...son bölümdü ama artık değil...

11K 115 71
                                    

{Kumsaldan}
Mutfağa gittiğimde telefonum çaldı. Arayan en yakın arkadaşım Lale ydi. Lale yle ilkokuldan beri arkadaştık. Ben 3 yıl önce yurt dışına çıkmıştım. Daha yeni geldim ama lale bunu bilmiyor ve öğrenirse ağzıma sıçar. Telefonumu açtım. "Alo efendim canım" dememle lale bana "kumsal bittin sen" dedi. Hasiktir. İşte tamda bundan bahsediyordum. Kesinlikle gıcık selin söylemişti. Selinden nefret ediyorum. Ama farkli bir şeyde olabilirdi. Neden mi? Selin hep Lale yle benim aramı bozmaya çalışırdı ama asla başaramadı. O yüzden ilk test etmeliyim ne olduğunu." Ne oldu bir şey mi oldu?" Dedim. Ve bağırması öğrendiği anlamına geliyordu. "S en nasıl bana geldiğini söylemezsin ben birada kız kardeşim kaçırıldı diye acı çekiyorum sen bana geldiğini haber etmiyorsun teselli vermiyorsun!" Aslında haklıydı ama bunları benim kankam lale söylemez. Kesinlikle Selin denen o cadaloz söyletiyor. "Kankam benim biliyorum ama ilk abimin yanına uğramak zorundaydım özür dilerim." Alttan almaya çalışıyorum diyelim. "Peki tamam bb" diyip yüzüme kapattı ki hak ediyordum.

Lena: bir sorun mu var?
Kumsal: evet ben yurt dışındaydım ve arkadaşım geldiğimi bilmiyordu. Yani kısacası ağzıma sıçtı.
Mila: özür diledin ama.(bir yandanda yemeği hazırlıyorlardı.)
Kumsal: evet yani şöyle. Bizim küçüklüğümüz birlikte geçti. Ve aramıza taş koymaya hatta bizi bir YILAN gibi zehirlemeye çalışıyorlar. Ama her seferinde başarısız oluyorlar. Ama şimdi ağzıma sıçtı ki yanında olsam bir bok olmaz yanında olmadığım için cadaloz selin ona komut veriyor kesin. Lale de hemen dolan bir insan.
Mila: lale ve selin mi dedin?
Kumsal: evet tanıyormusun.
Lena: selin şu sarı gözlü, kızıl saçları var. Tam bir cadıyı andıran zevki var.
Kumsal: ay evet tanıyormusun?
Mila: hemde çok yakından. Ama önemli olan selin değil lale.
Kumsal: evet lale benim arkadaşım.
Mila: lale benim ablam.
Kumsal: lalenin kız kardeşi yokki.
Mila: üvey. Benim babamla onun annesi evlendi.
Kumsal: aa evet hatırlıyorum lale bahsetmişti. Ama ben unuttum.
Mila: sorun değil. Ama istersen ablamı senin yerine buraya çağırabilirim.
Kumsal: ay çok güzel olur lütfen.
Mila: telefonunu ver.
Kumsal: al.

{Yazardan}
Mila lale yi arar bir kaç kere ama lale açmaz. 18. defa arayışında açar.

Lale: ne var?!
Mila: abla.
Lale: mila?
Mila: evet abla benim. Sana atıcağım konuma gelir misin lütfen?
Lale: gelirim bebeğim gelirim tabiki sen iyi misin?
Mila: iyiyim abla ben Kumsalla karşılaştım. Biliyormusun o beni kaçıranın kız kardeşi ama ondan daha iyi bana yardım ediyo. Daha beni tanımadan bana yardım etmeye başladı. A-abla ben seni çok özledim.
Lale: tamam bebeğim geliyorum tamam mı sakın korkma.
Mila: korkmuyorum abla yanımda lena ve kumsal var.
Lale: kumsala verirmisin güzelim?
Mila: peki. Kumsal ablam seni istiyor.
Kumsal: efendim.
Lale: kumsal neler oluyor?
Kumsal: merak etme kardeşin iyi sen gel hep beraber oturup konuşuruz. Atıyorum konumu.
Lale: tamam.

