Gönül Kıran (Abimin Arkadaşı)

Bölüm 2: Gül ve Diken

Okumaya başlamadan önce oylarımızı verelim mi?

Satır arası yorumlarda görüşmek üzere ^^

...

Gönül Kıran

Bölüm 2: Gül ve Diken

"Gül dikeni seviyor diye dikende gülü mü sevmeli?" diye sordu Elena. Leon'un hislerine inanmıyordu. Kendisini bir kere daha kandırdığını düşünüyor, alçak planlarına dahil ettiğini hissediyordu. Oysa bunun tek nedenini güveninin zaten çoktan kırılmış olmasıydı. Leon, Elena'ya gelirken tüm saf ve temiz duygularıyla gelmişti. Biliyordu, kandırmıştı Elena'yı. Canını çok yakmıştı ama hepsi için geçerli bir sebebi vardı. Kardeşi için yapmıştı Leon bunları. Eğer o gün seçimini Elena'dan yana kullansaydı kardeşi, bu hayattaki tek ailesini kaybedecekti.

"Beni dinlemelisin Elena."

Sevdiği kadına doğru bir adım attı Kral Leon. Elena'ya kral olduğunu söylemeli ve onu kandırmamalıydı ama söyleyememişti. Kral olduğunu nasıl söyleyebilirdi ki?

"Bunu Sirius'un Kralı olarak mı söylüyorsunuz yoksa iddia ettiğiniz gibi aşığım olarak mı?"

Leon yutkundu. Bir söz canını ne kadar yakabilirse o kadar yakmıştı. Elena aşkına inanmıyordu. Haklıydı da inanmamakta ama yine de kalbine milyonlarca bıçağın batmasına neden olmuştu sevdiği kadının dudaklarından dökülen sözler. Derin bir nefes aldı. Ona çiftçi Leon olarak gitmişti. Elena kendisini parası için kabul etmemişti. Elena, onu Leon olduğu için kabul etmişti. Güvenmişti ve Leon, sevdiği kadına istemeden de olsa binlerce yalan söylemiş en sonunda da kalbini tamamen parçalayacak şekilde genç kadını düğün gecelerinin sabahında terk etmişti. Şimdiyse karşısına bir kral olarak çıkıp ondan tüm kızgınlığına rağmen kendisini dinlemesi istemesi gerçek bir bencillik gibi dursa da bilinmeyenler Leon'un elini kolunu bağlıyordu.

Derin bir nefes aldı. Bu soruya nasıl bir cevap vereceğini bilemedi bir an. Sonra da en makul olduğunu düşündüğü cevabı verdi. Aşığı olarak dinlemesini temenni ederek verdi cevabını verirken de.

"Beni hangi koşulla dinleyeceksen o kişi olarak söylüyorum."

Gözlerinin dolmasına engel olmak istedi Elena, tırnaklarını avuç içine bastırarak kendisini kastı. Söylediği yalanlar yetmiyormuş gibi şimdi bir de yaptıkları... Kendisini sakinleştirmek için nefeslendi Elena. Birkaç kez derin derin nefeslendi. Sakin olmalı ve ağzına kadar cümlelerin hepsini yutmalıydı. Bir kere daha Leon'un karşısında ağlamak istemiyordu. Onun karşısında yeterince küçük düşmüştü ve daha fazlasını da kaldıramayacaktı.

"Sizi dinliyorum majesteleri."

Elena'nın kendisini kasarak güç bela söylediği cümlenin her bir harfinde binlerce bıçak saplandı Leon'un kalbine. Haklı olduğunu bilse de... Derin bir nefes aldı Leon. Elena inatçı bir kadındı ve sözünden kolay kolay dönmezdi. Bu sebeple aldığı kararı ikisinin geleceği için yaptığını kendisine bir kere daha hatırlatarak yüksek bir sesle konuştu.

"Nöbetçiler!" diye bağırdığında Elena ne olduğunu anlayamadı. Nöbetçiler anında çevresini sararken Leon sevdiği kadının gözlerinin içine bakarak konuştu. "Leydi'yi odasına çıkarıp misafir edin." Elena ne olduğunu anlayamayarak kaşlarını çattığında Leon sevgilisinin dikenlerini sunacağını bile bile devam etti. "Kendisine çok dikkat edin ve başına bir şey gelmediğinden emin olun. Leydi Elena hem benim hem de sizin için çok değerli." Dediğinde teyzesinin sesi duyuldu.