" Hayal"

521 45 105
                                    

Oy verip yorum yapmayı unutmayalım:)

Yıldırım ailesi ( yazardan)

17 yıl geçmişti olayın üstünden ama acısı sanki dünmüş gibi herkesin içindeydi,yaman her hafta miniğinin mezarına gidiyordu herkesin korktuğu, konuşmaya çekindikleri yaman Yıldırım kardeşinin mezarında küçük bir çocuk gibi saatlerce ağlıyordu. Seher hanım ile Kenan bey her gün küçük kızlarının odasına girip kıyafetlerine sarılıp ağlıyordu çok zordu bu durum onlar için ama onlar diğer çocukları için güçlü olmak zorundalardi, tartışmasız en çok acıyı ateş çekiyordu canının yarısı ikizini kaybetmişti ciddi, soğuk, kavgacı,fazla gülmeyen biri olmuştu en son ne zaman kahkaha atmıştı sahi hatırlamıyordu .

Yaman şirkette babasıyla çalışıyordu, barış başarılı bir doktor olmuş, baran aşçı olmuş herkes tarafından sevilen bir mekan açmıştı adını da Aden koymuştu,Kaan polisliğe yönelmiş minik kardeşinin katilini arıyordu ama ailede en çok ateşin avukat olmak istemesine şaşırmamışlardı küçükken izledikleri bir diziden sonra minik adenleri ne olduğunu bilmeden avukat olmak istediğini söylemişti bunu öğrenen ateş ise ikizinin istediğini yapıp hukuk okumaya başlamıştı .

Yaman'dan

Her hafta olduğu gibi bu  hafta da sabah da erkenden  kalkıp miniğimin mezarına gitmek için hazırlandım, herkes bu saatte uyuyordu onun için kimseye haber vermeden evden çıktım mezarlığa yakın bir yerde çiçek ve su alıp minik adenimin yanına adımladım , ezberlediğim yolları giderken boğazımda bir yumru oluştu onun yeri burası değildi ki onun yeri bizim yanımızdi mezarının yanına geldiğim zaman önce suyu döktüm sonra aldığım çiçekleri diğer çiçeklerin yanına koydum usulca yere çöktüm toprağı okşamaya başladım

" Adenim , miniğim  ben geldim biliyorum bu hafta biraz geç geldim kızma bana , seni unuttuğumu düşünme olur mu ?küçük bir işim vardı yoksa ben  seni hiç unuturmuyum. Miniğim ben seni çok özledim " artık hem ağlayıp hem konuşuyordum
" neden bizi bırakıp gittin ki neden bizi sensiz bıraktın ben seni çok özledim annem babam her gün senin odana giriyor kıyafetini koklayıp ağlıyor biliyor musun, kimseyi de odaya almıyorlar, biz sensiz nasıl yaşanır bilmiyoruz ki" artık gözyaşlarımin ardı arkası kesilmiyordu ne dersem diyeyim o artık yoktu ama olmuyordu işte onsuzluk olmuyordu. Biraz daha oturup ayağa kalktım ve eve doğru yola çıktım geldiğim zaman herkesin uyanık olduğunu gördüm içeriye girdiğim zaman alışık oldukları için kan çanağı gözlerimden adenimin yanına gittiğimi anlıyorlardı . Kimseyle konuşmadan direk odama geçtim kısa bir duş alıp takım elbisemi giyip aşağıya indim annemi yanağından öpüp ateşin yanına doğru ilerledim ,her zamanki gibi sessizce koltukta oturmuş telefona giriyordu yanına gidip kolumun altına aldım " ne yapıyorsun bakalım" bana kısa bir bakıp geri telefona döndü
" hiç öyle takılıyorum"
" derslerin nasıl"
" iyi " çok üzülüyordum ona ne dersem diyeyim kısa kısa cevaplar verip konuyu açmadan kapatıyordu , barış ile baran da ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar bir türlü fazla konuşturamiyor, güldüremiyorduk. Annemin sesiyle hepimiz yemek odasına geçtik babamın afiyet olsun demesiyle yemeğe başladık bir süre sonra babam konuşmaya başladı
" Yaman, oğlum bugün İzmir'deki ortaklarımızla bir toplantı olacaktı ben gidecektim fakat burada daha önemli bir toplantı olacağını öğrendim sen gider misin" diye sordu
" tabi baba yemekten sonra direk yola çıkarım "
" tamam oğlum zaten detayları Nesrinden öğrenirsin" Nesrin babamın sekreteriydi
" tamam baba" diyip kahvaltıya devam ettim yarım saat sonra kahvaltımı bitirip ayağa kalktım önce annemin sonra da ateşin başını öpüp evden çıktım
5-6 saatin sonunda İzmir'e varmış toplantıyı da halletmiştim yoğun ısrarları sonucunda toplantıdan sonra küçük bar gibi bir yere geçmiştik. Loca tarafına oturup hafif şeyler içmeye başladık hem bizimle beraber 3 kişi daha yanımızda vardı, bir süre sonra sıkıldığımi hissedip etrafta göz gezdirdim ve o anda biriyle göz göze geldim, bar tezgahının önünde bu tarafta bakıyordu  nedense adenime o kadar benziyordu ki mavi gözlü,beyaz tenli,siyah saçları olan biriydi tam ona doğru gideceğim sırada bana doğru bir soru sorulmasıyla bakışlarımı zorla çektim ve sorulan soruya cevap verdim yine o tarafa baktığım zaman boş olduğunu gördüm ama az önce buradaydı görmüştüm, yoksa yanlış mı görmüştüm yine hayal mıydı? Hemen ayağa kalkıp hızlıca dışarıya çıktım etrafa bakınmaya başladım ama kimseyi göremedim, yine hayal görmüş olmalıydım ,yenilmişlikle içeriye geri dönüp vedalaşıp çıktım bugün hiç iyi değildim arabada olan ilaçlarımı içtim yarına kalmadan bugün eve doğru yola çıktım...

Elimden geldiğince yazım yanlışı yapmamaya çalışıyorum...

Oy verip yorum yapmayı unutmayalım:)

ADEN MASAL Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin