Gülümseyerek yerime geri oturduğumda telefonumu elime aldım. Jeongin yanıma bu aralar gelemeyeceğini söylediğinde telefondan konuşma kararı almıştık ama konuşamamıştık.
Gelen bildirim ile kaşlarımı çattım.
Bilinmeyen kişi:
Her şeye hazırlan, insan.Bunu yazan kişi insan olamazdı. Ya kurtlardı ya da yeonjundu. Ya da beni korkutmak isteyen birisiydi. Telefonumu kapatıp kenara koydum. Kızlar başımda dikilip sırıtıyordu. Evet, yapacaklardı bunu.
Beni kollarımdan tutup koşarak denize attılar. Gülümsedim. Herkes bir araya toplandı. Kızlar da yanımıza geldi. Derine dalıp ryujin'in ayağından tutup çektim. Uzaklaştı, bende gülerek Sudan çıktım.
"ödüm koptu manyak!"Hepimiz güldük ryujin de dahil. Umarım hiçbirimiz ayrılmayız.
7 gün sonra~
Bugün parti vardı. Yani öğrenciler ile ayarlamıştık. İsteyen herkes gelebilirdi. Heyecanlıydım. Evet,jeongin gelemeyecekti ama olsun, beklerim. Ama beş gündür konuşmuyorduk, beklemeliyim tıpkı onun beni 150 yıl beklediği gibi.Bu parti o kadar şaşalı değildi. Herkes isteği gibi gelirdi. O yüzden içinde rahat olacağım bir şey giyeceğim
Hazırlandığımda aşağı indim. Herkes hazırdı. Bizim grup Her zaman ki gibi ayrılmayacaktı, beraber gidecektik. Nasıl bu kadar yakın olduk anlayamadım bu kısa sürede. İyi ki varlardı,iyi ki hayatıma girmişlerdi.
Mina, Ryujin ve yuna çok güzel olmuşlardı. Her zaman ki gibi benim kızlarım harikaydı. Minho,hyunjin ve seungmin de harika gözüküyordu.
Yanlarına gidip gülümsedim. Mina siyah bir elbise giymişti, hyunjin onu sahip çıkar gibi belinden tutuyordu.
Seungmin ve yuna da sevgili, flört karışımı gibi bir şeydi. Yuna kırmızı bir elbise giymişti. Birbirlerinin gözlerine son kez bakıp bana döndüler.
Ryujin ise son zamanlarda garipti,Yani han ile konuştuktan sonra. Onun üzerinde ise mor bir elbise vardı.
Partiye gelmiştik, her şey çok güzel görünüyordu. Umarım kurtlar ve yeonjun gelmezdi. Bir günümüz de düzgün geçsin. Jeongin'den iki haftadır haber alamıyordum, elimden de bir şey gelmiyordu. Han da yoktu ona sorsam. Kızlar beni neşelendirmeye çalışıyorlardı, ben sadece gülümsüyordum onlara.
Herkes bir yerlere geçti, hyunjin in eli hala Mina nin belindeydi, sahip çıkıyordu sevdiğine. Ne güzel, siz normal insanları seviyorsunuz. Ben ise sadece bir vampire tutuldum. Sadece vampir mi?
Saatler geçiyordu, boş boş telefonuma bakıyordum. Ondan mesaj yoktu 14 gündür, 2 haftadır. Bir şey mi olmuştu acaba? Etrafıma baktım. Ryujin yoktu, galiba lavaboya gitmişti.
Ryujin'den:
Her şeyi biliyordum. O gün arin in han ile gitmesine izin vermiştim çünkü han'ı tanıyordum. İyi bir vampirdi. Bana hep sahip çıkmıştı, sevmişti. O gün onu gördüğümde kalbimde bilemediğim bir his oluşmuştu. 250 yıl... Uzun mu uzun bir süreydi.Dışarı çıkmıştım, nefes aldım. Kımse bilmiyordu, söyleyemedim. Anlarsa halimden belki arin anlardı ama ona da söylemedim. Zaten o da kötü bir durumdaydı. Jeongin olayları karışıktı.
