Bölüm 16

2.7K 142 51
                                    

Tom odadan hızla çıktığında duvarın dibine çökmüştüm. Sinirden gözlerim dolduğunda ellerim kollarım bağlı bir şekilde durmak artık dayanılamaz bir raddeye gelmişti.

Ellerimi başımın arasına alıp boş boş yere bakmaya başlamıştım. Yaslandığım duvar sırtımı daha çok acıtmaya başladığında yerimden kalkıp yatağa doğru ilerlemiştim. 

Yatağa oturduğumda Tom'un gelmesini bekliyordum. Abraxas'ı öldüreceğini düşünmüyordum, ilk yandaşlarından biri ve en iyi ölüm yiyenlerden biriydi. Fakat birkaç gün bilinci kapalı olurdu büyük ihtimal. Şuan zindanda neler olup bitiyordu acaba? 

Normalde umurumda olmazdı fakat Tom'un Abraxas'a neler yapacağını merak ediyordum. Merakım iyice büyüdüğünde yerimden kalkıp aynaya doğru ilerledim. Çenemde hafif kızarıklar vardı, küçük bir büyüle halledilebilirdi. Asamı alıp büyüyü uygulamıştım. Saçlarımı da düzelttiğimde kapıya doğru ilerlemiştim.

Kapıdan çıktığımda kimseye görünmemeye dikkat ederek zindanlara doğru inmeye başlamıştım. Tom'un sağı solu belli olmazdı kapıya ölüm yiyen dikmiş olabileceğinden şüphelenmiştim. 

Sonunda zindanlara indiğimde anında değişen atmosferle tüylerim diken diken olmuştu. Uzaktan gelen seslere doğru ilerlediğimde sessiz olmaya çalışıyordum. 

İlerledikçe Tom'un sesi daha da belli oluyordu. Saklanabileceğim yer yoktu, tek şansım karanlıkta durmaktı ve Tom'un beni fark edemeyecek kadar sinirli olmasıydı. 

"Aqua erecto!" Tom büyüyü yaptığında Abraxas'ın acı dolu inlemesi kulaklarıma ulaşmıştı. Tom Abraxas'a kaynar su püskürtme büyüsü yapmıştı, ve Abraxas'ın o çok değer verdiği cildinde büyük yanıklar vardı. "Bir daha sakın Abraxas. Onunla tek bir kelime dahi konuşmayacaksın."

Abraxas hala inlemeye devam ediyordu. Tom hızını alamayıp oldukça acılı olan büyüleri göndermeye devam ediyordu. "Bana cevap ver Abraxas!" diye öfkeyle bağırdığında zindanlarda sesi yankılanmıştı. 

"Lord-lordum.." Abraxas'ın zorla çıkan sesiyle birlikte biraz daha yaklaşmak zorunda kalmıştım. "Gloria'nın yanında" Nefeslendiğinde tekrar konuşmaya başlamıştı. "Onun yanında sadece ben vardım, o da doğal olarak şüpheleniy-"

"Cruciatus!" Abraxas daha lafını bitiremeden Tom ona lanet atmıştı. Zindan bu sefer Abraxas'ın çığlıklarıyla dolarken Tom umursamadan konuşmaya başlamıştı. "Şüphelenmemesini sağlayacaksın o zaman Abraxas! Sen kim oluyorsun da benim sözümü çiğnemeye cürret ediyorsun!?" 

Daha fazla bu konuşmayı dinleyemeyerek hızlı ve sessiz adımlarla zindanlardan çıkmaya başladım. Tom'un yaptığını zaten tahmin etmiştim. Ondan başka kimseye bağlı olmamı istemiyordu ve bunu yapması olası bir şeydi. Büyük ihtimal birkaç lanet daha atıktan sonra odaya gelecekti. Bu yüzden odaya koşar adımlarla gidiyordum.

Tom orda olduğumu anlamışta olabilirdi anlamamışta. Büyük ihtimal peşinden geleceğimi biliyordu, yoksa kapıyı kilitlerdi. Ani sinirle unuttu desem bu neredeyse imkansız bir şeydi, Tom böyle bir aptallık yapmazdı.

Düşünmek artık başımı ağrıtırken odaya gelmiş ve kapıyı hızla kapatmıştım. Asla huzurlu bir günüm olmayacaktı ve bunu bilmek yaşama isteğimi daha da düşürüyordu. Acaba Tom'a yaşamayı istiyormuş gibi davranıp beni öldürmesini falan mı sağlasaydım? Bu saçma düşüncemle birlikte gülüp koltuğa oturmuştum.

Abraxas'ın yediği lanetlere rağmen hala bilincinin açık olması akıl alır gibi değildi, benim kardeşimdi sonuç olarak tabii ki bana çekecekti. Oldukça güçlü bir bağışıklığı vardı, zaten bir ölüm yiyenin güçsüz olması imkansızdır. Bir başkası olsa daha ilk lanette dayanamaz ya ölürdü ya da şanslıysa bayılırdı. Çok büyük ihtimalle ben gelmeden öncede lanetler yemişti. 

Lord & Lady || Tom Marvolo RiddleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin