayamazdım.
"Y-Yami evde mi?"
"Hayır, şirkete gitti."
Yami'siz bir ev gayet idealdi.
"Tamam..."
Kadın çıktı ve ardından bende çıktım.
Dışarı çıktığım zaman ki his çok değişikti.
Ne ben anlatabilirdim ne de siz anlayabilirdiniz.
Hizmetliler hızla etrafta geziyorlardı. Hazırlıklar son hız devam ediyordu.
Saat iki buçuk civarlarıydı.
Muhtemelen saat beş civarları Yami gelir, saat altı civarları da misafirler gelirdi.
Bende yavaş yavaş hazırlanmaya başlasam iyi olacaktı.
Kıyafet odasına doğru yürüdüm ve içeriye girdim.
Morlukların gözükmemesi adına uzun bir şeyler giymek şarttı.
♦♦♦♦♦♦♦♦♦♦
Bardaktaki kalan son bir yudumluk alkole baktım.
Misafirliğe gideceğimi dile getirirdiğim zaman ki babamda olan mutluluk kimsede yoktu.
Her şey annem içindi. O kırılmaması gereken naif bir çiçekti.
Baradaktaki son alkolü dudaklarıma götürdüm ve kafama diktim.
Kapı açıldı.
"Akşamki yemeğe geleceğini duydum"
"Evet, neden şaşkınsın ki?"
"Acaba neden, daha geçen gün gelmeyeceğim diye evi birbirine katıyordun ne ara değiştirdin bu fikrini"
![](https://img.wattpad.com/cover/348982181-288-k775351.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlığın Mağsumluğu | Sasusaku
Hayran KurguBazı insanlar çok fazla şey yaşardı, kaldıramayacağı kadar... Sorunları yaşlarına böldüğünüzde bölüm ne kadar büyükse öyle bir şiddette depreme mağruz kalırdı hayat bağları. Bazıları dans ederdi, bazıları okurdu,bazıları izlerdi, bazıları yazardı, b...