Baekhyun büyük bir özenle Chanyeol'ün öpüşlerine karşılık vermeye çalıştı, uzun ve ince parmakları geniş omuzlarda dolaşıyorken diğeri hafifçe mırıldanıyordu ağzına.
Jongin'in sözlerinden ve devin anlattığı şeylerden sonra, Baekhyun'un düşünmesi gereken hiçbir şey kalmamıştı artık. Tabii ki de Chanyeol'ün olurdu.
(Kulağa kaşarmış gibi geliyor ama Baek'i lütfen öyle düşünmeyin ya sdflkdfşjlkfşlas)
Uzun boylu olan elini onun beline kaydırıp hafifçe dokundu, ardından dudaklarını tekrardan birleştirdi. Baekhyun küçüklüğüyle birlikte kucağında çok az yer kaplıyordu ve bu Chanyeol'ün çok fazla hoşuna gidiyordu. Dilleri buluşup, sırasıyla birbirlerini emerlerken sarışın olan zevk aldığını belli eden bir inleme çıkardı ve dev çoktan sertleştiğini hissedebiliyordu.
Yüzünü geri çektikten sonra, karşısında ona kızarmış yüzüyle bakan çocuğa baktı hafifçe. Yanaklarının üstü pembeleşmişti ve dudakları kırmızının en güzel tonuna bürünmüş bir halde şişmişti. Chanyeol tekrardan onun beline destek yaparak ikisinin de kolayca sığdığı küvete yatırdı onu, çok az miktarda bulunan su Baekhyun'un cildini nazikçe okşamıştı ve sarı saçlarının bir kısmı suya batmıştı.
Dev ona büyülenmişçesine bakmaya devam ederken elini indirip yüzünün etrafına dokundu, beyaz ve su sayesinde kayganlaşmış olan cilt elinin altında ipek bir kumaş gibiydi sanki.
''Cildin...'' diye fısıldadı hafifçe, onun sert ve kalın sesini duyan Baekhyun midesinde daha önce hissetmediği tuhaf bir his hissetti. Yumuşak, içini kıpır kıpır yapan ve hoşuna giden bir duygu. Baekhyun, Jongin'leyken böyle bir şeyi hissettiğini hiç hatırlamıyordu oysa. ''Gözlerin, dudakların, burnun, kolların, bacakların...'' Chanyeol sözcüklerine devam ederken, parmakları da sarışın olanı okşamaya devam ediyordu ve Baekhyun kendini çok fazla iyi hissediyordu.
Uzun boylu olan onun yüzüne doğru hafifçe eğilip, parmaklarını kafasının yanına koyunca yüzlerinin arasında hemen hemen 2 santim vardı ve Baekhyun, Chanyeol'ün verdiği nefesi içine çekiyordu. İstemsizce bacaklarını daha çok araladı, devin sert karın kasları sertleşmiş penisinin tam üstüne baskı yaparken kanı damarlarına çarpıyordu. Garip ancak güzel bir histi, yoğunlaşmış zevk ve şevk... Harikaydı.
Chanyeol birdenbire ıslanmış iki parmağını deliğinin tam içine itince Baekhyun istemsizce inledi ancak dudaklarının tam üstüne kapanan dudaklarla inlemesi susturulmuştu. Islak olmasına rağmen birdenbire içine girdiği için Baekhyun korkmuş ve şaşkınlığa uğramıştı, titrek elini kaldırıp Chanyeol'ün sırtına koyarken dudaklarını emen ağza karşılık vermeye çalıştı. Uzun olan onun canını yakmamak için parmaklarını ıslak deliğin içinde kaydırıp nazikçe okşamaya devam etti, aradığı noktayı bulduğunda Baekhyun ağzının içine yüksek sesle inliyordu. Delirmeye başladığını hissediyordu, bu his gerçekten çok güzeldi.
Dev olan parmaklarını çıkarıp, yerine penisini dayadığında ve çocuğu öpmeye devam ederken kendini son güçle içine ittiğinde sarışın olan tekrardan gözlerini kapatıp inledi. Chanyeol kalçasını itmeye başlayıp dudaklarını onunkilerden ayırdı, ellerini nazikçe kollarında sabitledi ve tüm gücüyle ona ve onun vücuduna senkronize oldu.
Büyüleyiciydi... Belki de fazla zevk verici. Baekhyun Chanyeol'la sevişirken kendini sonsuz bir zevk havuzunun içinde yüzdüğünü hissettiğini söyleyebilirdi. Vücudu devin hızlı vuruşlarıyla tekrardan ve tekrardan sarsılırken kendini inlememek için zor tuttu Baekhyun, Chanyeol'ün sertleşmiş penisi içindeki o çıldırtıcı noktaya değiyordu. Ve bu değme hissini yüzlerce kez hisseden Baekhyun, artık daha fazla dayanabileceğini sanmıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bromance
Fanfiction''Onun sana tekrardan âşık olması için ona yalan söyledim. Söyleyemeyeceğim, hatta ağzıma bile almayacağım şeylerle onu incittim. Yalnızca seni yeniden sevsin diye, sadece seninle yeniden birlikte olsun diye. Onu çok ağlattım ve kalbini kırdım. Ve o...