O gün aslında han'a "bana bak! Jeongin sensen gebertirim seni. Ne hakla geliyorsun buraya?" diye sormuştum. Alsında bu onu daha yakından görmem için bahaneydi. Özlem vardı içimde, yüreğimde. Beynim bile unutmamıştı onca yıl boyunca. Kalbim nasıl unutsun onu?
Han'ı nasıl bilmiyorum ama dün görmüştüm. Ona bugün gelmesi için haber vermiştim. Umarım gelirdi. Oturduğum banktan kalktım, etrafa baktım:Yoktu.
Arkamda hissettiğim şey ile arkama döndüm. Gelmişti. Beni hala hatırlıyordu.
"uzun zaman oldu" dedim.
Gözlerinde beni uzun süre sonra görmenin mutluluğu vardı. Ama beni görememenin de kırılganlığı da vardı.
"ryujin, ah"
Gülümsedim "bana bunu uzun zaman önce demiştin. Güzel günlerdi."
"ryujin..."
"nasıl anladığımı merak ediyorsun ama bence önemli olan bu değil. Nasılsın? Nasıl gidiyor?"
"gerçekten sensin değil mi? Rüya görmüyorum, kamera şakası da değil,değil mi?"
"değil" dedim "biliyordum,Han. Geçmişinde ki kişiyim ben"
Beni kendine çekip sarıldı. "seni çok özledim. Neden kendini göstermedin bana?"
"sen hiç beni aramadın dünyaya gelip,Han. Bu yüzden seni bulmam gerekiyordu işte kader bizi tekrar bir araya getirdi."
Ondan ayrıldım, ellerini tuttum. "nasılsın?"
Gözleri dolmuştu ama gülüyordu "artık daha iyi olacağım."
"artık daha iyi olacağız..."
.
.
.
.
.
"partiye gitmen gerekmiyor mu?"Kafam salladım "senin yanında kalmak istiyorum"
Güldüğünü duydum "eğer vampir olmasaydım seninle gelirdim."
Ona döndüm. "eğer benimle gelirsen giderim partiye"
Güldü "çok kalamam. Bilyorsun, jeongin'e felix ile yardım ediyoruz"
Ayağa kalkıp elinden tuttum "o zaman çabuk!" diyip onunla parti alanına doğru gitmeye başladım.
Arin'den:
Sevgili günlük, 3 gün Daha geçti ama gelmedi. Bir şey olmuş olabilir mi? Ama Han da buraya ryujin i görmek için geliyor ve mutlu. Ryujin i gördüğünden değil, hep mutlu ryujin olmadan da.
Sevgili günlük, 3 gün daha geçti. Gelmeyecek değil mi? Ama ben bekliyorum çünkü geleceğine inanıyorum. Han yine geliyor, arada felix de geliyor.
Midemin aşırı bulanmasından dolayı yataktan fırladım. Öğle arasında yediğim yemek dokunmuş olmalıydı. Lavaboya geldiğimde kapıyı kapadım. Midem çok fazla bulanıyor ve üşüyordum. Kapının vurulması ile bakışlarımı oraya çevirdim.
"arin iyi misin? Ne oldu?" Bu yuna'ydı. Gece oyun oynama fikri oluşturduğumuz için benimle birlikte ayaktaydı. Diğerleri uyuyordu.
Elimi yüzümü yıkadım. Ama ayakta duramıyordum. Zorla olsa da kapıya gidip açtım. "iyiyim." değildim, normalde böyle olmazdım. Galiba strestten de olabilirdi.
Koluma girdi "değilsin" elini alnıma koydu, "ateşin var kızım, yanıyorsun, alev almışsın."
Gülümsedim o benim yüzüme endişe ile bakarken "sorun yok, iyiyim." gözlerimin ağırlaşmış olması iyiyim anlamına geliyordu galiba.
Gözlerim kapanmadan duyduğum son şey "arin, arin kendine gel!"di
ŞİMDİ OKUDUĞUN
karşı yurttaki vampir // Yang Jeongin
Fanfiction"Seni yıldızlara benzetiyorum.Onlar gibi parlak,çekici ve güzelsin ama aranızda bir fark var onlar milyonlarca sen birtanesin" 1#fanmeeting :17/11/2023 1#fanmeeting : 30/01/2024 1#fanmeeting : 18/03/2024 1#fanmeeting : 31/03/2024 1#fanmeeting : 02/0...