"Basbayağı ağlıyorsun. Ne oldu? Kim sıktı senin canını!"
"Önemli değil gerçekten zorlama, lütfen" dediğimde yüzüne yeni bakabiliyordum. Gözlerinde korku ve acımasızlık vardı. Bir de, bir dakika. Resmen gözleri dolmuştu.
"Güzelim bak gerçekten şuan ben senin için bir şey ifade etmiyor olabilirim. Ama ne olur yardım etmeme izin ver. Seni kimin ağlattığını söyle bana" sözü tam bittiğinde yanımdan hızlı bir şekilde Samet geçti. Koridordan geçene kadar ona baktım. Ona bakarken Selim'e biraz daha yaklaştığımı fark ettim. Ona sığınmak istemiştim.
"Ahu bana cevap verir misin?" benim baktığım yöne baktı.
"Şey" diyebildim sadece.
"Korkma, ben senin yanındayım güzelim" gözlerinin içine baktım. O kahve gözlerine, bana güven veren gözleri anlat dedi.
"Ben, ben bilmiyordum. Bilsem gider miydim hiç?"
"Neyi bilmiyordun? Nereye gittin? Baştan anlatır mısın?" sabırla beni dinliyordu.
"Ben sıramda oturuyordum ve o geldi. Beni bahçeye konuşmaya çağırdı, istemedim ama çok zorladı"
"Kim geldi yanına?"
"Bizim, bizim sınıftaki bi çocuk. Adı Samet. Zaten uzun zamandır beni rahatsız ediyordu. Ama bu kadar ileri gideceğini tahmin etmemiştim" çenemden tuttu. Yere bakan yüzümü kendisine çevirdi.
"Ne kadar ileri gitti? Dokundu mu yoksa sana? Ne yaptı!"
"Şey" çok utanıyordum.
"Utanma benden senin bir suçun yok, ben senin yanındayım bak"
"Beni öpmeye çalıştı. Sürekli bana dokundu"
"Ne? Şerefsiz herif bunu nasıl yapabildi!" diye bağırdı.
"Nolur sakin ol. Ben korudum kendimi. İzin vermedim"
"Biliyorum güzelim, kendini koruyabileceğini biliyorum" eğilerek gözlerimin içine baktı. Söylemek istediği bir şeyleri vardı.
"Ahu"
"Efendim?"
"Sarılabilir miyim? Rahatsız olursan sarılmam" yüzüne baktım sadece.
"Tamam sarılmayalım, olsun" dedi.
Aramızdaki bir adımı da kapattıktan sonra beline sarıldım. Birkaç saniye şaşırmış olacak ki elleri havada kaldı. Bir bebeğe sarılıyor gibi nazikçe dokundu ve rahatsız olmayım diye vücudunu bana değdirmemeye özen gösteriyordu. Hoş, ondan rahatsız olmuyordum ki."Şimdi beni iyi dinle Ahu" dedi sarılmayı bırakarak.
"Birlikte Öykü'nün yanına gidelim. Sen onunla birlikte kal"
"Sen nereye gideceksin ki?" Selimden ayrı kalmak istemiyordum.
"Benim birkaç işim var. Onu halledeceğim"
"Başın belaya girecek mi?"
"Belki"
"Başın belaya girmesin, lütfen"
"Bir şey olmayacak merak etme. Sametle ufak bir konuşma yapacağım sadece o kadar"
"Söz mü?" dedim. Ama cevap vermeden yürümeye başladı. Öykü'nün sınıfına gidiyorduk.Sınıfı sessizdi. Öykü ve iki arkadaşı en arka sırada oturmuş sohbet ediyolardı. Bizi gördüğü an yanımıza geldi. O kadar kötü mü görünüyorduk?
"Abi. Noldu?"
![](https://img.wattpad.com/cover/306286748-288-k432764.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VOLEYBOL/Texting √
Teen FictionAhu: neyse görüşürüz Voleybolcu: görüşürüz değil mi? Voleybolcu: görüşürüz ya neden görüşmeyelim :) Voleybolcu: görüşürüz :) <3