DELİAŞK

7 bölüm

Kendimi o kadar kaptırdım ki saati nasıl geçtiğini farkına bile varmadım arasın gözlerine bakarak yengen sana erken mi gelir dediğinde başını evet anlamında sallayarak o zaman bu gece seninle sabaha kadar burada kalacağım Sabah dörtte uyanır uyanmaz bütün her şeyi buradan çıkarıp üzerine eski elbiseler giydirip senin yanına hiç yaklaşmamış gibi kendimi göstermek zorundayım çünkü bana özellikle sana yaklaşmamı istemedi.

Dediğimde başını evet anlamında sağlayarak beni sımsıkı kendine bastırıp dudaklarını boynuma gömerek sayısız öpücükler kondurup kendine geri çektikten sonra boşta kalan elini kaleme alıp defteri benim göğsümün üstüne koyup kalemle üstünde yazmaya başladı seninle sabaha kadar sevişsem azdır yılların enerjisini tüketeceğim dediğinde kıkırdılı bir şekilde ona bakıp gülmeye başladım sonra tekrar yazmaya başladı lütfen senden tek ricam yengem buraya geldiğinde benimle birlikte olduğunu asla ona söyleme ve bana yaklaştığını bile dahi söyleme ve sabah o eski elbiseleri tekrar getir onları giyeceğim.

Dudağımı yanağına bastırıp kendimi geri çekerek tamam istediğin gibi olsun ama bu gece seninle burada yatacağım dediğinde tebessümle gülerek kağıda tekrar yazmaya başladı ya uykuda kalırsak yengem gelip seni burada yakalarsa bütün cezayı sana keser ve sana yardım edecek durumda değilim gördüğün gibi ayağım bağlı dediğinde kalemi deftere alıp yere indirdikten sonra dudaklarını göğsümün üstüne bastırıp tekrar öperek kendini geri çekip ellerini saçlarımın arasına koyup yüzüme öyle bir güzel bakıyordu ki bakışına aşık oldum adeta.

Öyle yakışıklıydı ki masmavi gözlerini gözlerime dikerek hayranlıkla bana bakıyordu kalbim öyle hızlı atıyordu ki sanki duracak gibiydi ellerimi boynundan geçirip sımsıkı sarılıp seninle ömrümün sonuna kadar böyle kalırsam emin ol ki hiç gerçek olmam dediğimde beni daha çok kendine bastırarak sımsıkı sarıldı sanki bu ağanın büyüsü bozulacak gibi deli gibi korkuyordum hafif kendimi ondan geri çekerek o zaman ben gideyim bize iki tane kahve yapayım uykumuz kaçsın ve hiç yatmayalım sabaha kadar

Dediğimde başını iki yana sallayarak tekrar kaleme alıp yazmaya başladı bence uykumuzun kaçması için seninle sevişmek daha güzel olur dediğinde parmak ucumu burnuna bastırarak sapıksın sen.

Gülmeye başladı başını evet anlamında sağlayarak sonra tekrar yazmaya başladı s**** değilim 8 yıldır bir kadın bile görmedim ve karşıma dünyalar güzeli bir kadın dururken gel de dur ben sapıklık yapma nasıl durabilirim ki diyerek elindeki kalemle defteri atıp tekrar bana sarılmaya başladı hızlı bir şekilde üstümdeki tişörtü çıkarıp kenara fırlatarak göğüslerim dışarıda kaldığı için dudaklarını üstüne bastırıp öpmeye başladı.

Derin nefesler alıp vermeye başladığında kulağına doğru yaklaşarak seninle ne yapacağım hiç bilmiyorum dedikten sonra dudaklarımı onun dudaklarıyla buluşturup hızlı bir şekilde ellerim onun belini bulup okşamaya başladım öyle bir derinleşen öpüşmenin ardından elleri bacaklarımın üzerinde kalçama kaydığında deli gibi atan kalbim sonu nereye gidecek diye düşünüyordum.

Eteğim çok kısa olduğu için bacak kısmının hepsi açıktaydı zaten hızlı bir şekilde lt iç çamaşırımı çıkarıp kenara fırlattıktan sonra üstünü çıkararak yerini aldığında onunla sabaha kadar seviştiğim için ortak gücüm kalmamış bir şekilde ona sımsıkı sarı olarak bence yeter ben de güç kalmadı dediğimde tebessümle bana bakıp kıkırdamaya başladı.

Eline kalemi defteri tekrar alarak birazcık da olsa enerjimi harcadım senin yorulduğunu görünce şimdi duracağım ama ileriki zamanlarda bunun daha çok tadını çıkaracağım güzelim diye yazıyordu gülerek ona sımsıkı sarıldıktan sonra örtü üzerime çekip başımı çıplak göğüsüne yaslayıp dudaklarımı göğsünün üstüne bastırdığında hızla mavi gözlerini gözlerime dikerek tebessümle gülmeye başladı çok hoşuna gitti galiba dediğimde başını evet anlamında sağladı tekrar dudağımı bastırdığında.

