Bölüm şarkısı —> Love Me Again by Vİyi okumalarrr!!!
•••
Yüzüme hafif hafif çarpan soğuk rüzgar tekrardan yerimde kıpırdanmama neden olmuştu. Elimin ayasıyla üstümdeki küçük battaniyenin üzerinden kolumu okşamıştım. Önümde uzanan çarşaf gibi deniz ve gözyaşlarını birazdan dünyaya akıtacak olan kapkara gökyüzüne bakışlarımı çıkarmıştım. İçime çektiğim derin nefesle yavaşça gözlerimi kapatarak kendimi olduğum andan soyutlamaya çalıştım.
Yaklaşmaya başlayan adımları duyduğumda ve yanımda bir kıpırtı hissettiğimde yavaşça gözlerimi açarak odağım olacak kişiye döndüm. Yüzündeki hafif gülümsemesiyle elindeki karton bardaktaki kahveyi uzatıyordu.
Uzun süre yüzünü incelediğim için elini tekrardan öne doğru sallayarak almam gerektiğini belirtmişti. Yavaşça elinden alırken dudaklarıma yasladığım bardakla sıcak havayı ciğerlerime misafir ediyordum. Sıcaklığı cazip gelince beklemeden yavaşça içtim. Boğazımdan inen sıcacık içecek beni rahatlattığı için derin bir iç çekmiştim. Elimdeki karton bardağı elimle çekiştirerek yavaşça bir yudum daha misafir ettim dudaklarıma.
Sol profilimden gelen bakışları aldırmamaya çalışıyordum. Uzun süre bana baktığının farkındaydım. Hafifçe öne eğilerek biten içeceği yere bıraktım. Ellerimi birbirine sürterek dizlerime yasladım. Bakışlarım yanıma dönünce dizlerine dirseklerini yaslamış bir şekilde odağına beni almış bir adet gülümseyen Taehyung vardı.
Hafifçe gülümsemesine karşılık vererek yanına sırnaştım. Omzuna doğru başımı koyunca hafifçe geriye yaslanmıştı. Ellerim yavaşça parmaklarını bularak dokunmaya başlamıştı. Bembeyaz ince ve uzun parmaklarına parmaklarımı geçirerek kenetledim. Bu hareketimden sonra baş parmağı ile hafifçe tenimi okşamış, yavaşça saçlarıma bir öpücük bırakmıştı.
Ne o ne ben konuşuyorduk. Şu an ki ortamda susup birbirimizi düşüncelerimizle dinlemek istercesine ikimizin de ağzını bıçak açmıyordu. Ya da sadece susmak istiyorduk.
Kayalara hırçınca çarpan dalgaların sesi kulağıma ulaşırken göz kapaklarım ağırlaşıyordu. Dudaklarım arasından şiddetli küçük küçük öksürükler çıkınca elimdeki peçeteyi hızla ağzıma doğru kapatmıştım.
Birkaç öksürükten sonra elimi çekince peçetede ki kırmızılık gözüme çarpmıştı. Hızla elini cebime atarak bir şey olmamış gibi yapacağım an hızla ellerimi tutan Taehyung ile yavaşça kafamı omzundan kaldırdım. Bakışlarım yüzü dışında her yeri turluyordu.
Ellerini yanaklarıma yaslayarak ona bakmam için yüzümü hafifçe kendisine çevirmişti.
"Bana bak Jungkook."
Bakışlarım utana sıkıla yüzünü bulurken hafiften dolan gözlerini belli etmemek için sırıttığını görmüştüm. Baş parmağı yavaşça yanağımı okşarken gözleri tüm yüzümü turluyordu. Ne diyeceğini bilememişçesine değil de aslında söyleyeceği çok şey var ama dile dökemiyormuşçasına bir bakış vardı gözlerinde. Ensemden yavaşça tutarak yüzümü göğsüne yasladı. Hareketlenerek daha da yaklaşarak elini belime atınca daha sıkı sarılmıştım.
Ağırlaşan gözkapaklarım bedenimin yorgunluğunun bir belirtisiydi. Saçlarım arasına dalan parmakları daha da mayışmama neden olurken yanağımı omzuna sürterek mırıldanmıştım. Kıkırtısı kulağıma ulaştığında benimde yüzüme küçük bir gülümseme yayılmıştı.
Yavaşça dünyadan soyutlanmaya başlayan bedenimle birlikte gözlerim, kapanarak beni o bankın üzerinde üfür üfür esen rüzgarın soğukluğunda ve dalgaların sesiyle derin bir uykuya teslim etmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KİLLJOY | taekook
FanfictionÖlenler ölümü bilmez, ölüm kalanlar içindir. #semetae #ukekook [ Hayran kurgu, gerilim, gizem]