Hyunjin'den:
Felix ile koltukta oturmuş kahvaltının hazır olmasını bekliyorduk. Fakat ben iyice sinirlenmeye başlamıştım. Felix sabahtan beri, yani ben aşağıya indiğimde beri telefonla uğraşıyordu. Galiba kimleyse konuşuyordu, çünkü sürekli, yüzünde farklı mimikler oynuyordu.Ayrıca ellerini hareket ettirdiği zaman bir şeyler yazdığı belli oluyordu. Bu durum daha çok canımı sıksada, aklıma gelen şey ile sırıttım. Bir elimi bacağıma koyup, elimi adeta dans edermiş gibi bacağımda hareket ettirdim.
Daha sonra Felix'e dönüp, konuşmaya başladım. "Felix, bacaklarım yanmışmı, yoksa hala beyaz ve pürürsüzlermi, bu yaz çok denize gittimde" dedim dudak büzerek.
Anında bakışları bacağımı ve elimi bulmuştu.Tepkisini ölçmek için gözlerimi full yüzüne kitlemişdim. O ise yutkunup, zar zor bakışlarını bacaklarımdan ayırıp, bana bakmaya başladı. "Şey çok güzel ve çekici bacakların var" dedi sakin olmaya çalışarak.
"Ne anlamadım?" dedim merakla. Aslında çok iyi anlamıştım, e rol icabı tabi. "Ne dedim ben öyle şey, yani evet beyaz ve pürüzsüz bacakların var kuzen" dedi zorla gülerek. Ah ve Felix, ağzın biri olduğun için tabiki etkilenirsin. Bunun için havalara uçamam, çünkü klassik Felix'ti işte.
"Teşekkürler kuzen" dedim gülerek. Daha sonra ayaklarımı bir birinin üstüne koyup, oturmuştum. Şortum sayesinde mükemmel görünüyordum. Tam uke havasında biri gibi görüne bilirim. Ama çok büyük yanlışınız var ben Hwang Hyunjin, asla altda olmam. Bunu kafanızda yer edinin.
Bakışları anında bacaklarımı bulmuştu. Daha sonra yine ayaklarımı eskisi gibi normal haline getirip, yine bir birinin üstüne atmıştım. Felix'i deli etmek bana zevk veriyordu. Evet benden oldukça etkileniyordu. Bunun çok iyi farkındaydım. Ama Felix, herkesten etkilenir ve sonrası da yatak. Anladınız siz, ama ben onun kuzeni olduğum için işler değişiyor tabi.
Kahvaltı hazır olunca, ayağa kalkıp, masays ilerledik. Ben Felix'in tam karşısına geçip, ayaklarımı bağdaş kurdum. Yani şöyle anlatıyım, şortum kısa olduğu için üstümdeki bol t-shirt altımı kapatıyordu.Ayaklarımı bağdaş kurduğum içinde, şimdi Felix tarafından altımda hiç bir şey yokmuş gibi görünüyordu.
"Yarın galiba son gün" dedim hüzünle. "Kalalım Hyun, zaten bir planımızda yok" dedi merakla bana bakarak Felix. "Benim çekimim olması lazım, yarın değil ama bu sefer partner ile olucakmış, tanışmamız lazımmış" dedim sakin bir şekilde.
"Partner, nereden çıktı bu?" dedi kaşlarını çatarak Felix. "Nebiliyim, yani 2 yıldır modelim ve diğer modellere bakarsak, hızlı büyüyorum, ayrıca kız ve ya erkek olduğunu bile bilmiyorum" dedim gülerek. "Hangisini istersin?" dedi bana merakla bakarak. Fakat galiba gözlerinde bir azda olsa öfke vardı.
"Anlamadım?" dedim merakla gözlerine bakarak. "Kız partnermi, erkek partnermi?" dedi bana merakla bakarak. "Erkek partner isterim tabiki" dedim gülerek. Tam Felix bir şey diyecekken telefonum çaldı. Arayan Jeongindi.
Hemen telefonu elime alıp, gülerek konuşmaya başladım. "Alo, bebek ekmeğim nasılsın?" dedim gülerek. "Ne?!" dedi karşımda oturan beden. "İyiyim Hyun, sen nasılsın?" dedi heyecanla Jeongin. "İyiyim, iyiyim bir şey'mi oldu?" merakla.
"Ah hayır sadece bu hafta buluşurmuyuz, yani sadece ikimiz konuşacaklarım varda" dedi gülerek. "Tamam buluşalım, bitanem" dedim gülerek. "Görüşürüz" dedi Jeongin heyecanla. "Görüşürüz" dedim gülerek.
Daha sonra telefonu kapatıp, Felix'e döndüm. Ellerini göğsünde birleştirmiş bana sinirle bakıyordu. "Bebek ekmeğin ile ne konuşuyordun?" dedi sinirle bana bakarak. "Hiç bu hafta buluşmak istedi, bende tamam dedim". "Hyunjin, Jeongin senden azda olsa hoşlanıyor" dedi dizlerini sıkarak Felix.
"Sen ciddimisin?" dedim şok içinde. "Evet gayet ciddiyim" dedi bana sinirle bakarak. "Anladım" dedim mırıldanarak. "Neyi anladın, Hyunjin sende boş değilsin işte ona karşı" dedi Felix sinirle bana bakmaya devam ederek.
"Felix saçmalama, Jeongin'den hoşlanmıyorum ben" dedim sinirle. "Hoşlanıyorsun Hyunjin, yüzünde güller açıyordu resmen" dedi bağırarak Felix. "Ben başkasından hoşlanıyorum, hatta aşığım Felix" dedim sinirle. "Kime, ayrıca benim neden şimdi haberim oluyor?" dedi sinirle.
"Bilmiyorum" dedim sinirle. "Merak ediyorum kim bu kişi, söyle" dedi bana sinirle bakarak. "Neyse kapatalım bu konuyu" dedim yemeğine dönerek. "Hayır kapatmıyoruz, söyliyiceksin Hyunjin" dedi sinirle Felix.
"Yeter artık istemiyordum söylemek" dedim bağırarak. "Neden Hyunjin, ben bir yabancımıyım?" dedi sinirle. "Hayır değilsin" dedim çaresizce. "O zaman neden söylemiyorsun?" dedi bana merakla bakarak. "Yeter artık bıktım, sensin tamam'mı, aşık olduğum kişi sensin" dedim bağırarak.
Felix ise bana şaşkın ve aynı zamanda donmuş bir şekilde bakıyordu...
_____________
öylesine yazıyorum 🥟
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Unut beni /Hyunlix
LosoweHyunjin ve Felix en iyi anlaşan kuzenlerdi. Fakat Hyunjin bu işi baya bozmuştu. 2 yıldır kuzenine karşı olan aşkını engelleyemiyordu. Bir gün ona açılmak kararı alır ve......