11. bölüm ( arzu)

61 17 4
                                    

içeriye girdiğimde salonun kapısını çarparak kapatmıştım. çok sinirliydim çünkü ona ne amk ona ne .
o kim ya benim hayatıma karışıyo . bütün ipler onda sanıyo kiminle istersem gezerim

. üstelik hiç bişiyim değil hadi sevgilim olsa neyse dicemde . ah keşke olsak :-D
ama gerçekten biraz önce sarı yellozla kahkahalar atarken sarmaş dolaşken ben onun umrunda bile değildim varlığımı bile bilmiyodu.

ben çağlarla gezmeye çıkıncamı gözleri açıldı .umrunda olmaya başladım. gerçekten anlayamıyorum emreyi. anlaşılması zor bi kişiliği var .

sahi şu sarışın kız nerde ortalıkta gözükmüyo. derken yukarıdan sesler gelmişti. ne olduğuna bakmak için merdivenlerden hızlıca çıkmıştım.

yine sesler çıkmıştı. bu sefer daha başka seslerdi. normalde korkardım ama nedense şuan çok cesurca hareket ediyodum. seslere yoğunlaşmıştım . sanırım emrenin odasından dı sesler . hızlıca emrenin odasını açtığımda o sarışın kız ordaydı. çekmeceyi açmış bişeyler bakıyordu.

ama ben gelince hemen kapamış odaya bakma numarasına koyulmuştu. salak görmedim sanıyo aptall .

- nabıyosun sen burda ?

- hii hiçç bişiy yapmıyorum sanane hizmetçi bak buraları toz içinde sen git oraları sil benle uğraşma.

- bana bak kızım ne işin var burda ??

- aa sanane be sana hesapmı vercem işten kovulmak istemiyosan defol git şimdi .!!

- sen beni aptalmı sandın sarı yelloz çekmeceyi karıştırıyodun gördüm.

dediğim sırada yere bi kağıt düşmüştü. benden önce davranarak kağıdı avcunun içinde iki büklüm ederek arkasına gizleyince bende hemen atılmıştım.

- o kağıt ne ??

- sen hala burdamıısın hiiç hiç bişiy değil sen işine bak !!

- senin derdin ne ver şu kağıdı emrenin çekmecesinden aldın dimi ne çaldın daha ??

- delinin zoruna bak !!! siktir git kızım !!!

- seni sarışın fahişe !!

ben artık çok sinirlenmiştim . zaten emreye sinirliydim seve seve bu kızdan çıkartabilirdim acısını .

kağıdı almak için kızı geriye doğru itmiştim en azından yere düşerse kağıdı almam daha kolay olurdu yani :-D

üstüne çıkar saçını çeker yumruk yağmuruna sokar yinede alırdım o kağıdı yani :-D :-D

sarı çiyanı iteklediğimde aynen dediğim gibi olmuştu . emrenin yatağının üstüne düşmüştü salak.

ayağına giyerse bilmem kaç cm çivi topuk ayakkabı götüstü çakılır yere işte.

yatağın üstüne düştüğünde ben hemen dediğimi yaparak kızın saçını çekmiştim. kağıdı tam alacakken sert bir şekilde bileğimden birisi tutmuştu.

kafamı çevirdiğimde emre çatık ve sinirli bakışlarıyla bana bakıyordu.

ne olduğunu anlamadım beni öyle bi ittiki bacağım yatağın kenarına çarpmıştı. acıyla inleyerek zor olsada doğrulabilmiştim.

- ne yaptığını sanıyosun sen ?!!!

- emre çekmeceni karıştırıyordu .

- saçmalama!!! sen iyice delirmişsin !!!

deyince ben hepten sinir olmuştum.

-evet elinde bi kağıt var emre

diyemeden kolumdan tutarak dışarıya hızla ittiki az kalsın merdivenlerden düşüyodum.

- emre sesler duyunca bakıyım dedim çekmeceni karıştırıyodu. bişşyler çaldı galiba .

- defol git işine çağlarla ne bok yiyosan ye dışarda sağ bulabilirsen tabi .

deyince ben tam ağzımı açıp bişiy diyecekken emre birden kapıyı suratıma kapatmıştı.

koskoca koridoru bi sessizlik kaplamıştı. sessizlik sessizlik sesssizlik.

olsun zaten ben alışmıştım atalanmaya itilip kakılmaya. önceki geldiğim evdede hizmetçilik yapmıştım ordada hep bağırıp çağırıyorlardı bana . bazen dövdükleri bile oluyordu. burdada şimdi aynı işkenceyi bana emre yapıyo. bi fark yok aslında . ama artık kendimi ezdirmiycem bu ne ya . o inatsa bende inadım. hıh diyerek aşağıya inmiştim. çağlara bakıcaktım . allah bilir ne yaptı çocuğa benim yüzümden dayak yedi zaten.

kapıyı açtığımda çağlara bakındım ama yoktu. biraz hava almak için beş on dk sonra içeri gireceğim sırada o sarı cadıyla emre çıkmıştı. onlara pas vermeden içeri girmeyi düşünüyodum ki zaten öle yapıcaktım.

ilerlerken emre bi anda önüme geçmişti.

- çekil önümden emre

- ne o şimdide tripleremi girdin ?
- çekil önümden dedim duymuyomusun ??

- atarlı cadı !!

deyip gülmüştü pislik. ben hızlıca emreyi iterek içeri girmiştim.

saate baktığımda saat ondu akşam on. hızlıca odama çıkarak yatağıma kıvrılmıştım. benim için çok yorucu bi gündü gözlerimi kapatıp derin bi uykuya geçiş yapmıştım.

...

yatakta uyurken birden üzerime bi ağırlık çökmüştü. aniden düşünce bende korkmuştum tabi.

ne olduğuna bakmak içşn kafamı kaldırdığımda emrenin uykulu gözleri , yorgun bedeniyle karşı karşıyaydım.
sanırım sarhoştu. kesin o kızla beraber gece kulübüne felan gitti

.neyse yatakta hafifçe doğrularak telefonuma uzanmıştım.
saat gece 01:00 dı. emrenin yorgun bedeninin altından kalkmak için hamle yapmıştımki emrenin sesiyle durmuştum

- nereye !! buraya gell !! küçük cadı.

- olmaz emre kalk burdan !

- kalkmaya hiç niyetim yok sende burda benimle yatmak zorundasın .

tam" hayır "dicekken emre beni kendine doğru çekmişti.

emrenin kolları arasında esir kalmıştım resmen. aslında bu durumdan hoşlanmıyo değilim. aksine emreye sarılınca kendimi hiç olmamış gibi güvende hissediyodum.
ona sarılınca akan sular duruyo.
ona sarılınca hayatta olduğumu anlıyorum.
kısacası emre sanki benim yaşamam için gerekli olan bi ilaç gibi .

TesadüfHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin