Hayat bazen yanılgılarla dolu olsa da hep tektir. Neyi nasıl yapacağınızı, nerede nasıl davranmanız gerektiğini bilirsiniz ama bazen öyle davranmak içinizden hiç gelmez. Yeri gelir öyle şeyler olur ki hayatınızda ben bunca zaman ne yaşadım ki dersiniz. Acısıyla tatlısıyla aslında hayat bir bütündür. Tektir.
Kararlarımız bizi biz yapan en büyük etkendir. Aslında verdiğimiz her kararın arkasında dursak da bir anda verdiğimiz her kararı da sorgularız, belki de sorgulamak zorunda hissederiz kendimizi. Tam şuan benim yaptığım gibi. Aynadaki yansımama bakarken elim üstümdeki gelinlikle gezindi. Saçlarım omuzlarıma dökülürken içimi kemiren değişik düşünceler kararlarımı sorgulatıyordu.
Verdiğim en iyi karar miydi bilmiyorum ama şuana kadar arkasında durduğum en iyi karardı sanırım Baran ile evlenmek. O benim hayatımda denk geldiğim şanstı. Benim şanslı yanımdı.Odanın kapısı açıldığında kızlar arka arkaya içeri girdiler. Rana yeşil renkli abiyesinden memnun olmamış olacak ki söylendi.
"Bu renk beni açmadı ki hiç." dedi elbisenin üstünde toz varmış gibi omuzlarını çırptı. "Giy dediniz de sanki ben hayatımda her gün mü gelinin kız kardeşi oluyorum ya."
"Bebeğim çok güzelsin." dedim ona bakarak. "Hepiniz çok güzel oldunuz."
"Asıl kendine bak." Masal yanıma gelip kolunu belime sardı. Aynadaki yansımamıza baktım. "Peri masallarından çıkıp gelmiş gibisin sen."
Gözlerim kısa bir an doldu. Onlardan ayrılacak olmak beni zorluyordu. Her an yanımda olan onlardı. Şimdi başka bir şehire gidecek olmak bile benim için çok zordu. Onları da bavuluma koyup götürme şansım olsaydı keşke."Sizi çok seviyorum." Bir anda dördümüz sevgi pıtırcığı olduğumuzda hepimiz ağlamaya hazırdık ancak bu kısa sürdü. Eylül kendini topladı ve ipleri eline aldı.
"Bu makyajı yapana kadar ne acılar çekti o makyöz." Elini gözüne doğru salladı. "Ben bu acıyı ona tekrar çektiremem." Bakışları bana kaydı, gözleri dolu dolu olsa da kendinden çok emindi duruşu. "Sen o makyajı akıtılan dışarıdaki onca insana rezil olursun. Kalitesiz makyajın ile." Rana onu umursamadan bana sarıldı ve gözyaşları kolumu ıslattı.
"Biz hep yan yanaydık." diye mırıldandı. "Gene öyle olacak miyiz?" Olmak zorundaydık. Ne olacaktı, ben evlendim diye bir anda onların hayatından çıkacak miydim? Öyle bir iş hayatta kabul görülmezdi.
"Hep birlikteyiz." Kapı çalınca bir anda hepimizin bakışları kapıya kaydı. Gelenin kim olduğunu bildiğimizden olsa gerek yüzümüzde garip bir gülümseme vardı. Kızlar tek tek odayı boşaltırken Baran içeri girdi, kapıyı ardından kapattı. Bakışları bana dokunduğunda yüzünde hafif şaşkın bir gülümseme vardı. Öyle bir gülümsemeyi ki bu beni aşk sarhoşu yapacak gibiydi. Aşktan sarhoş olmuştum harbiden. Elini kalbine doğru koydu.
"Kalbim." diye mırıldandı. "Sanırım artık atmayı da durdurdu."
Ona doğru bir adım attım, onun adımları ile karıştı adımlarım. Karşısında dimdik durduğumda bende ondan gözümü alamıyordum. Onu defalarca takım elbise ile görmüştüm ama bu sefer öyleydi ki çok güzeldi. Sanki üstündeki kumaş onun için dikilmiş gibi duruyordu.
"Hele benim kalbim."dedim onun gibi. "Durdu çoktan."
Ellerimiz buluştu, onun karşısında ilk defa bu kadar ürkek hissediyordum kendimi. O her şey yolunda diyen kadın gitmiş yerine içinde anlamsız kipirtilar olan küçük bir kız çocuğu gelmişti. Onun yanındayken ben küçük bir kız çocuğunun saf neşesine sahiptim.
"Hazır mısın?" Başımı salladım, hazırdım. Birlikte o taşlı yolu ilerlerken de ona evet derken de bir an bile pişmanlık duymadım. Bir gün hayatına biri girecek ve sen onun hayatına pat diye düşeceksin deseler onlara güler geçerdim.
Bir gün birisinin hayatına pat diye girdim, öyle bir girdim ki yerim yurdum bildim bir anda onu. Benim hayatım onunla şenlendi.
"Yeni hayatımızın ilk günü." dedi bizi deli gibi alkışlayan insanlara bakarken. En çok da arkadaşlarım vardı o kalabalığın içinde kendinden geçen. Öyle neşeli gözüküyorlardı ki hepsini cebime koyup saklamak istedim. O neşeleri hep aynı kalmalıydı..
"Hep böyle kalalım olur mu?" gözlerim ona kaydı, yüzünde dinmeyen bir tebessüm ile bana baktığında bir defa daha aşık oldum ona. Ben görünmezdim, öyle bunca zaman boyunca ondan başkası beni bu denli görmemişti. Ne okuduğum kitaplardan bir sahneydi okuduğum ne de filmlerden izlediğim bir andı. Bu anı ben yaşıyordum, hayal gibiydi.
"Hep."
"Hep."
**
Bu bir veda mı bilmiyorum ama onlar için ayrılan sürenin sonuna geldik gibi hissettim. Bunca zaman bekledim onlarla birlikte daha iyisi olsun diye, elimden gelmediğini fark ettiğim an tamamlamaya ve onlara veda etmeye karar verdim. Profilimdeki diğer hikayelere göz atmanızı rica ederim. Buraya kadar benimle birlikte geldiyseniz size bir teşekkür borçluyum. İyi ki denk geldik. İyi ki varsınız..
Bir de kısa bir teşekkürüm olacak benim can yarılarım, fesleğenlerim, siz benim her an güzel kızlarım olacaksınız, her an kulaklarımda şarkımız çalacak. (isim yazmama gerek yok diye düşünüyorum, bu satırları okudukları an kendilerini belli edeceklerdir.)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yanlış numara | Texting
Teen Fiction•En yakın arkadaşınız yeni numarasını telefonunuza yanlış kaydetse ne yaparsınız? Gaye: Dünkü olayın ne olduğunu anlat artık bana! Gaye: Yemin ederim artık son noktaya kadar geldim. Delirmenin eşiğindeyim ya. 054**: Anlamadım. 054**: Ne olayı? Gaye:...