19. bölüm (öz - üvey)

49 3 0
                                    

Çok bencilce davranıyordu. Bu neydi şimdi.?? Amacı, varmak istediği yer ne? Off allahım...

- tamam söyleme be ne halin varsa gör!!

Demişti. Sessizce arabayı çalıştırarak yola giriş yapmıştık. Ne Ben konuşuyordum, ne de o konuşuyordu. Gözlerini kısmış önündeki yola odaklanmıştı kendisini.

Direksiyonu bile kırcak gibi sımsıkı tutmuş, kendine doğru çekse yerinden söküp çıkaracak gibi kavramıştı. Kafamı hafifçe emreden tarafa çevirip yüzüne baktığımda azda olsa biraz sakinlemiş olarak görmüştüm.

Buda benim içimi bi gıdım da olsa rahatlatmıştı. Çünkü emre ' nin sinirliyken neler yapabildiğini ve yapacaklarını benden iyi kimse bilemez...

çünkü ben nede olsa onun elinde bi oyuncak yada bi deneme tahtası olmuştum. Herşeyi benim üzerimde deniyordu nasıl olsa...

böyle derin düşünürken ben, birden araba durmuştu. Daldığımdan dolayı az kalsın kafamı cama çarpıyordum. Emre araçtan inerek arabanın ön kısmına doğru oturmuştu. bende araçtan inerek emrenin yanına gitmiştim..

araçtan indiğimde nereye geldiğimizi daha yeni idrak edebilmiştim doğrusu...
Sahil kenarına gelmiştik. Gözlerimi kapatıp denizin kokusunu yavaşça içime çekmeye başlamıştım. Tertemiz miss gibi koku geliyordu burnuma. Usulca kıyıya vuran dalgaların sesi, bile dinledikçe insanın içine huzur veriyor...

- fazla kaptırdın kendini.

Diyince emre birden açıkçası o sessizlikte sıçramıştım.

- evet! İnsan bazı kişilerden bulamadığı huzuru ve sıcaklığı burada buluyor doğrusu...

- haklısın .. doğru bir tanımlama.

Dediğinde ne dediğini anlamamıştım. Benim dediğim lafa hak vermişti... neden ama?

- neden? Sanki benim halimi anlayabiliyosunda ?

Dediğimde emre bana anlamamış gibi bi bakışı atmıştı..

- senin hâl ??

- yani annemle babam diyorum hani yoklar ya onların sıcaklığını alamıyorum ve bu da benim içimde koca bi boşluk yaratıyo işte onu diyorum.

- bu dünyada tek sen mi bu şeyi yaşıyorsun?

- hayır bi tek ben yaşamıyo olabilirim ama ben seni diyorum benim halimi anlayamazsın o sıcaklığı sana annenle baban veriyor ama ben ...

- evet o konuda haklı olabilirsin ama şurdan örnek vermek istiyorum.

Dediğinde ben emreye tamamen dönmüştüm. Ne anlatçağını cidden merak ediyordum.

- gerçekten dinlicekmisin ?

- hadi anlat ya cidden merak ettim?

Diyerek emrenin koluna hafifçe vurmuştum. O da bana karizmatik bi gülüş atarak anlatmaya başlamıştı...

- dedemm..

- hangi deden ??

- babamın babası işte!

- ne kızıyosun be neticede iki dede oluyor bi annenin babası bi de babanın babası var ben nerden biliyim?

- tamam ! Dinlicekmisin sen yoksa hiç anlatmam... !

- dinlicem işte anlat ya!.

- dedem işte! Beni hep diğer torunlarından ayırırdı ...

- nasıl yani?

TesadüfHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin