Ben geldim
Ama ben nasıl bir şartla geldim
Bundan sonra bölümler sadece cumartesi pazar atma kararı aldım. Yani Hafta içi ili bölüm yazıp hafta sonu iki bölüm atacağım
Bunun da haberini verdiğime göre
Olaylı bir bölüme hoşgeldiniiiiiz🫡🫡🫡❤️OOO
26.Bölüm"MESAFE"
Bir kalp kırıklığı insanın canını ne kadar acıtabilirdi?...İnanın bende bilmiyorum ancak bedenimin her yerine sızı düşürecek kadar güçlü bir şey olduğuna şahidim.
Gözlerimi huzursuzca açtığımda daha öğlen olmamıştı. Telefonum Kartal'dan gelen elliden fazla cevapsız arama ve mesajla kaynıyordu.
Kartal
Kartal: Ecrin
Kartal: Neredesin?
Kartal: Şu sıçtığımın telefonunu açar mısın
Kartal: Ecrin diyorum
Kartal: İnternetin açık işte
Kartal: Sikicem ama böyle işi
Kartal: Güzelim
Kartal: Hangi cehennemdesin
Mesajların geri kalanını okumadan telefonu kapatıp yerine bırakacaktım ki Ali Bey'in birden fazla atmış olduğu mail, mesaj ve arama dikkatimi çekti.
Dün akşam Filiz'in içinden çok güzel geçmiştim.
Bir saniye bile beklemeden Ali Bey'i aradığımda o da bir saniye bile beklemeden telefonunu açtı.
"Hayatımda ilk defa küfür edeceğim... Bu geri zekalı telefonu neden açmıyorsun?!"
"Özür dilerim Ali Bey. Uyuyakalmışım. "
"Hala uyku diyor ya. Neler oldu biliyor musun seni aptal kız!... İşten çıkartıldın!"
Bir anda tüm algım kapandı. Ne demek işten çıkartılmıştım?
"Ne diyorsunuz Ali Bey siz? Söylediklerinizi kulağınız işitiyor mu?"
"İşitiyor." Dedikten sonra derin bir nefes aldı ve konuşmaya devam etti. "Dün akşam yaptıklarından sonra sabahın köründe kurul toplandı. Filiz'in önden dört dişini dökmüşsün. Bunu duyan yöneticilerde duruma el atmak zorunda kaldı."
Dişlerimin dibini hafif sızı alırken öyle bir şoka girmiştim ki Ali Bey'e tepki veremiyordum.
"Dilek hanım özellikle böyle bir şeye göz yumamayacağını her ne kadar Filiz tahrik etse de fiziki zararı sen verdiğin ve düzeni bozduğun için senin işten atılmanın daha uygun olduğunu dile getirdi."
"Siz ne yaptınız...?" Ağladım ağlayacaktım. Yıllarımı verdiğim şirket beni bir amma da işten atıvermişti.
"Ne yapacağız? Tabii ki itiraz ettik. Sen bu kadar ağır bir ceza alıyorsan Filiz'in de alması gerektiğini savunduk. Sonuç olarak hedefimize de ulaştık. Naz hanım ve Merve hanım sonuna kadar seni savundu. Biz de iki duygu sömürüsü yaptık derken Filiz'in ayağını kaydırdık."
"Yani ikimizde kovulduk."
"Özür dilerim." Dedi Ali Bey bir anda sanki kendisi suçluymuş gibi. "Seni geri getiremedim ancak o pis şıllığı çöplüğüne gönderdim."
"Sorun değil Ali Bey."
Sorun. Hem de çok büyük bir sorun.
"Sonuç olarak sizin elinizde olan bir şey değil."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Bürosu
ChickLitBelki bana soracaksınız "Böyle bir ailenin içinde yaşamak zor değil mi?" Diye. Arkadaşlar inananın İki asker, iki polis, bir bilgisayar mühendisi ve bir avukat -sanırsın market listesi- arasında yaşamak ne kadar zorsa. İşte o kadar zordu... dememi b...