AİLE'M

Gece& Fatih

   Gece & Fatih Özel bölümünden herkese merhabalar...

Umarım severek okursunuz.

İyi okumalar...

.
.
.
.

🖇️
"Fatih, baba olmak istiyor musun?"

    Hayat değişik gidiyordu bu aralar. Anı yaşamak istesem de aceleci yanım, tüm mutluluğumun üstüne çörekleniyordu âdeta. Fatihle beraber hastaneye gitmiş olsakta onun haberi yoktu henüz. Söyleyecektim, söylemeliydim de. Ama içimde tarif edemeyeceğim bu duyguyla yüzleşmem gerekiyordu önce. Bu yüzden geçen gece Yaseminle konuşmuştum. O da bana yardımcı olmuş ve her koşulda yanımda olduğunu söylemişti. Zaten en büyük destekçim bir çok konu da olduğu gibi şimdi de kendisi olacağını bildiğimden önce ona söylemiştim. Belki de kabul etmek istemediğimden, birinin bana bunu 'anne şefkatliyle' anlatması gerekliydi. Ve nitekim bu rolü biricik dostum üstlendi.

Şimdi bankta oturmuş Fatih'i bekliyordum. Onunla konuşacaktım. Ne tepki vereceğini kestiremiyordum. Tamam, ikimizde evlenmek istiyorduk. Ama çocuk... Daha önce hiç konuşmamıştık ki. Hem ister miydi baba olmak? Evliliğinin ilk yılından...

Fatih'i seviyorum. Onun da beni sevdiğini biliyorum. Ama bazı konulara, evli çiftlerin bakış açısı farklı olabiliyor. Bu konudan konuya göre değişiklik gösterse de sonu ayrılık olabiliyor. Ve ben bunun yaşanmasını istemiyorum.

Soğuktan üşüyen ellerimi ceplerime koydum. Fatih birazdan burada olurdu. Heyecandan ne diyeceğimi unutmamak için kendi kendime tekrar ediyordum. Hamile olsam bu kadar söylerken bu kadar heycanlanmazdım herhalde.

İnşaAllah tez zamanda...

İnşaAllah.

Tatlı tatlı hayallerdeyken duyduğum sesle irkildim.

"Gece, güzelim"

"Fatih seninle konuşmak istediğim bir şey var."

Yalnız konuya girme hızımız... On üzerinden eksi bilmem kaç. İnsan bi selam verir, hâl hatır sorar.

Bulandırma kafamı.

Aman iyi be.

Fatih yüzümü incelerken önüme doğru ilerleyip diz çöktü. Elleri yanaklarımı bulduğunda baş parmağını ileri geri hareket ettirdi. O an yüzüme bir ıslaklığın yayıldığını hissettim. Ağlamışım.

"Güzelim, ne oldu? İyi misin?" Sesi yumuşacaktı. Ağlamak için an kollayan bana karşı, kullanılmaması gereken bir ses tonuydu.

"Güzelim" Fatih, kendini hatırlatmak istercesine bana seslenirken konuyu uzatmak istemedim.

"Fatih, baba olmak istiyor musun? Yani yakın zamanda böyle bir planın var mı?"

Böyle mi sorulur?!

Ağlamak üzereyim, dokunma bana.

Sorumun cevabını duymak için bakışlarımı kucağımdaki ellerden ayırıp Fatih'e çevirdim. O da bir cevap beklediğimi anlamıştı bakışlarımdan. Ama gözleri şüpheliydi.

"Neden sordun?"

"O nasıl soru Fatih. Yakın bir tarihte evlenmeyi planlıyoruz. Daha senin baba olmak isteyip istemediğini bile bilmiyorum. Şimdi lafı hiç dolandırmadan soruma cevap ver. İstiyor musun?"

"Evet, istiyorum da, ne oldu sana? Neden bu haldesin?"

"Geçen gün bir şey öğrendim." Destek verircesine yanaklarındaki elleri, ellerimi buldu.