Bölüm 40

2.2K 122 33
                                    

Koşar adımlarla banyoya girdikten sonra kapıyı sertçe kapattım ve klozetin önüne eğildim.

Miden ciddi anlamda dışıma çıkarken sifonu çekip ayağa kalktım ve zar zor aynaya doğru gittim. Kendime baktığımda yüzüm iyice solmuştu ve kusmakta zorlandığım için gözlerimde yaşlar birikmişti.

Dişlerimi de fırçaladıktan sonra banyodan çıktım ve kapının dibinde bekleyen Tom'la burun buruna geldim. Elleri anında yüzümü bulurken konuşmaya başladı. "Gloria bir sınır koy artık kendine. Benim gözetimim harici şekerleme falan yemiyorsun duydun mu beni."

Gözlerimi devirdim ve Tom'un ellerini yüzümden çekip koltuğa doğru ilerlemeye başladım. "Saçmalama Tom. Çocuk muyum ben?" Oturdum ve Tom'a bakmaya başladım.

"Öyle davranıyorsun Gloria."

"Başlama yine Tom." Dedikten sonra kenarda duran bir kitap aldım ve okumaya başladım.

Hızla bana doğru ilerleyip önümde dikildi. "Sen beni başından savmaya mı çalışıyorsun? Böyle bir şeye sakın kalkışma Gloria!"

"Kitap okuyorum susar mısın? Dikkatim dağılıyor." Sayfayı çevirdim ve heyecanla okumaya devam ettim. Kitap birden elimden çekildiğinde sertçe Tom'a baktım. "Ne bu hareketler Tom ne oluyor yine sana!? Derhal ver kitabımı."

"Bana emir verme."

"Emir vermedim Tom. Kitabı ver okumaya devam edeceğim." Cümlem biter bitmez Tom kitabı cama fırlattı. Kitabım artık camdan fırlamış bir şekilde süzülüyordu. Sinirle Tom'a döndü. "Tom! Bunu yapmanda ki sebep neydi tam olarak? İki dakikalık huzur vermiyorsun insana ya!"

Omuzlarını silkti ve koltuğa oturup bacak bacak üstüne attı. "Beni sinirlendirdin. Bende senin sevdiğin bir şeyi yok ettim."

Kollarımı göğsümde birleştirdim. "Ha sen o zaman bebeği de sinirlendirdiğin için öldürdün. Ama sen o gün sinirli değildin aslında?"

09.06.1949(23 yaş)

Bebeğimizin odasında yeni aldığım kıyafetlerini yerleştiriyordum. Oğluma en güzel şeyleri almıştım. Birkaç tane oyuncak almıştım. Tom bana katılmamıştı. Bu aralar çok değişik davranıyordu, bebek konusu açıldığı an konuyu değiştiriyordu. Böyle yapması içimde kötü hisler uyandırıyordu. 

Moralim yine bozulurken elimi karnıma koydum. Onu kaybetmek istemiyordum, son günlerde içimde bir huzursuzluk vardı ve bu bebeğime de yansıyordu. Onun için her şeyi yapmaya hazırdım, o benim bebeğimdi ve ben ondan sorumluydum. 

Tom'un da benim gibi düşünmesini diliyordum. Benimle hiç ilgilenmeyebilirdi, sorun değildi. Yeter ki bebeğimize iyi davransın. Bu konu onu oldukça zorlayacaktı, elbette beni de. Fakat bebeğimizi kucağımıza aldığımız da her şey daha güzel olacaktı, umarım.

Birden kapı açıldı. Bakışlarım anında kapıya giderken saçı başı dağılmış Tom' görmemle kaşlarımı çattım. Ne olmuştu ona böyle?  "Tom ne bu halin senin dağılmışsın?"

Tom bir süre ifadesizce bana baktı. Ardından bakışları hala karnımda duran elime kayınca yutkundu ve bana doğru ilerlemeye başladı. 

Ben korkuyla geri attım. "Ne yapıyorsun Tom neden bana öyle bakıyorsu-" Tom'un kolumdan tutup beni sürüklemesi bir olmuştu. Bebek odasından çıktık ve merdivenleri de inmeye başladık. Ani reflekle diğer elimle karnımı tuttum. "Tom yavaş in merdivenlerden zorlanıyorum! Ne yapmaya çalışıyorsun!?"

Tom beni asla dinlemiyordu. Akıl almaz bir hızla zindanlara indik. "Neden geldik buraya? Ne işimiz var burada Tom!?" Daha çok korkmaya başladığımda Tom beni asla takmayıp zidanların içine sürükledi ve kapıyı kapattı.

Lord & Lady || Tom Marvolo RiddleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin