İnosuke
Kazemi'den yumruk yediğim sırada Hana'nın sesi kesilmişti. Korkuyla o tarafa baktım. Kazemi'de baktığım tarafa bakınca üzerimden kalktı ve Hana'nın yanına benden önce vardı.
"Hey uyansana!"
Yaşadığım şokla doğruldum ve karımın yanına gidip onu kontrol etmeye başladım.
(Saneni) "Niye uyanmıyor bu? LAN KELEBEK KADIN! ACİL GELİN BURAYA!"
Hana'nın her tarafını kontrol ettikten sonra birşeyi olmadığına emin oldum.
"Bu ne lan?"
Kazemi'nin dediği yere bakışlarımı çevirdiğimde Hana'nın karnından kan geliyordu.
"Tanrım!"
"Neler oluyor Shinazu- HANA!"
Kelebek ablanın sesi duyulduktan sonra onlara baktım. Pembe olan şokla bakarken kelebek abla hızla Hana'ya eğilip müdahale etmek için hazırlanıyordu.
"İnosuke, onu konağa götürebilir misin?"
"İyide on dakika yolu var."
"Korkma, onu kurtaracağıma emin olabilirsin."
Kelebek ablayı onayladım ve Hana'ya eğildim. Tam kucaklayacağım sırada birisi kolumu tuttu.
"Ben hallederim. En hızlı Hashira benim."
Yılanlı olan abi Hana'ya yaklaşacakken onu durdurdum.
"Ben yapacağım. O benim karım ve onu korumaktan ben sorumluyum. Sen sevgilini sakinleştir."
Arkasına baktı ve kalktı. Bende Hana'yı kucağıma alıp kelebek konağına yürümeye başladım.
---
Aradan geçen dakikalar sonucunda konak görüldü ve biraz daha hızlandım. Hana kıpırdandığında acı ile inledi.
"Sakin ol Hana. Kelebek abla kurtarıcak sizi."
Lütfen Hana, biraz daha dayan.
Onu bir odaya koyup kelebek ablayı bekledim. Gelince beni dışarı çıkardı ve bir süre izin istedi.
Dışarıda dikilirken ellerimi yüzüme götürdüm ve ağlamaya başladım. Ona birşey olucak korkusu bedenimi sararken ben yere çöküp ağlamaya devam ettim.
"İnosuke!"
Duyduğum sesle başımı kaldırdım. Konpachiro ve Monitsu karşımda dikilip bana bakıyordu.
"Ne oldu ona?"
Zorda olsa ayağa kalktım ve başımı Konpachiro'nun omzuna yaslayıp ağlamaya devam ettim.
"Tanjiro-san, Tanjiro-san!"
Küçük kızlar Konpachiro'nun karşısına geçip olayı anlattılar. Konpachiro olayı duyunca ellerini omzuma çıkardı ve hem beni desteklercesine hem de ağlayacak bir omuz bulmasıyla sarıldı bana.
"Nezuko-chan, Hanako iyi olacak mı?"
"Olacak Zenitsu. O iyi olacak."
"İnosuke! Hanako... Hanako nasıl?"
"İyi değil Giyuu."
Kazemi'nin sesini duyunca öfke ile gözlerimi açtım.
"Ona hiçbir şey dememiştim ama o oturup ağlamaya başlamış."
Kafamı yavaşça kaldırdım ve ona baktım. Üzgün görünüyordu ama ben onu dövmeden içim rahat etmeyecekti.
"İnosuke?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İnosuke
FanfictionEvden çıktığımızda Zenitsu'nun, Nezuko'nun olduğu kutuya sarıldığını gördüm. Yüzü gözü şişmişti. Kafası kanıyordu. Ona vuran kişiye doğru koştum ve yumruk salladım. Kafasındaki domuz maskesi çıkınca gördüğüm yüz ile donup kaldım. İyi okumalar <3