Kaleme yazmaya başladı bence bir daha böyle yapma bak sonra s**** diyorsun bence sen benden daha çok sapıksın

Gülerek ona bakıp evet ama kocama başkasına değil dediğinde başını evet anlamında sallayarak elini göğsüne vurup tabii ki bana diye işaret etti onunla sabaha kadar çok güzel bir sohbet etmiştik sabaha karşı kahvaltı hazırlayıp getirip karnını doyurduktan sonra güzel bir çay ona ikram ettikten sonra bir de kahve içirip sabah onu ne beklediğini gayet iyi bildiğim için o şekilde davranmak zorundaydım bana bakarak boynunu büküp sade işaret ettiğinde ona bakıp zaten 4 olduğunu söyleyince buradaki eşyaları hepsine çıkar dedi ne kadar yapmak istemesen de bunu yapmak zorundaydım eğilerek bütün eşyaları çıkarıp arka taraftaki hurdalığa götürüp sakladıktan sonra tekrar onun yanına eski çamaşırlarla geldiğimde onun eski çamaşırının Bir bacağını yırtıp gizli fermuar taktığım için rahatlıkla giyip çıkarabiliyordu.

Bana bakarak gel işareti yaptığında onun yanına gidip sımsıkı sarıldım ona bakarak yanında hiç gitmek istemiyorum dediğimde son defa kalemle defteri elimden alıp tekrar yazmaya başladı gitmek zorundasın yengem seni burada görürse veyahut da seninle birlikte olduğumu bilirse seni mahveder sakın ama sakın ona seninle birlikte olduğumu sakın söyleme sorarsa eğer yanıma yaklaşmadığını yemeğimi bile uzaktan verdiğini söyle yazdıktan sonra kalemle defteri elime verip son defa beni kendine doğru çekip dudaklarıma şehvetle öpücük kondurduktan sonra kendini geri çekip kafeyi bana işaret etti.

Mutfağa gidip kalemle defteri dolabın üzerine koyup tam bir bardak su doldurup içeceğim sıra kapının açıldığını görünce araz'ın yengesi gelmişti Canan hanım arkasına 3 tane koruma da koyup o şekilde gelmişti bana bakarak kendini iyi gösterip kızım inşallah yanına yaklaşmadın dediğinde başımı iki yana sallayarak hayır derecesine gibiydim yaklaşmadım çünkü ondan korkuyorum bana kötü bakıyor dediğinde aferin kızım deyip elini omuzuma koyup sen çık yukarı biz onunla ilgileneceğiz dediğinde yukarı çıktığım zaman onlar da arasın odasına gidiyorlardı.

Yazarın ağzından.

Canan hanım içeriye girdikten sonra korumalara dışarıda bekleyin dedi kendisi kapıyı hızlı bir şekilde kapatıp arazinin karşısına dikilerek dudaklarını anasının dudaklarına bastırıp ön düğmelerini açıp göğsünü arasa gösterdiğinde Aras başını yan tarafa çevirerek bakmamak istedi arasa bakarak benimle birlikte olsaydın bu kadar işkenceyi çekmek zorunda kalmazdın sana defalarca dedim gel benimle birlikte ol sünnete amcanı da ortada çıkarırsın ve seninle dünyanın tadını çıkarırız dedim ama sen anlamıyorsun.

Diyerek göğsünü açıp aras'a göstererek gel beni dinle dediğinde Aras başını iki yana salladığında ona bakarak ben de senden intikam almak için en güzel kızı seçip seninle evlendirip senin gözünün önünde gezecek ve sen ona aşık olduğun gün onu alarak başkasına nikah kıydıracağım ve o zaman senin ne kadar acı çektiğini göreceğim tıpkı şimdi benim gibi dediğinden sonra elini arasın boynuna atıp kendine doğru çektiğinde onu öpmek istese de Aras buna izin vermeyip kendini geri çekti bunu yaptıktan sonra daha çok hırslanarak önündeki düğmeleri kapatıp kapıdaki korumalara içeriye girin dediğinde.

Korumalar hızlı bir şekilde içeriye girdiğinde onlara kemerle güzelce bir dövün üstüne de soğuk su dökün ve dil altı iğnesini de yapın çıkın dedi. Kendisi dışarı çıktıktan sonra kanepenin üzerinde oturup eline aldığı kumandayla televizyonu açıp seyretmeye başladı içeriye giren korumalar arasa dil altı iğnesini yaptıktan sonra Aras çıldırmış bir vaziyetteydi kemerle iyice dövdükten sonra üstüne  buz gibi suyu üstüne dökerek daha çok onun acı çekmesini istiyorlardı .

Aras iğneli bir şekilde öyle bir bağırıyordu ki vücuduna her değen Kemer onun canını yakıyordu en son sesi duyan Melek kendini dayanamayıp ellerini kulakların üzerine koyup sımsıkı kapatmaya başladı çünkü arasa acı çektiriyorlardı bunun farkındaydı ama yardım edemiyordu arasa söz vermişti hiçbir şekilde kendini tehlikeye atmayacaktı.

Arasa iyicene acı çektirdikten sonra tekrar kapıyı açarak yüzüne bakıp şimdi kafan yerinde ama bir saat sonra tamamıyla kendini kaybedeceksin ben o zaman emin ol ki ben çok mutlu bir şekilde evimde huzurla yatağımın üzerinde yatacağım diyen Canan hanım kapıdan çıkarak gittiğinde Melek yukarıda hıçkıra hıçkıra ağlayarak merdivenden aşağı doğru indiğinde ne ile karşılaşacağını kesinlikle bilmiyorum....

Melek kapıyı açıp içeriye girdiğinde en büyük şoku yaşamıştı elini ağzının üstüne koyup gözleri dolu bir şekilde ara salaktı.

Sizce Melek ne gördü Aras çok mu kötü durumdaydı.

İyi okumalar