{Laleden}
Kız kardeşimi o günden sonra çok aradım ama bulamadım. Babam buldu ama şerefsizler vermemişler. Burak amca da ölmek istemediğini söyledi. Lena orda kalacaktı. Biliyordum ve için biraz olsun rahattı çünkü lena hırçındı. Milada öyleydi ama mila çoğu şeyden korkardı. Bu annesinin ölümünden sonra başlamıştı. Babam yani üvey babam öyle demişti. Hemen çantamı alarak çıktım. Konumu atmıştı kumsal. Arabaya binip gittim. Gözümden yaş akıyordu. Kız kardeşime kavuşacaktım. Nr kadar korkuttukları sesinden belliydi. Kekelememye çalıştı ama ablasıyım ben anlarım. Gerçek ablası olmasamda anlarım. Çünkü onu çok seviyorum. O benim canım gibiydi. Hemen attıkları konuma ulaşmıştım. Fazla uzak değildi. Kapıya gittim ve sakin olmaya çalışarak kapıya vurdum. Kapının açılmasıyla şok olmuştum.

Savaş: L-lale bebeğim.
Lale: savaş ne işin var burda!
Savaş: bebeğim asıl senin ne işin var burda ben burda yaşıyorum.
Lale: yanlış konuma gelmediğime gayet eminim. Kumsal nerde?
Savaş: içerdede sen kumsalı ne yapacaksın? Pardon doğru soru sen kumsalı nerden tanıyorsun?
Lale: ilkokul dan beri arkadaşım var mı bir sorun?!
Savaş: y-yok yok ta şaşırdım sadece gel içeri ayakta kaldın.
Lale: sağol ya!(içeri girer)
Kumsal: Lale.
Lale: senle daha sonra konuşucaz mila nerde?
Mila: abla! (Koşarak laleye sarıldı. Lalede otomatik olarak Mila'ya.)
Savaş: ABLAMI!
Lale: evet savaş noldu zoruna mı gitti.
Savaş: yok zoruma gitmedide şaşırdım.
Lale: sen bugün şaşırma günündesin bence!
Savaş: sakin ya ne oldu yine kime sinirlendin?
Lale: benim kız kardeşimin senin yaşadığın yerde ne işi var savaş?!
Savaş: bunu bana değil Ateşe sor ayrıca kız kardeşin olduğumuda bilmiyordum.
Lale: hadi diyelim kız kardeşim değil. Burda 3 tane kız var ona ne demeli.
Savas: kumsal Ateşin kız kardeşi. Milayı ateş kaçırdı ve ayrıca lenada mila için burda beni ilgilendirmez.
Lale: Alla alla.
Savaş: sor bakalım bir tanesiyle konuşmuşluğum var mı?
Barış: bir dakika bir dakika sen niye bu kıza hesap veriyorsun.
Lale: bana verecek tabi başka kime verecek.
Barış: sen kimsin?
Lale: savaşın sevgilisi memnun oldum.
Mila/Ateş/Barış/Lena/Kumsal/Mert:NE!
Savaş: evet lale sevgilim.
Mila: abla?
Lale: güzelim bu çocuğun sana zararı olmaz. Benim böyle bağırdığıma bakma sinirliyim ben KUMSAL HANIMA!
Kumsal:ben bir şey yapmadım.
Mert: ne oluyo benim beynim yandı?
Ateş: al benden de o kadar.
Kumsal: her kes bir otursun konuşup anlaşalım.
Barış: katılıyorum. Her zamanki gibi yine haklı bebeğim.
Ateş: lan sana ne oluyo ne bebeğimi?
Mert: sana bir uçarım görürsün bebeğimi.
Lena: ay aranızda savaş ve Barış kadınlarla nasıl konuşulmasını biliyor siz anca zevzeklik yapın.
Mert: ne alaka ya hem sevsek ayıp oluyo ben iki dakika önce iki saat iltifat ettim.
Lena: sen bana iltifat edebiliyorsan barışta kumsala eder.
Lale: yanlız kumsal benimle yaşıt o yüzden ablanız oluyor.
Kumsal: yaşlı gibi hissettim ama ya ayıp oluyor.
Barış: sen dünyadaki en güzel kızlardan birisin ve yaşlıda değilsin gayet genç ve fitsin.
Ateş: BARIŞ!
Barış: ne?
Kumsal: tamam oturup bütün konuları artık hal edelim ben daraldım.

Mafya Ve Küçük KızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin