4. BÖLÜM

10.3K 565 64
                                    

Keyifli okumalar...

"Efsun ayarttı sandım Esin, bir konuşalım." Dudaklarım titreyince güçsüz adımlarla bahçeye girdim. Evin kapısına değil arka bahçeye yürüdüm.

Can sessizce peşimden geliyordu.

Çimlerin üstüne oturup uzandım.

Bakışlarım gökyüzündeydi.

İki elimi de karnımın üstüne koydum.

Düşündüm.

Nasıl iyi olabileceğimi düşündüm.

Bu saatten sonra kendimi nasıl iyi hissedebileceğimi düşündüm.

                            *****************

"Kızdın mı.?" Dedi Can.

Bir şey söylemedim.

Kısa süre sonra annemler de yanımıza geldiğinde ben hala çimlerde uzanıyordum. Annem elinde örtü ve yastıkla geldiğinde alta örtüyü serip beni de oraya oturmam için kolumdan kaldırdı.

Şimdi de örtünün üstünde başımı yastığa koymuş öyle bakıyordum gökyüzüne.

Sezen teyze takmamam konusunda bir şeyler söylüyordu.

"Çocukları biraz yalnız bırakalım Esin hadi Efsun biraz nefes alsın."

Annem tereddüt etse de alnımdan öpüp içeriye geçmişti.

Can onlar gittikten sonra hemen başımın yanına oturup beni rahatsız etmeye başlamıştı.

İki saate yakın çimlerde oturuyorduk.

Sırtım ağrıdığı için diğer tarafa döndüğümde Can'da hemen yönünü değiştirip diğer tarafa uzandı.

Yastığın birazını ona uzattığımda bir ucunda onun kafası diğer ucundan benim kafam vardı ama o benim arkama uzatmıştı bacaklarını.

Ters duruyorduk yani.

"Özür dilerim." Dediğinde gözlerimi kapattım.

Kolumu dürttü.

"Nazlanma Efso iyi yaptım geldiğinden beri rahatsız ediyor o piç." Omzumu silktim.

"Sana söyleme dedim Can." Başımı hafifçe kaldırıp geri yerine koydum.

Kolumu tuttuğunda kolumu kendime çektim.

Ona da sırtımı döndüm.

"Ne dedi Serpil karısı kızım ben sana bir şey diyeyim mi annen bu kadınla hayatta dünür münür olmaz aha da söylüyorum." Ben böyle olmasını istememiştim ki.

Derin bir nefes aldığımda Can kolunu tekrar omzuma attı.

"Bırak Can." Dedim omzumu kıpırdatıp.

"Aman Efso ya dua et sadece oğlunu söyledim kadının ağzını yırtacaktım Nil'e ayıp olmasın dedim."

Can benim telefonumu eline almış oyun oynuyordu.

Kendi telefonu Ateş tarafından öldürülmüştü.

"Piç abim nasıl kırdı telefonumu...tutmayın küçük enişteyi." Söylediğine sessizce güldüm.

Geri zekalı.

"Bir yerlere gitmek ister misin ne bileyim canın ne yapmak istiyor sana yaş pasta getireyim mi piç abim en pahalısını almış." Cevabımı beklemeden kalkıp kendi bahçelerine geçti.

Annem getirdiği diğer örtüyü üstüme örtüp kafama kadar çektim.

Olayları düşünmemeye çalışıyordum.

YAKARIŞ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin