19-Zihinsel Hasar

6 0 0
                                    

Şatodaki buzların erimesiyle beraber güneşi de beraberinde getirmişti, Buzlar çözündüğünde kral etrafına bakınarak neler olduğunu anlamaya çalışıyordu. "Aleksy burayı buz mu yapmış?" diye düşündü, yerde yatan yardımcılarına hemen "Aleksy'i bana bulunuz." diye haykırdı, Askerler afallayarak ayağa kalktılar ve hemen ağır kıyafetleriyle şatodan ayrıldılar.

Yemekteki insanlar neler olduğunu anlamamıştı. Kral hemen "Bir problemimiz var yemeği daha sonraya erteliyorum hemen ayrılın buradan." dedi ve tekniğini kılıcı ile kapladı. Ve herkes dışarı doğru koşuşturmaya başladı, Bir kaç dakika sonra herkes ayrılınca Nikolay'la konuşmak için kral "Benim için bir araba ayarlayın! Hemen." dedi ve Nikolay ayağa kalkıp oda dışarı çıktı.

Kral streslenmişti çünkü daha önceden Aleksy'nin böyle bir şey yaptığını asla görmemişti, Aleksy kim ile karşılaşmıştı? neler olmuştu anlam verememişti. Vikont Aleksy'e yaklaşıp "Eğlencene biraz burada bakman gerek. Ardından neler olacağını ben halledeceğim." dedi ve güldü, Aleksy garip bir ifade ile ona bakıyordu ve korkmuştu.

Daha önceki bölümlerde bahsettiğimiz köle tüccarları için Vikont gerekli ayarlamaları yapacaktı. Gitmesi gereken kişi Anton'du, Sergei'yi çağırttıktan sonra eve gelince "Kısa süreliğine Aleksy'e ve Victoria'ya göz kulak olmanı istiyorum. Ivan'ı istediğin gibi kullanabilirsin." dedi ve gri pelerini ile konaktan ayrıldı. Vikont ayrıldıktan sonra, Sergei Vikontun çalışma odasına göz atarken Ivan kapıyı tıktıkladı, Sergei "İçeri gir Ivan." dedi ve Ivan karşısında belirdi.

Ivan "Ekselanslarını bekleme odasında biri bekliyor." dedi, "Ona haber verin, Birazdan geliyorum." ekledi Sergei, Ivan odanın kapısını çektikten sonra hemen misafir odasına doğru koşturdu ve Anton'a Sergei'nin geleceği haberi verildi. Ardından kapıyı kapadı ve bodrum kapısına bir göz attı.

Hazır Vikont evde değilken Aleksy'i görüp onu belki de kaçırmaya çalışacaktı. bir kaç dakika boyunca misafir odasının kapısında Sergei'yi bekledikten sonra gelince oradan ayrıldı ve bodruma doğru yol aldı. Kapının kulpunu çekti ve açmayı denedi, Ancak kapı kilitliydi. Ama Vikontun anahtarları koyduğu yeri biliyordu.

Vikontun çalışma odasına çıktı ve hemen anahtarların bulunduğu çekmeceyi açtı, Ardından orayı karıştırmaya başladı. "Ekselansları ne için buradadır?" dedi Sergei ciddi bir üsluba takınarak, "Bir kaç konuda tavsiye ve danışmaya ihtiyacım olduğunu düşündüm. Ayrıca iç sesim Vikontun bir şeyler yaşadığını söyledi, kendileri iyi midir?" dedi, Sergei dikkatli bir ses tonuyla 2 kere düşünerek "Ah, evet kendileri şuanlık çok iyi durumda yakın zamanda sizinle görüşmeyi de çok iste-" diyecekken kapı bir anda çarptı.

Kapının çarpmasıyla kapının bertaraf olması ve bir sesin yükselmesi duyuldu "Merhaba Sergei beni hatırlamışsındır." diye ekledi Aleksy Sergei korkusundan diz üstü düşmüştü, Anton neler olduğunu kavrayamamıştı bile, Aleksy ani bir hamle ile Anton'u aldı ve odanın sağ kısmında bulunan o geniş camı buz tekniğini kullanarak kırdı ve oradan kaçtı, Anton'u manipüle ederek uyumasını sağlamıştı.

Sergei hemen odadan ayrılarak Ivan'ın yanına koştu ve aşşağıya doğru indiğinde Ivan'ın elinde bir kılıç ve diğer elinde ise bir anahtar olduğunu gördü, Ivan Sergei'nin takip edemeyeceği bir hızda kılıcıyla ufak bir çizik attı ve zehir tekniğini kullandı, Ivan giyinme odasına ilerleyip hizmetçi kıyafetlerini vikontun şatafatlı kıyafetleri ile değiştirmişti.

Yukarı katta ise huzurlu şekilde yemeğinin tadını çıkaran Victoria sesler duyulduktan sonra hemen aşşağıya bakmak için indi ve Sergei'nin yerde yattığını Ivan ve Aleksy'nin kayıp olduğunu anladı "SERGEİ NELER OLUYOR BURADA!" Diye bağırdı ve bütün konaktan duyulabiliyordu, Sergei cevap verememişti, Adeta konuşmak için ağzını açmaya çalışsa da dili oynamıyordu bile zehir bütün vücudunu sarmış ve hareket bile edemiyordu.

Kristiana'nın da aşşağıya gelmesiyle onun da şok geçirmesi bir oldu ama Vikontun nereye gittiğini bilen tek kişi de oydu hemen Victoria'ya "Vikontu hemen getireceğim lütfen bekleyin!" dedi ve üzerine kalın bir palto alıp oradan uzaklaştı ve yine "Burada bekleyin hemen getiriceğim!" dedi çünkü aşırı streslenmişti.

Vikont konaktan ayrıldıktan sonra Aleksy için zihinsel hasar bırakacak materyaller arıyordu ki buldu, Vikont şehirde dolaşıp bir kaç köle tüccarını dolaştıktan sonra Kristiana'nın ona doğru koştuğunu gördü ve soluk soluğa kalmıştı Kristiana yanına yaklaşmadan "VİKONT!" Diye bağırarak ona doğru geliyordu. Tamamen yanına geldiğinde "Ekselansları..." diyordu ve sürekli tekrarlıyordu.

Vikont neler olduğunu anlayamamıştı ve sakinliğini bozmak istemiyordu. "Ekselansları.." dedi yine Kristiana, Vikont biraz da olsa sinirlenerek "Çıkar ağzındaki şu baklayı Kristiana işim var!" dedi ve Kristiana soluk soluğa "Ekselansları Sergei yaralı ve hareket bile etmiyor, Anton'da kaçırıldı. Ivan ve Aleksy konaktan kaçtılar..." dedi. Vikont hemen konağa dönmek için Kristiana'yı sakin kalması için manipüle ederek hızlıca kara alevleri kullanarak oraya doğru gitmeye başladılar.

Sergei daha fazla kan kaybediyordu ve gözlerini açamayacak hale gelmişti. Gözlerini tutmanın bir anlamı yoktu ama bir sağlık ekibi gelirse eğer onu belki de kurtarabilirdi. Yaklaşık bir 20 dakikalık süreden sonra Vikont eve vardı, ve gördükleri onu dehşete sokmuştu, Ivan'ın tekniğiydi bu; Zehir ve benzeri hepsi Ivan'ın tekniğiydi, Raskol'dan bu tekniğin özetini istemişti ve gayette iyi anlaşılıyordu.

İçindeki ağlamayı tutmaya çalışan Vikont daha fazla dayanamamıştı, Dostu Sergei ölüyordu. "Maalesef, Ah! ah! Yapabileceğimiz bir şey yok vücudunu zehir sarmış bile, Hatta panzehir yapsak bile etki etmeyecek. Bilakis seni özleyeceğim.... Dostum!" dedi Vikont ağlamaklı bir sesle Victoria da aynı şekilde yerde yatan adama bakıyordu.

İçinden Vikont şöyle söyledi yine kendi kalbine "İntikamım eninde sonunda sizi yakalayacak Ivan Aleksy ve diğerleri." dedi ve cebinden bir peçete çıkartıp göz yaşını sildi, ve yine kapıyı çarparak evden çıktı. Dışarıda Aleksy'nin kaçma ihtimali olabilecek olan yerleri aramaya karar verdi, Ancak bunu nasıl yapacaktı?

Ama en basit yolu beklemekti çünkü Vikontun iç sesi öyle söylüyordu. Aleksy şuan çaresizdi ve yapabileceği hiç bir şey yoktu Ivan'da öyle güvenilir bir Vikont mu yoksa çulsuz kalmış 3 5 kişi mi daha güvenilirdi? İntikam artık vikontun kaderini kovalayacaktı. İntikam, İNTİKAM.

Vikont yine yavaşça evine dönmeye karar verdi ve ilerlerken sağından Aleksy'nin buz ataklarından biri gelmişti. Vikont başını çevirdiği an Ivan'ın elinin altında Anton'u görmüştü, O kadar sinirlenmişti ki adeta çığlık atmak için kalbini durduruyordu. Anton'un burada ne işi vardı? Anton neden kurbandı?

"SİZ NE YAPIYORSUNUZ?" Diye haykırdı Vikont kara alevleriyle buzu engelleyerek, Kar yağan bu havada etraftaki taşlık ve binalar olan bu topraklarda karın kokusu güzel kokuyordu. "İntikamın bu kadar mıydı Vikont? Sence sıra bizde değil mi?" dedi Aleksy. "Hayır! Hayır! sakın yapmayın sakın!" dedi Vikont. Öfkeden çıldıracakmış gibi. Ivan kılıcı ile hazırda bekliyordu ve Anton hiç bir şekilde karşılık koymuyordu.

Anton'u manipüle ettiklerini anlayan Vikont ne yapacağını şaşırmıştı "Aleksy uzlaşmaya ne dersin!" dedi ve Aleksy kahkahalarla cevap verdi bir kaç saniyelik sessizliğin ardından Aleksy saldırmaya başladı ve Vikont karşılığını iyi şekilde veriyordu ama Anton'u kurtarması gerekiyordu. 

Aleksy ile çatışmaya girdi ve Aleksy ona karşı güçsüz kalıyordu, Ve Aleksy ani bir atakla Vikonta geldi "Bunun işe yaramayacağını biliyor olman gerek." dedi ve Aniden arkasında Ivan belirdi, Vikont hemen etrafına savunma amaçlı kara alevleri yaydı ve geri çekildi.

Ancak geri çekildiği an, Aleksy şöyle haykırdı "Ya senin canın ya Anton'un seçimini hemen yap." dedi, Ivan aniden kılıcını Anton'un boğazına dayadı ve....

Bölüm sonu


20-Vikontun Kararı en geç 12 kasım en erken 4 kasım

Soyluluk ve İntikamın DansıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin