899 23 17
                                    

çizer: @mitsuruuz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

çizer: @mitsuruuz

2017, Toman İdari Toplantısı:

"E daha ne bekliyoruz, herkes gelmedi mi?" Diye homurdandı bir adam, Takemichi daha neler olduğunu bile kavrayamamış saf saf bu yabancı insanlara bakıyordu. "Hala beklediğimiz birisi daha var!" Diye bağırdı başka birisi, bu bekledikleri kişi de kim acaba diye düşündü Takemichi. Masaya göz gezdirirken bir şey farketti. Mizuki yoktu. Gözleri şaşkınlıkla açıldı, acaba öldü mü, diye düşünmeden de edemedi. Sahi neredeydi bu Mizuki?

Bu sırada kapı sertçe açıldı ve salondaki herkesin gözü kapıya kaydı. İçerideki adamlar salona giren kadına hayranlık ve arzu ile bakmaya başladı. "Çok geç kalmadım ya, aval aval bakmasanıza!" Diye homurdandı kadın. Takemichi başta bu tavrın kime ait olduğunu kestiremesede genç kadını incelediğinde kim olduğunu kolaylıkla anladı. Bir kısmı sarı, bir kısmı siyah olan saçlarıyla ve değişmeyen muzip gülümsemesiyle bu kadın Mizuki'den başkası değildi. Fakat kadında gerçekten bir farklılık vardı. 12 yıl önceki halinden eser yok gibiydi, kendisi için yapılan ve hiçte hoş olmayan cinsel şakalara göz devirerek Takemichi'nin yanındaki boş yere oturdu. Yanında oturan ve kendini süzen adama flörtöz bir gülümseme verdi ve hızla adamın parmaklarındaki sigarayı çekip içmeye başladı, derin bir nefes çektikten sonra yanındaki adama dönüp, "Selam Takemiççi!" diye neşeyle seslendi, Takemichi anın şaşkınlığıyla sadece baş sallamakla yetinebildi.

"Bize selam yok mu Mizuki-san~" Diye seslendi başka bir adam, Mizuki göz devirdi ve pekte neşeli olmayan hoşnutsuz -ayrıca ukala ve kaba- bir tonla diğerlerine de selam verdi. Ardından omzunun üstünden sol-arkasına bakıp ayakta duran Chifuyu'ya cilveli bir şekilde gülümsedi. "Sanada selam Chifuyu~" diyerekten ona ayrı bir selam vermekten de geri kalmadı, Chifuyu bu selam karşısında nutku tutuldu ve eli ayağına dolaştı, ayrıca kızarmış yanakları da Mizuki'nin gözünden kaçmadı, utangaç bir tavırla gülümsedi. "Selamlaşma faslınız bittiyse toplantıya geçelim." dedi donuk sesli bir adam, Mizuki iç çekerek göz devirdi ve önüne döndü ve bacak bacak üstüne atıp -ayrıca yerden destek alıp sandalyeyi ileri geri sallayarak- oldukça sıkıcı olan toplantıyı dinlemeye başladı.

***

Bir kaç saat sonra:

Kisaki elini genç kadının giydiği elbiseden dolayı örtülmeyen çıplak omzuna koydu. "Hadi Mizu, konuklarımıza içkiyi götür." Genç kadın bunu yapmak istemesede eğer yapmazsa olacaklardan korktuğu için titrek adımlarla içkiyi içeride duran Chifuyu ve Takemichi'ye servis etti. Kisaki hemen peşinden geldi ve bu iki genç içkilerin yudumlayarak kadar Mizuki'yi yanında bekletti. Adamların içkileri içtiğine emin olunca elini genç kadının sağ bacağına koydu. "Bize biraz müsade et lütfen, bebeğim~" Genç kadın bu temas ve lakaplar rahatsız olsada başını sallamakla yetinerek odadan çıktı. Bu sırada Takemichi, Chifuyu'ya baktığında kızgın yüzünü de görmeden edemedi. Mizuki'ye neler olmuş böyle, diye geçirdi içinden. Bir süre sonra içkinin içindeki ilacın etkisiyle bayıldı, Chifuyu da ondan farksızdı.

