17. BÖLÜM

18.3K 1.5K 486
                                    

İnstagram: minabuse_ (açıklamalar için takip edebilirsiniz.)

Keyifli okumalar...

Duru 1 yaşındaydı. 16 aylıktı.

Ateş'in bugün öğrendiği ve öldü sandığı bebeğimiz yaşıyordu.

Ben de onun sayesinde yaşıyordum.

                           ***************

Kaya hamile olduğumda ama onların düştüğünü sandığı zamanlarda da bana saldırmıştı.

İlk beş hatta altı ay karnım neredeyse çok hafif belli oluyordu. Zayıftım Duru için kendimi zorlayıp yesem de hamileliğimde çok fazla kilo almamıştım.

"Hadi be kızım ne duygusal oldunuz ayrılın hadi şimdi birisi sizi böyle görecek bıktım yalan makinası olmaktan." Can'ın söylediklerine hafifçe güldüm.

"İyi değil mi Gizem bir sorun yok öndeki dişi çıktı mı.?" Gizem gülerek başını salladı.

"Ararız akşam seni bir görsün kaç gündür huysuz göremiyor diye." İhmal etmiştim onu.

Hem Ateş'in teyzesine bırakıp hem de Duru'yu arayıp sormamıştım.

Annemi kaybedeceğim diye aklım gitmişti. Benim yüzümdendi çünkü. Söylediklerinden sonra annem fenalaşmıştı.

"Efsoşum asma şu yüzünü hadi daha sahtede olsa tartışma yaşayacağız." Gizeme çok minnettardım.

O günler aklıma geldikçe ona daha fazla şükrediyordum.

Ateş'i aldattığımı sandığı için evime gelmişti. Kavga etmek için. İyi ki de gelmişti.

"Sen gerçekten tahmin ettiğim gibi yılanın tekisin Efsun."

Gizem bana bağırırken ben Ateş'in nişanlanmasını düşünüp bebeğimi kaybetmek için resmen zemin hazırlıyordum.

Acıyla iki büklüm olduğumda Gizem üstten üstten bana bakıyordu.

"Beni Ateş mi sanıyorsun sen bana bir baksana yer miyim bu numaraları Efsun hanım.!"

"Gizem." Dedim acıyla.

"Efsun seni rezil edeceğim duyuyor musun beni." Omzumdan ittiğinde bir kaç adım yalpalayarak geriye adımladım.

Gizem'in yüzündeki ifade değişirken koluma tutundu.

"Ne oluyor."

"Bebek...hamileyim bir şey yap." Bir kaç saniye şaşkınlığı giren sancıdan dolayı bana bir saat gibi gelmişti.

"Na..nasıl hamile..hamilesin." Koluma girip beni kaldırmaya çalıştığı zaman dayanacak gücüm kalmadığı için dizlerimin üzerine düşmüştüm.

"Efsun.! Tamam özür dilerim bilerek yapma şunu özür dilerim." Başımı iki yana salladığımda o bilerek yapmadığımı anlayıp ambulansı arıyordu.

Gelen acıyla nerdeyse çığlık atmıştım.

"Tamam geliyorlar sakinleş." Yere eğilip kolumdan tutarak destek oluyordu.

"Ne yapmam lazım bilmiyorum bir şey söyle." Sarı saçlarını telaşla gözünün önünden çekip konuştuğunda artık konuşacak gücüm kalmadığı için bilincim kapanmıştı.

"Hadi Gizo önce biz çıkalım Efsun arkadan gelsin anlaşılmasın."

Onlar çıktıktan sonra ben de dediği gibi arkalarından çıkmıştım. Annem ve babamın odada tek olmasından dolayı hızlıca girdim ve kapının önünde durdum.

YAKARIŞ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin