Biraz hüzün, biraz tebessüm...
Ufak yıldız ellerinizden öper, ufak bir alıntı paylaşmak istedim sadece:)
Keyifli okumalar:)))
Sağlık ekipleri araçtan inerek arkaya yöneldiğinde açılan kapı ile bütün Kurtuluş üyelerinin başından aşağı kaynar sular dökülmüştü adeta.
Yüzü kanlar içinde kalan kadını seçmek zordu ama biliyordu bütün üyeler, bu kadının Komutanları olduklarını.
Olayın şokunu atlatabilen ilk kişi Teğmen Kalender olurken sedyeyi indiren ekiplerin yanına koştu. "Nasıl olmuş bu!" anlık verdiği tepki ile sedyeyi taşıyan personel şok olmuş adama baktı. "Kaza geçirmiş, durumu kritik yolu açsanız iyi edersiniz."
Kalender sedyenin bir ucundan tutarak koşar adımlarla hastaneye girdiğinde, dışarıda şok içinde ambulansa bakan dört adam bırakmıştı.
Sedyenin tekerleklerinin dönme sesleri Kalender'in kulaklarını tırmalarken şok içerisinde kadının kanlı yüzünü inceledi.
Kurumaya yüz tutmuş kanlar güzel yüzünü kaplamış ve korkunç bir görüntüye sebep olmuştu.
Kalender kadının yüzünü incelerken arkadan gelen koşma ve bağırış sesleri kulaklarını doldurdu. Sedye açılan kapıdan içeri girerken göğsünde hissettiği baskı ile bakışlarını biraz aşağı düşürdü.
Genç hemşire adamı göğsünden geriye doğru iterken, içeriye giremeyeceğine dair sözler sarf ediyordu.
Arkadan koşarak gelen dört adam ameliyathane kapısının önüne yığılırken genç hemşire tek başına adamlara kafa tutmayacağını anlayarak güvenlikten yardım istedi.
Gelen iki güvenlik adamları uzaklaştırmak isterken bir anda çıkan kavga sesleri hastaneyi doldurmaya yetmişti.
Kapıdan içeriye hızlı adımlarla giren Erdem ve Yiğitler timi gördükleri kavga ile adımlarını büyüttü.
Yüzbaşı Kılıçaslan rütbesini kullanarak araya girdiğinde Kurtuluş üyeleri büyük bir sinirle iki güvenliğe bakındı.
Kavgayı dağıtarak üyeleri sakinleştiren adam ve güvenliklerle konuşarak olayı özetleyen Erdem ile ortalık durulmuştu.
Cumartesi görüşmek üzere, sevgilerle:)))
D.T
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖBB (Eski Bölümler)
ChickLit(16.05.2024 düzenlemesi, bu kurgu ÖLÜMLE BAŞ BAŞA'NIN eski bölümlerine aittir. Yeni bölümlere profilimden ulaşabilirsiniz) İmdat çığlıklarımı duyan yoktu. Çırpınışlarımı gören yoktu. Onun gözleri. Onun sözleri. Her gelişinde canımı daha çok yakıyord...