***

Genç adam gözünü açtığında yabancı bir odadaydı ve sandalyeye bağlanmıştı, yanında oturan Chifuyu'nun da bağlı olduğunu görünce paniğe kapıldı. Bu sırada odanın köşesinde Kisaki, Mizuki'ye talimat -daha doğrusu tehditle karışık emir- veriyordu. Ardından genç kadının eline silahı verdi ve onu belinden sürükleyerek bu iki adamın önüne getirdi, genç kadın Chifuyu'ya baktığında kalbinin parçalara ayrıldığını hissetti. Kendini ağlamamak için zor tutuyordu, bu sırada Kisaki ve bu iki genç konuşuyordu fakat kadın bunları duramayacak kadar odaklanmıştı onun gözlerine. Kisaki nihayet sustuğunda adamların ağızlarını bantlayıp Mizuki'ye döndü. "Madem öyle, ilk önce olarak şundan başla, bebeğim~" Genç kadın elinde tuttuğu silaha ardından Kisaki'nin işaret ettiği Chifuyu'ya bakınıp yutkundu. "Eğer yapmazsan olacakları biliyorsun, ceza almak istemezsin değil mi?" Genç kadın başını hızla iki yana sallarken göz yaşları çoktan süzülerek başlamıştı, Kisaki bunu farkedince kaşlarını çattı. "Neden ağlıyorsun, ellerin çoktan kirlendi küçük fahişe." Kadın silahı daha sıkı tutsada kolunu kaldırmaya gücü yetmedi ve karşısında adamın mavi gözlerine bakmaya başladı. Kisaki sinirlenince kadının kolunu sertçe tuttu ve kaldırdı, ardından kafasını kadının omzuna dayadı ve konuştu. "Ne kadar acıklı bir sahne değil mi, şu iki aptal adam önümüzde çırpınıyor." Chifuyu ve Takemichi konuşmak için sahiden çırpınsalarda ağızları bantlı oldukları için nafileydi. Adam, kadının ağlamaktan ve titremesine başka bir şey yapamadığını görünce iç çekerek kadını ilerledi ve eline aldığı silahın içindeki son iki mermi ile bu adamları sırayla öldürdü. Yerdeki ölü bedenlere bakıp keyifle gülümsedikten sonra yavaşça arkasına döndü ve kapıya ilerledi, çıkmadan önce son kez kadına seslendi.
"Toparlan ve 5 dakika içinde odama gel, davranışlarından hoşlanmadım." Ardından odayı terketti ve kadını cesetlerin başbaşa bıraktı. Kadın hızlıca Chifuyu'ya yaklaştı ve ağzındaki bandı çıkararak cansız bedenine sarıldı. Ağzını konuşmak için aralasada kelimeler yetersizdi. Bu yüzden onu kollarından bıraktı ve yere yatırıp nazikçe gözlerini kapattı. Ardından Takemichi'ye dönüp göz yaşları arasında gülümsedi. "Kurtar bizi, ağlak bebek." diye mırıldandı ardından göğüslerinin arasında taşıdığı bıçağı kalbine sokarak orada can verdi.

Öncelikle selam, okuyacak bişey bulamayınca sıkıntıdan kendi kendime öylesine aklıma gelen, izlerken sürekli "acaba?" dediğim kurguyu şuan yazmaya başlamış bulunmaktayım. Eğer canım sıkılırsa kitabı silebilirim ya da ana karakteri öldürürüm yani bilmiyorum ama en azından ilk sezon için kurguladıklarımı yazacağım. Saçma, cringe veya herhangi bişey gelir ya da anlatma biçimimi kötü bulursanız mutlaka uyarın çünkü hala tereddütlerim var. Sonraki bölümde görüşmek üzere.

kurdeleli serseri𐙚 | tokyo revengers x readerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin