10. Bölüm

58 10 11
                                    

Gözlerimi araladığımda gördüğüm tavanla kıçımı devirip yatmam bir oldu.

Bir dakika, tavan mı?

Gözlerimi hızlıca açıp uzandığım yerden doğruldum. Dün parktaydım, şuan ise kendi odamda. Ne ara kalkıp gelmiştim? En son Arın vardı, kesinlikle rezil olmuştum. Üzerime baktığımda üniformam hâlâ üzerimdeydi.

"Cidden inanamıyorum," diyerek yüzümü ovalayıp ofladım. Yatağımdan kalkıp ayaklarımı yere sürüye sürüye lavaboya gittim.

Soğuk suyu açıp iki elimi birleştirerek üç kere soğuk suyu yüzüme çarptım. Diş fırçama diş macunumu sürüp aynaya bakarak dişlerimi fırçalamaya başladım. Nasıl uyumuştum ki dün, cidden nasıl bunu becerebilmiştim? Bir an da robot gibi kapanmış mıydım? Homurdanıp musluğu açtım ve suyla ağızımı gargara yaptım. Diş fırçamı yıkayıp kenara koydum. Saçlarımı güzelce taradığım da saçlarımın yağlandığını fark ettim. Saç yapımdan nefret ediyordum, okuldan gelir gelmez duşa gireceğim kesindi. Önlerden iki tutamı arkaya doğru balık sırtı şeklinde örüp siyah tokatla uçlarını bağladım, en azından ilk halinden daha iyiydi.

Lavabodan saçlarımı karıştırarak çıktım, hâlâ üzerimde gereksiz bir uyku vardı, bunun nedeni neydi inan bilmiyorum ama fazlasıyla uyuduğum kesindi.

Laura'ya doğru baktığımda aynanın karşısına geçmiş allığını sürüyordu, etrafa bakındığımda çantamı yatağımın ucunda görmemle oraya gidip çantamı aldım ve içindeki test kitaplarını çıkardım. Yeni kitapları ve defterleri çantama koyduğum da Laura'yla göz göze geldik.

"Çıkalım mı?" Diye sorduğumda anlamsız bir şekilde bocaladı ve başını salladı.

"Çıkalım." Dedi çantasını iki koluna takarken. Laura'yla birlikte odadan çıkıp yemekhaneye indik ve bir güzel kahvaltımızı yaptık ama aramızda ufak bir sohbet bile geçmedi. Ne o sohbet açtı, ne de ben sohbet açtım. Beraber sınıfa girdiğimizde aynı sıraya oturduk. Sınıfa Jason ve Aron girdi, Jason bize doğru, daha doğrusu Laura'ya doğru baktı ama hiç bir şey demedim sırasına geçti. Onların ardından sınıfa Arın girdi, göz göze geldiğimizde gülümsedi ve yerine geçti.

Kimya hocası hızlıca sınıfa girdi ve sanki yetişmesi gereken bir şeyler varmış gibi aceleyle soruları çözmeye başladık, ders böyle akıp gittiğinde teneffüs zili çaldı ve kimya hocası sınıftan çıktı, öğrenciler ise ayaklandı.

Laura yanından kalkıp sınıftan çıktı, o sırada yanıma Arın geldi. "Günaydın." Dedi gülümseyerek.

"Günaydın," diye mırıldandım ve önümdekileri bırakıp Arın'a baktım, dün acaba rezil olmuş muydum onu merak ediyordum.

"Saçların güzel olmuş, sana yakışmış." Dediğinde Arın'a bakıp hafiften de olsa gülümsedim.

"Teşekkür ederim," dedim. "Bir şey sorabilir miyim?" Dediğimde başını olumlu anlamda salladı.

"Sor tabii, istediğini sorabilirsin." Dediğinde anladım gibisinden kafamı salladım.

"Dün ben uyudum, yani uyumuşum da tam hatırlamıyorum, bir an da yığılıp kaldım mı?" Diye sorduğumda gülümsemesi genişledi.

"Gibi gibi," dediğinde gözlerimi kocaman açtım. "Cidden mi?" Diye sorduğumda güldü.

"Yani bir an da uyudun gibi oldu, normal ama, uykun vardı zaten."

KARANFİLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin